Aşk eski bir masaldır ama her zaman yepyenidir. -Heine |
|
||||||||||
|
Peki, nasıl mı anlayacaksın karşılaştığında onun sevgi olduğunu? Çok kolay. O kendini çok çabuk tanıtır sana! Bazen bir masal gibi görünür, bazen de bir öykü gibi. İçinde yeterli sayıda kahramanları, bir başı ve sonu olan bir öykü gibi. Güzel ve bir o kadar da çekici olan bu öykü de yavaşça kapanan bir de perde bulunacaktır. Elini kalbinin üstüne tuttuğun an hissedilebilecek bir aşka ve ardından tutkuya dönüşecek bu sevgi, nefesini tıkayacak, sesini kısacak ve baş döndürücü cazibesiyle seni sarhoş da edecek. İçinde barındırdığı labirentleriyle mideni bulandıracak, başını döndürecek ama çıkışı bir türlü karşına çıkarmayacak. İçinde cinayet yerine cinnet barındıracak. Kenarları tozla kaplanmış pembe renkli çiçek desenler işlemeli tehlikesiz bir yolu ve mutlaka ulaşılamayan "mutlu son"´u da olacaktır sevginin. İlk görüşü, son görüşü yoktur onun. Sadece içindeki boşluğu doldurmayı yakalayan sözleri olacak sevginin. Seni, bazen kenarından alacak uçurumun, bazen de içinden çekip çıkaracak. Ağaçlara da bağlayacak seni, çarmıha da gerecek. Bazen, iki mısra şarkı sözüyle girecek gönül pencerenden, bazen de bir demet çiçekten. Mantığını silip süpürecek ve senin olan kalbini söküp alacak senden izinsiz. O zaman, işte o zaman, öyle alevler yanacak ki içinde, alıp götürecek seni rüzgarıyla bilinmeze. Kül olup yanmaya razı olacaksın ama, ateşinden alev çıkmayacak. Bir kibritin önemini anlayacaksın ona sahip olamayacak olsan da. Uçmaya, gitmeye ve o gidişte yitmeye karar vereceksin onun rüzgarıyla. Her şeye hazırsındır artık. Sevgiyle, gidebildiğin yerin de uzağına gitmek olmuştur işte tek amacın. Sevginin özgürlüğünde boğulmaya, işte tam oraya; ebedi aşk ve sınırsız hayatı söz veren yere, kalbinin cennetine!.. İçinde bulunan cennete!.. Artık, sevgin var. Cesur da olabilirsin, güzel de. Dürüst de olabilirsin, bencil de. Gururlu da, olabilirsin kinci de. Ne önemi var?.. Yeter ki için sevgiden kaynaklanan hasret dolu olsun. Yangınlar yakamaz artık ruhunu, kimse çizemez bedenini, kimse incitemez düşlerini ve parçalayamaz kalbini. Ve o an anlarsın ki, aşka dönüşmüş sevgiye sahip olmanın bir tür büyülenme olduğunu. Kalbindeki cennette çalan iki notalık tınının eşliğindeki dansın coşkusuyla, daha yükseklere uçarsın ve sevgi sarhoşluğuyla sızar kalırsın. Bir süre sonra uyandığında içindeki perdeler yanar ve bir masal ya da bir öykü bitiverir en olmadık yerde. Pembe desenler silinmiş, tozları yalnız bırakmışlardır sonunda. A.Çitçi
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Aylin Çiftçi, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |