Kurguyla gerçek arasındaki ayrım, kurgunun mantıklı olmak zorunda olması. -Tom Clancy |
|
||||||||||
|
Sessizce boğulan anne... Çatışmaların sisine karıştı evladın. Kızgın bir arayışın, Kızıl bir bakışı var gözlerinde. Vahşetliğin tam alnına tükürüyorsun. Kanlı bir ağıt seninki. Ağlıyorsun! Kabına sığdıramadığın; Külü olmaksızın yanıp tutuşan sevgin. Kollarında kaldı yavrunun sıcaklığı. Ayrılığa hayaliyle sırt çevirip, Bağrına sımsıkı basar gibi duruyorsun. Anlamaz kimse seni. Susuyorsun! Aniden kaybolmuştu. Cesareti vardı geçmişin gölgesinden. Fazla korkmayışından korkuyorsun. Merakın git gide artıyor, Ya kurşunlarla gelmişse göz göze! Yinede peşindesin duaların. Aminlerin kilitli gökyüzüne. Hiç durmuyorsun. Dudakların yetişemiyor anneliğine. Yavaşlamıyorsun! Ateşler içinde, savaşlar içinde. Geçtiğin yerleri sarsıyorsun. Şefkatinin güçlü hissiyle bir olunca; Geçit vermez yollar, Açılmakta sihirli bir söz duymuşçasına. Hazinelerden üstün hazineni istiyorsun. Dünya bütünüyle ucuzladı birden. Satıyorsun! Bir sürü insanlardan birisiniz sadece. İçlerinden siz. Hakikî barış için savaşıyorsun. Acaba ona canından can vermelerin, Sırasını kaptırmış mıdır Azrail'e? İçinde dinmeyen "anne" sesi. Çırpınırcasına koşuyorsun. Parçalanıyor yüreğin. Dağılıyorsun! Tutan ellere düşman kesilen silahlar. Öyle ki daha merhametlidir o ellerden. Lâkin boy ölçüşemez seninle. Namlu doğrultulmuşsa çocuğuna, Onun yerinde bin kez olmak istiyorsun. Hedefini vurmuştur bir kere, haberin yok. Vazgeçmiyorsun! Yıkılmışlığıyla bir bina endişede. Yanındaki çocuğu koruyamadığı için, Kendisini suçladığını bilmiyorsun. Senden saklasa bir türlü, saklamasa bir türlü. Kaçıramadı keskin bakışlarından. O yakalanıyor, sen kavuşuyorsun. Utançlıkların arasından, Hızla çıkarıyorsun biricik parçanı. Küçük bedeni yorulmuş, Ve birazcık üşümüş sensizlikten. Her yanını sarmaya başlamış kanlar. Zaten çok yakışırdı kırmızı. Şimdi ise "hayat" diyorsun. En son, kaçışırken öpmüştü seni. Hemen ardından sende onu öperdin hep. Fakat o defa öpememiştin, kahroluyorsun. Ruhuna yetişirsen eğer, neden olmasın ki. Ölüyorsun!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Belkıs TUNÇAY, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |