Zamanı gelen bir düşüncenin gücüne hiçbir ordu karşı koyamaz. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Gözlerinden bir damla yaş süzüldü yanaklarından dudağına doğru tuzlu, acıları, sevinçleri, hüznü, mutluluğu yüklenmiş bir damla gözyaşı... Yuttu onu, acılar, sevinçler, hüzün ve mutluluk bir kez daha içindeydi. Sonra kendini birden kalabalığın içinde buluverdi. Caddeye açılan bir sokaktan çıkmış olduğunu anladı. Çarpa, çarpa yürüdü kalabalığın arasında. Herbirinin yüzü, sesi, kişiliği farklı ama aynı insanların arasında. Hepsi “ben” di işte diye düşündü sadece koca bir “ben” ler. Gözlerinden akan yaşlar çoğalmaya başladı. Gözyaşları adımlarının altında kaybolmaya başlarken hızını attırdı. Koşar adımlarla kalabalığın içinden rüzgar gibi geçmeye başladı. Kimse görmüyordu zaten onu bu zaman karmaşasında. O gözyaşlarını geride bırakmanın telaşındayken kalabalık zamanı geride bırakmanın telaşındaydı. Ben ve zaman ikilisinin biraraya getirildiği ve kendisine “yaşamak” adı verildiği bir kalabalık vardı. Herşey bir seçimken bahaneler bulmuşlardı onlar. Bir ben yaratmışlardı. Çoğu zaman hırslı, başarı odaklı, kendinden başkasını düşünmeyen, önem vermiyen bir ben yaratmışlardı. Ve ne yapacaklarını seçmişlerdi. Yapmak istemedikleri şeylerdeyse saygısızca zamanım yok diyerek onu suçlamayı bilmişlerdi. Ben ve zaman. Ben ve zaman ayrılmaz ikili olmuştu. Oysa dışarıdaydı. Ben de değildi zamanı da vardı sokakta, kalabalıkta yürüyecek kadar. Sonra adımları yavaşladı, yorulmuştu. Bedenide ruhu kadar yorgundu artık. Bedenini dinlendirmek kolaydı. Bir an durdu soluk soluğaydı. Derin derin nefes alıyor bir yandan da etrafına bakıyordu. Üzüldü etrafında gördüğü insanlara. Kafasını meşgul eden binlerce düşünce arasından birini seçti. Birşeyler değişmeliydi. Birşeyler diye düşündü. Ve bu değişimin önce kendinden başlaması gerektiğine karar verdi. Yorgun bedeni yavaş adımlarla yürürken karşısına bir yol ayrımı çıkmıştı. Ya eski ben’e geri dönecek ya da bilmediği bir değişikliğe doğru bir adım atacaktı. En önemlisiydi başlamak. Başlamak herşeydir diye düşündü. Ertelemekse kendini kandırmanın ötesinde kısa yoldan yenik bir sonuç elde etmektir diye düşündü. Bu sefer ertelemek yoktu.Değişim demişti ve buna kendinden başlayacaktı. O zaman bir adım atmalıydı değişime doğru. Seçimini yapmış olmanın huzuruyla ve başlamanın güzelliğiyle yeni bir yola “merhaba” dedi.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Derya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |