..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Roman yazmanın üç kuralı vardır. Ne yazık kimse bu kuralların neler olduğunu bilmiyor. -Somerset Maugham
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > nazlı usta




3 Mayıs 2007
Mine Çiçeği ve Boyama Kitapları  
nazlı usta
Hepimiz şanslıydık. Göreli olarak...


:BBEI:
Yolun kenarındaki kaldırıma ilişti. Başını göğe çevirdi. Havadaki kuşun süzülüşünü izledi biraz. Ardından gözlerini kapattı, derin bir nefes aldı.
Çevresinde, bildiği en kalabalık şehir... Her hücresine nüfuz etmekteydi. O ise her şeyin ortasında, hiçbir şeyden habersiz hissetti kendini. Denizdeki dalgalara daldı sonra. Nasıl bir hayatı olduğunu düşündü ve çevresindekileri...Bugün farklı bir şey yapmak istedi. Şiddetle gelen bir istekti bu. İlk kez oluyordu. Her gün gelip geçtiği, dursa da dönüp bakmadığı denizi, bugün görüyordu. Farklı görüyordu...
Karşısında Dolmabahçe, Çırağan, Ortaköy ve tüm bunların arasında sivrilen Gök Kafes... Öyle bir lüksün mutluluk getirmeyeceğini düşündü birden. Tüm güzelliklerin arasındaki modern yapı... Hepsinden daha sahte ve daha eski...
Bilmezdi isimlerini bile... Sadece baktı işte... “İçinde, çevresinde neler oluyordur”u merak etti.
Dolmabahçe ne ifade ediyordu kendisine düşündü... İlkokulda öğretmişlerdi, “Atatürk’ün öldüğü evi” idi. Başka ne biliyordu hakkında. Düşündü... Düşündü... Bir cevap bulamadı. “Ama bu da yeter” dedi kendince. Hiçbir şey bilmemekten iyiydi.
Ardından kafasını Çırağan’a kaydırdı. “Bizim Ahmet bir kez yürümüş önünden.” diye geçirdi içinden. Düğüneviydi heralde... Çünkü sarayı görünce aklına ilk gelenler, haberlere konu olan çok çok zengin insanların düğünleriyle ilgiliydi.
Ortaköy... Güzeldi. İnsan huzur bulurdu heralde orada. Ne de olsa köprünün bacağının dibiydi işte. Koskocaman köprüye bayağı yakın hissederdi insan kendini. Anlardı aslında bu dünyada hiçbir şey olmadığını o büyüklüğün altında. Ezilip kendine gelebilirdi.
Galata Kulesi vardı sonra. Geceleri ışık yanınca parıldayan leziz güzellik... Gözünü alıyordu insanın ister istemez.
Kız Kulesi geldi aklına birden. İstanbul’un simgesi, tarih harikası... Hakkında duydukları... Oraya kapatılan prensesin hikâyesi... “Öyle hayat da çekilmezdi dört yanın İstanbul olsa da bea” dedi. Heralde en iyisi ayağını toprağa basabiliyor olmaktı.
Başını eğdi. Oturduğu kaldırımın kenarındaki ezilmiş mine çiçeğine baktı. Gülümsedi. “Çevrende bu kadar güzellik varken sen hep yerinde kalmak zorundasın.” diye geçirdi içinden. Sonra bir de kendisine baktı. Tekrar gülümsedi...
Vapur yanaşıyordu. Oturduğu yerden yavaşça kalktı. İskele kapısına doğru yürüdü. İnsanlar inmeye başladılar. Derin bir nefes aldı, boğazını temizledi...
- Bi lira! Bi lira! Çocuğunuzu sevindirin. Renkli boyama kitapları bi lira!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın beklenmedik kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dilsiz Uşak ve Yaratılan Simetriler
İki Sene Olacaktı Neredeyse Ayrılalı

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Akıllılık ve Delilik Üzerine...
İki Bardak Çay
Sandığımdan da Fazlası Varmış
Savaş
Ot Gibi
Fenomen

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Doğru Nerede [Şiir]
Sorgu [Şiir]
Tek Sen [Şiir]
Zordu [Şiir]
İstanbul'da [Şiir]
Ne Deseydim? [Şiir]
Bilirim [Şiir]
Sabahın Altısında [Deneme]
Aylardan Temmuz... [Deneme]
1. 5 Metrekarede Ortadoğu [Deneme]


nazlı usta kimdir?

Değişken ruh hali değişik yazılar. Bazen iç yakan bir acı, bazen siyasi bir eleştiri. Günlük hayat gibi. Dünya gibi. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Görünür görünmez her şey... Yaşadığımız, yaşamayı istediğimiz, bir gün yaşamayı hayal ettiğimiz her şey... Bütün ihtimallerden ve çevremde olan, gözüme batan, ayrıntıda kalan herkesten...Her şeyden...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © nazlı usta, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.