‘Bana bir masal anlat banker amca içinde kaybedenler olsun’ diyen çocukların sözüne karşılık; Banker amcada anlatmaya başladı.
‘Bu günlerde; Amerika da batan Freddie Mac ve Fannie Mae ve Lehman Brorther dünyanın en büyük finans kuruluşlarıdır.AIG de en büyük sigorta şirketidir.Kaderlerimizi şekillendiren birçok önemli küresel olayın birisi yada birileri öyle olmasını planladığı için olduğuna inanlardanım.Bu da planın bir parçası bence. Dünyayı yönetenler kitleler değil elitlerdir. Bilgi endüstrisinde çalışan insanların zenginleştiği, akademik eğitimi yada teknik bilgisi olmayanların yoksulluktan ve açlıktan kırıldığı, iki uçlu bir topluma dönüştü tüm dünya!...Dünyayı gerçekte kim yönetiyorsa ona bakmalıyız. Bizi yönetenlere ‘ONLAR’ diyelim.
Onlar kaynakların büyük çoğunluğuna sahiptir. Hisse senetlerini onlar kontrol eder, fiyatları onlar belirler, vergilerden yakayı kurtaranda onlardır.!Üretimde onların elindedir.Enerji, tıp, silah ve yeni teknolojileri ele geçirerek üretimin kontrolünü de ellerinde tutarlar!...Onların ellerinde dünyamızdaki en az anayasal hükümler kadar güç sahibi ve kaderleri etkileyen bir düzine gizli örgütler vardır!...
Onların bir ahtapot gibi yapış, yapış zehirli kolları vardır.Onlar zehirli kollarını uluslara uzatırlar.Onların kolları görünmez bir hükümet ağırlığındadır.İşte bu kollardan biride benim çocuklar!...Uluslararası bankerler olarak anılırız dünyada.Bu kuruluşlar kendi bencil çıkarları için kullanılan çok güçlü bankacılardan oluşan bir guruptur.Bu gurubun üyeleri güç merkezindedirler ..Bu güç merkezleri iş dünyası,akademik unvanlar,resmi pozisyonlar arasında sık, sık yer değiştirirler.Onların başkanlarından biri’ Politikada hiçbir şey tesadüf olamaz. Eğer oluyorsa o şekilde planlandığından emin olabilirsiniz’demişti tarihte!.... Şu anda ülkelerinin sloganları;‘Yes we can, Yapabiliriz.!...Yapabilirsiniz!...’ dir.Onlar tüm dünyayı önce batırır,sonra yaparlar.Şimdi batırmadalar!...Önce batırdıkları ekonomilerin gelişimini sağlayacaklar,doların değerini sabitleyecekler, uluslararası ödemelerde , uzun vadeli denge kuracaklardır..Amaçları para ve kredi akışı oluşturmaktır.Tüm uluslara da bu olmadan yaşayamayacaklarını söyleyecekler.!...Zehirli kollarından biri olan IMF yi tüm uluslara uzatacaklar .Uluslarda onun o yapış, yapış vantuzlarından kurtulmak için çabalayıp duracaklar.Çünkü onların bankacıları hükümetlere krediler vererek para kazanırlar.Hükümetlerin borcu ne kadar çok olursa,tefecilere faiz o kadar geri döner.Sistemlerinin amacı ;günümüz toplumlarının her seviyesinin de Borçlu olmasını sağlamaktır.
     Bizim meslekte banka sahibi hesap sahiplerine borçludur.Hesap sahipleri de alınan krediler için bankalara borçludur.Bu durum bankanın işine gelmektedir.Borçla alınan para ödenmediği takdirde bankalar,borç sahiplerinin mallarına el koyarlar.Piyasada çok miktarda para dolaştığı için fiyatlar yükselmeye devam etmektedir.Ancak piyasada dolaşan ne kadar çok para olursa paranın değeri o kadar düşük olur. Şu günlerde ’Güç Dengesi Oyunu’ oynadılar! tüm dünyada! .sahne arkasındakiler!... Onlar!..Aynı zamanda .halkların öfkesinin de politikacılara yönelmesini sağladılar.Kendileri tehlikeden uzak sahnenin arkasında saklanıyorlar, yeni bir sahne ,yeni bir güç dengesi kurmaya çalışıyorlar.Bize de oradan ‘yapabilirsiniz!...’diye sesleniyorlar.
Bugün para; genellikle ATM’ lerde,plastik kartlarla ulaşılan basit elektronik sayılardan ibaret!...Para onlar tarafından faiz karşılığında ödünç verilmektedir. Paranın toplam miktarı artarken değeri de düşecektir.Buna da enflasyon diyorlar.Ahtapotun kollarına sarmalanan uluslara da ‘enflasyonla mücadele için paranı azalt ,yatırım ve harcama yapma!...,sakın büyüme ha!...’diyorlar.Ahtapotun kollarının başındakiler,elektrik sayılar yada kağıt para akışını kontrol edenler yada bizim seslendirdiğimiz onlar!...yukarı ve aşağı yönde bizim ekonomimizi hareket ettirirler.Bizde buna enflasyonla mücadele programı diyoruz!...sevgili çocuklar!...Bizde batan bankların olduğu günleri hatırlayanlar var mı.? Batan bankadaki parasını almak isteyen kuyruklarda hastalanıp televizyonda bağıran Hatice teyzeyi hatırlayan var mı? Hatice teyzeye herkes tüm yetkililer ‘Geçmiş olsun’ diyorlar!... Hatice teyzede bağırıyor bankada parasının olduğunu ispat etmek için elinde bulundurduğu nüfus cüzdanı ve banka cüzdanı sallayarak tüm kameralara!...’Geçmiş olsun diyorlar bana ama geçmiş, geçmiştir diyemem ki parama!...yeniden yaratamam ki ben paramı!...kaç senenin emeği o paralar Almanya da çalıştım,yemedim, gezmedim,giymedim,içmedim biriktirdim ,ülkeme güvendim ,gurbette bırakmadım ne olur ne olmaz diye!..niye hep bizi kıstırıyor bu bankacılar!... ,daha geride yaşayacak bir altmış yılım yok ki!... ‘demiş kuyrukta yere yığılmış, hastalanıp, hastaneye yatmış ve bir daha ayağa kalkamamıştı. Hatice teyze!…daha nice teyzeler!…ve amcalar!...o kuyruklarda günlerce bekleyip durmuş, bu enflasyon canavarı da paralarını yutmuştu.!... Her beş veya altı yılda bir yaşanır bizde bu batışlar!...ve gerçekte kaybedenler bence bunlar!... sizin de anlayacağınız gibi çocuklar..
Bu arada tüm dünyada!... kaybetmek!... ve kaybeden biri olmanın, mitolojisi ile kaynıyor !..İnsanlar arasında da kaybetmek,kaybeden biri olmak bile bir başka statünün simgesi.Ortalık sahte kaybedenlerle kaynıyor. Yani anlayacağınız!..Banka sahipleri kaybedenlerin mitolojisinden kendilerine macera ve tarih istiyorlar!...Banka sahibi bankasını kaybetti!....Banka müşterisi de parasını!...Gerçekte kim kaybetti!... kim kurtarılmalı!...şimdi onun ayrıştırması var.
Anlatmamdan çok etkilenen çocuklara bende ‘Bir bilmecem var çocuk lar.’dedim onlar da ‘Hadi sor? sor?..’dediler. Bende ‘Gerçekte bize kaybettirenler sizce de kim!..’dedim .Onlarda hep bir ağızdan ‘El-itler!... Elitler, yada zadeler!... banker amca ‘diye cevapladılar.




24.11.2008