..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > M.NİHAT MALKOÇ




9 Ağustos 2005
Hacı Bayram Veli ve Tasavvuf  
M.NİHAT MALKOÇ
Tasavvuf dinimizde Hakk’a ve hakikate götüren yollardan biridir.Tasavvufta sohbet mühim bir akidedir.Şeyhler,sohbet kanalıyla müritlerin kalbine sirayet eder.Dinî ve tasavvufî hakikatleri bu yolla muhataplarına iletirler.


:BIFA:
HACI BAYRAM VELİ VE TASAVVUF

M.NİHAT MALKOÇ

     Tasavvuf dinimizde Hakk’a ve hakikate götüren yollardan biridir.Tasavvufta sohbet mühim bir akidedir.Şeyhler,sohbet kanalıyla müritlerin kalbine sirayet eder.Dinî ve tasavvufî hakikatleri bu yolla muhataplarına iletirler.
     Bilindiği gibi Hacı Bayram Veli,Türk tasavvuf kültüründe ve mistik şiir sahasında çok önemli bir isimdir.14.yüzyılın ikinci yarısıyla 15.yüzyılın ilk yarısı arasında seksen yıllık ömür süren bu büyük Allah dostu az ama hafızalarımıza kazınan şiirler kaleme almıştır.Bu şiirlerden pek azı elimizin altındadır.Zamanın hoyrat eli bu güzel manzumeleri bizden koparmıştır.Onun şu şiiri çoğumuzun belleğinde canlılığını muhafaza etmektedir:
     “N’oldu bu gönlüm,n’oldu bu gönlüm
Derd ü gamınla doldu bu gönlüm
      Yandı bu gönlüm,yandı bu gönlüm
      Yanmada derman buldu bu gönlüm”
     Yanmada derman bulacak kadar manevî sahada yol kat eden Hacı Bayram Veli,tasavvuf dünyasında da bir ekol olmuştur.Ona göre asıl zenginlik mal,mülk ve servet biriktirmek değildir.Gerçek zenginlik manevî sahada tekâmül etmektir.Bu demek değildir ki maddî zenginlik kötüdür.Servetimiz helâl yoldan kazanılmışsa bunda beis yoktur.Zengin mümin fakir müminden daha hayırlıdır.Çünkü zengin müslüman elindekilerle hayır hasenatta bulunur;düşkünlerin elinden tutar.Malımız olabilir fakat gönlümüzde mal mülk sevgisi ve tamahkârlık barınmamalıdır.
Hacı Bayram Veli,zamanına göre bir hayli yüksek maaşlı bir vazife olan müderrislik(profesörlük) görevini bırakarak geçimini çiftçilikle idame ettirmiştir.Kimsesiz ve fakir insanlar için zenginlerden zekât toplayarak onlara dağıtmıştır.Yani fakirle zengin arasında bir çeşit sevgi,muhabbet ve dayanışma köprüsü olmuştur.
     Kelâbâzî adlı mutasavvıf “Et-Tearruf” adlı eserinde Allah’a akılla değil kalple ulaşılabileceği tezini ileri sürmektedir.Hacı Bayram Veli Hazretleri de bu görüşü kendisine esas kabul etmiş bir mutasavvıftır.
     Gerçekten de akıl bir noktaya kadar bize yol göstermeye muktedir olmaktadır.O noktadan sonra akıl acziyetini göstermektedir.Onun için manevî alanda tekâmül ederken aklı değil,gönlü kılavuz olarak tayin etmek daha isabetlidir.
     Kalp,yüce Allah’ın tecelligâhıdır.Bir hadiste şöyle denmektedir: “Ben yere göğe sığmadım ancak mümin kulumun kalbine sığdım.” Bu da gösteriyor ki her şey kalpte olup bitmektedir.
     Bilindiği gibi Hacı Bayram Veli’nin görüşlerini esas alan “Bayramîlik” tarikatı vardır.Fatih Sultan Mehmet’in hocası Akşemseddin ,Eşrefoğlu Rûmî,gibi isimler de Hacı Bektaş Veli’nin manevî tezgâhından geçerek seyr ü sulûk etmişlerdir.
     Bütün mutasavvıflar gibi o da sünnete dört elle sarılmış bir Hakk dostudur.O hiçbir zaman Şia mezhebine sıcak bakmamıştır.Sünnî olarak yaşamış ve müritlerini de o doğrultuda yetiştirmiştir.
     Osmanlı’nın ilk yıllarında Arapça ve Farsça yaygın olarak kullanıldığı için Türkçe’nin esamisi okunmuyordu.Hacı Bayram Veli bu akıma kapılmayarak Türkçe’nin tekrar görkemli günlerine dönmesi için mücadele vermiştir.Talebeleri de tıpkı kendisi gibi Türkçe yazarak bu dili millî birliğin tesisi için canlandırmışlardır.
     Hacı Bayram Veli engin tecrübesiyle kendisine teslim olanlara Hakk ve hakikat yolunu göstermiştir.O,bu mânâda iyi bir pedagogdur.Öğütleri hayat tecrübelerinin yansımasıdır.Yazımı bu büyük insanın sözlerinden bir kısmını sizlerle paylaşarak bitirmek istiyorum:
"İnsanların fitnesinden kurtulmak istiyorsanız, çarşı ve pazarlarda sık sık bulunmayınız."
"Hiddet ve kin, hakîkatleri gören gözleri kör eder. Öfke, iyi düşünmeyi daraltır, yanıltır."
"Allah'a isyân yolunda, hiçbir kimseye yardım etmeyiniz."
"Küçük çocukları seviniz, başlarını okşayınız. Onları sevindiriniz ki, Peygamber Efendimizin emrini yerine getirmiş olasınız."
"Çarşıda ve câmi avlusunda bir şey yemeyiniz. Yol ortasında durmayınız. Ticâret erbâbının dükkânlarında uzun müddet oturmayınız."
"Hiçbir günâhı küçümsemeyin, çok çalışın. Boş gezenler, zengin bile olsa, arkadaşları şeytan, kalpleri şeytanın konağı olur."
"Helâlinden kazanıp, ondan fakirlere cömertçe veriniz."
"Ölümü çok hatırlayınız. Ölüm gelmeden hesâbınızı yapınız. Tövbe ediniz ki, affa kavuşasınız."
"Dünyâ gamından, nefsin sıkıştırmasından hafifleyip kurtulmak istiyorsanız, kabristanları sık sık ziyâret ediniz."
"Ayıp ve kusurlarını gördüğünüz arkadaşlarınızın, komşularınızın, sırlarını ifşâ etmeyiniz. Çünkü gördüğünüz bu sırlar, size emânettir. Emânete hıyânet ise, çirkin bir harekettir."
"Âlim ve velîlerin kabirlerini ziyâret ediniz. Zîrâ o büyükler, kendilerini ziyâret edenlere şefâat ederler."



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yaşlılara Saygı ve Hürmet
Marifet İltifata Tabidir
Oruç Kalkandır
Uyan Ey Gözlerim Gafletten Uyan!..
Ramazan"ı Uğurlarken!..
Ramazan Bayramı Düşünceleri
Kâinatı Aydınlatan Işık: Mevlid Kandili
Ramazanı Uğurlarken...
Gül Bebek… Gül Yüzlü Yâr…
Sultan Murat Şehitlerine!..

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölümünün 16. Yılında Türkülerin Efendisi Erkan Ocaklı
beklenen Nesil
Şehadetinin 29. Yılında Batı Trakya Türklerinin Yolbaşçısı: Dr. Sadık Ahmet ve Davası
Vahşet Çağının Vicdanı: Aliya İzzetbegoviç
Anadolu Âşığı Bir Gönül Adamı: Sabahattin Eyüboğlu
Şair Nurettin Özdemir'le Trabzon Lisesinde Bir Gün...
15 Temmuz Gecesi Tankların Önünde Yatan Yiğitler Vardı
102. Sene - İ Devriyesinde 30 Ağustos Zafer Bayramı
Türkçenin Berrak Sularında…
dünden Bugüne Malazgirt Zaferi ve Edebiyatımızdaki Yeri

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1) [Şiir]
Sen Kurtuldun, Bizler Öldük [Şiir]
Ümmetin Yetimleri [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]
…... Gecenin Kanat Sesleri…... [Şiir]
Derbeder [Şiir]
Sen Hep On Beş Yaşındasın! [Şiir]
Berceste Mısralar - 310 [Şiir]
Zihnimiz İşgal Altında [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]


M.NİHAT MALKOÇ kimdir?

NİHAT MALKOÇ’UN BİYOGRAFİSİ Beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak 1970 senesinin 1 Haziran’ında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Gündoğan Köyü’nde hayata “Merhaba” dedi. İlkokulu komşu köy olan Güneşli Köyü’nde okudu. Orta ve lise öğrenimini Köprübaşı Lisesi’nde tamamladı. En büyük emeli iyi bir hukukçu olmaktı. Lise son sınıfta girdiği üniversite imtihanında KTÜ/Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Dersaneye gitme imkânı ve zaman kaybına tahammülü olmadığı için kazandığı fakülteyle yetindi. 1992 yılında okulu bitirdi. İlk göz ağrısı olarak nitelediği Gümüşhane’de beş yıla yakın öğretmenlik yaptı. Her geçen gün öğretmenliği daha çok sevdi. Artık öğretmenliği bir tutku olarak görüyor. Vatan borcunu İstanbul’da Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Yedek Subay Öğretmen olarak onurla yerine getirdi. Bu peygamber ocağında yüzlerce yabancı subaya güzel Türkçe’mizi öğretti. Ankara’da girdiği sınavı kazanarak Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’ne Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak atandı. Burada iki yıl görev yaptı. Daha sonra girdiği yazılı ve sözlü imtihanı kazanarak Türkî Cumhuriyetlerden Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a,üç yıl görev yapmak üzere, öğretmen olarak gönderildi. Burada Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde ve İlâhiyat Lisesi’nde Türk Dili öğretmeni olarak çalıştı. Yine Aşkabat’ta Türkçe Öğretim Merkezi’nde(TÖMER) bir yıl boyunca değişik milletlerden kişilere Türkçe’yi sevdirerek öğretti. Şu anda Akçaabat’a bağlı Derecik İlköğretim Okulu’nda görev yapmaktadır. Bugüne kadar,en büyüğünden en küçüğüne kadar onlarca dergi ve gazetede fikrî,edebî,felsefî ve kültürel konularda yüzlerce yazı ve şiir yazdı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı,Türk Dili,Bizim Çocuk,Çınar,Bizim Azerbaycan,Anadolunun Sesi,Üniversitelinin Sesi,Türkiye,Bizim Okul,Şenliğin Sesi,İnsanlığa Çağrı,Yeni Sesleniş,Gençliğin Sesi gibi dergilerde;Türksesi,Demokrat Gümüşhane,Kuşakkaya,Ortadoğu,Yeni Mesaj,Hergün,Candaş,Edebiyat,Bolu Üçtepe,Akçaabat Yeni Haber,Karadeniz Olay,Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme,makale,fıkra ve şiirler yazmaktadır. “Bizim Okul” isimli kültür,sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldı. Sevgi,Dostluk ve Kardeşlik konulu şiir yarışmasında birincilik,Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği Çevre ile ilgili yarışmada birincilik,yine aynı belediyenin düzenlediği “İki binli Yıllara Doğru Trabzon” konulu makale yarışmasında mansiyon,Akçaabat Belediyesi’nin değişik zamanlarda organize ettiği şiir yarışmalarında birincilik,ikincilik,üçüncülük ödülleri kazandı. Karadeniz Yazarlar Birliği kurucularındandır. Halen bu birliğin üyesidir. Bunların yanında elinin altındaki öğrencilere rehberlik ederek ve bizzat örnek olarak,onların da pek çok kültürel yarışmada ödüller almasına zemin hazırlamıştır. İkisi kız,biri erkek olmak üzere üç çocuk babasıdır.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Yahya Kemal Beyatlı


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.