..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir şey yaşam kadar tatlı değildir. -Euripides
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > Gökçe Dölek




28 Nisan 2004
Satırlara Giydirdim Seni.  
Gökçe Dölek
O kadar büyük geldi ki bedenin, sığmadın cümlelerime...


:BDHC:
Yine sabah oldu ama ben perdeleri açmadım. Dünya ile arama çektim o kalın perdeleri. Seni bana getirene kadar açmayacağım perdelerle kapanan gözlerimi. Kaçıncı sigaram bu bilmiyorum. İşliyorsun ismini yüreğime, içime, ellerimde kalıyor kokun sonra üstüme siniyor ve perdelere.

Seni seviyorum demeyi özlüyorum, ona buna harcetmekte istemiyorum, sana yakışıyordu dudaklarımdan çıkan o iki kelime. Nasılda hoşuna giderdi övünürdün kendinle, çok büyük bir iş yapmış gibi hissederdin kendini bir kadının seni sevmesi ile.
Bir kadının seni deliler gibi sevmesi; yatağına girmesi, kadının olması mıydı ruhunla sevişirken bile ağlaması mıydı ‘ya kaybedersem onu’ diye.

İlk uyuduğumuz geceyi düşün çıplak bedenindeydi yüzüm, kontrol ediyordum sanki aynı hızla çarpıyor mu kalbin diye, bedenim seni deliler gibi arzularken, sadece sakallarının canımı acıttığı yüzüne yükselebilmekti yapabildiğim, dudağına bir öpücük kondurup iyi geceler diyebilmekti seni isteyişim.

Hala ilk günkü özlemle istiyorum seni ve sen her zamankinden daha çok yoksun. Her geçen gün siliniyor hayalin gözlerimden. Kendimi teselli etmek ilk kez bu kadar zor geliyor. Seninle birlikte sildiğim geçmişimden ders aldığım günleri bile unuttum şu günlerde. Sabah sabah o kadar sarhoşum ki içmeden, bir cümle önceki sensizliği okumak acı veriyor.

Gün ilerlememekte inat ediyor. Güneş her zamankinden daha bağlı gökyüzüne. Aşık bu kente ve ben bir o kadar nefret ediyorum güneşten ve seni benden alan bu kentten. Neredesin? Neyin bedeli bu?

Kısacık zamana sığdırmaya çalıştığımız yoğunlukları düşünüyorum. Tanımını farklı farklı yaptığımız aşk sözcükleri tükendiği an anlamıştık İstanbul hayallerimiz için çok geç olduğunu.
Seni bu kadar çok severken, seni hep bir hayale sığdırırken, seni yokmuş gibi farz ederken, suratını hatırlamaktan korkup unuturken ve yaşanan bütün yaşanmazlıkları bir bavula doldurup çıkarken evden, nasıl olurda çok geç olurdu seni aramak için.
Kendimi ve bendeki seni anlatmaya çalıştığım şu satırlar. Seni şu karanlık cümlelere nasıl giydiriyorum bir bilsen!

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Samimi..
Gönderen: ÖRSAN BAYDAR / İSTANBUL
1 Mayıs 2004
Samimi ifadeler insanın içini aksettirir.. İnsan sevince adamı işte böyle giydirir.. Çıplak olanlar bilmeli, çıplaklıklarının kıymetini.. Aşkı soyan eller, aşkı kelepçeler.. Gecenin buğusu..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gittiğinde Başladı Pazar Sendromu
Yazmaya Sebep
Geldiğin Gibi
Senden Kurtulmak İçin Bir Jeton Aldım...
Aşk mı O da Ne?

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Uymadım Hayatımın Yazım Kurallarına
Babası Öldü
Kalbimiz İdman Yapıyor
İki Gökçe Arasında Kalmak
Sevgili Günlük
Hayat, Oyun, Yemek, Roman
Gece Gündüz

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kırmızı Ruj [Şiir]
Hiçbir Şey [Şiir]
İnat, Hırs, Rest [Şiir]
Kanlar İçinde [Şiir]
Kırmızı Kar Beyaz Şarap [Şiir]
Kıskananç Yalnızlık [Şiir]
Eksik Kırk Yıl [Şiir]
No Women No Cry [Öykü]
Kırmızı Karın İmkansızlığı Gibi Değil Hayat [Öykü]
Sil Baştan [Öykü]


Gökçe Dölek kimdir?

Aşk mıydı? Hayır kesinlikle değil. Peki ya tutku olabilir mi? Bu soruları kendime sorduğumda tanıdım kendimi. Yazmaya ilk başladığım an anlamalıydım aslında bunun bir tutku olduğunu. Yazmanın tutkusu tanıştırdı beni benimle. Önce harfler tanıştı sonra kelimeler,cümleler kıskandı uzadıkça uzadı,şiirleri getirdi yanında arkadaş. Şimdi görüyorum harflerin,kelimelerin,cümlelerin kahramanları benlerim. . .

Etkilendiği Yazarlar:
İçimde kızgınlıkla karışık sigara içme isteği uyandıran eserler için çok teşekkürler.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Gökçe Dölek, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.