Özgür insan, denizi daima seveceksin. -Baudelaire |
|
||||||||||
|
Evet, yukarıda Boşnak bir çocuğun annesine söylediği “Çocukları küçük kurşunla öldürürler, değil mi anne?” bu cümlenin getirdiklerine değinmeden geçmek, sanırım sayısız insanın Sırplar tarafından öldürüldüğünü ve bütün dünyanın Boşnakların yanında olduklarını iddia ederek, hiçbir şey yapmadan o insanların öldürülmelerine seyirci kalmalarına değinmek mağdurlar açısından bir borçtur üzerimizde. "İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa'daki en büyük katliam" olarak görülen Srebrenitsa’da, sadece birkaç gün içinde, az 8 bin 372 Boşnak'ın katledilmesi üzerinden 24 yıl geçti. Hollandalı askerler karargâha sığınanlara burada güvende olacaklarını söylemişler, ancak Bosnalı Sırp güçlerin kampı kuşatması üzerine binlerce Boşnak’ı Sırplara teslim etmişlerdi. Sırp güçler karargâha sığınanlar arasından ayırdıkları 300 erkeği kamyonlarla götürüp öldürdü. Kadın ve çocuklar da Bosna'nın diğer kesimlerine götürüldü ve bunların ise akıbetinden haber alınamadı. Bu katliama kenardan bakan, bakarken de kaşlarını çatan Birleşmiş Zilletler örgütünün Sırpları nasıl kınadıklarını gördük. O gün müdahale etmeyen bu alçaklar, beklenen öldürmeler sona erdikten sonra, Hollanda'nın Lahey kentinde eski Yugoslavya için kurdukları Uluslararası Ceza Mahkemesiyle katliamdan sorumlu tutulan Bosnalı Sırp General Ratko Mladiç'i soykırımdan, insanlığa karşı suç işlemekten ve Srebrenitsa katliamından suçlu buldu. “Sırp Kasabı” olarak nitelendirilen General Ratko Mladiç’i yakaladı ve savaş suçlusu olarak yargıladılar. “Sırp Kasabı” olarak nitelendirilen General Ratko Mladiç müebbet hapis cezasına çarptırıldı. BM'nin yargı organı Uluslararası Adalet Divanı 2007'de, Sreprenitsa kasabasında yaşananları "Soykırım" olarak nitelendirmiş, ancak sorumlusunun Sırbistan olmadığına hükmetmişti. Rusya ise 2015'te BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan ve Sreprenitsa kasabasında yaşananları "Soykırım" olarak nitelendiren bir karar tasarısını veto etmişti. İster birleşmiş, ister birleşmemiş milletlerce, bir bok başka bir bokla kamufle edilmeye çalışılıyordu. 19 Aralık 17 Gölcük
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |