..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzım Hikmet
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Çağdaş Sanat > Hakan Yozcu




18 Şubat 2015
Sanatta Zihniyet Ne Olmalı?  
Hakan Yozcu
Ne olduysa ikinci perdede oldu. Bazı seyirciler, şaşkınlıktan neye uğradıklarını şaşırdı. Kimileri sessizce izlediler oyunu, kimileri de sessizce protesto ederek ikinci perdeyi izlemeden salonu terk ettiler…


:AJHB:

Görsel sahne sanat dallarından biri de operadır. Konusunu tarihten, mitolojiden veya güncel olaylardan alır. Sözlerinin tümü veya birçoğu bestelenmiştir.
Opera sanatının Anayurdu olarak İtalya bilinmektedir. Floransa ise müzikli sahne eserlerinin beşiği sayılır.
Cumhuriyet Dönemi’nden sonra opera sanatı Türkiye’de de kendini göstermiş ve Türk insanı tarafından benimsenmiştir. Bu anlamda birçok sanatçı ve bestecimiz de olmuş ve kendilerini sanat dünyasında kabul ettirmişlerdir.
Geçtiğimiz günlerde Antalya’da Ünlü İtalyan Besteci Gioacchino Rossi’nin “İtalya’da Bir Türk” adlı opera eseri Antalya Devlet Opera Ve Balesi (ANTDOB) tarafından sahnelendi.
Opera, konusu itibarıyla Avrupa Sanatında Türk etkisinin önemli bir örneği olarak dikkat çeken 2 perdelik bir eser. 19. yüzyıla ait bir eser.
Opera, Antalyalı operaseverler tarafından merakla bekleniyordu. Oyunun çalışmaları bitti ve sahne aldı.
Beklenen gün geldi. Seyirciler, biletlerini alarak salonu doldurdu. Birinci perdeye kadar her şey normal seyrinde gitti. İzleyenler, merakla izledi oyunu.
Ne olduysa ikinci perdede oldu. Bazı seyirciler, şaşkınlıktan neye uğradıklarını şaşırdı. Kimileri sessizce izlediler oyunu, kimileri de sessizce protesto ederek ikinci perdeyi izlemeden salonu terk ettiler…
Peki, neydi bu izleyicileri rahatsız eden durum? Oyunun ikinci perdesinde sanatçılardan ikisinin başlarında türban ve tesettür kıyafet vardı. Erkek oyuncular da bazı izleyiciler tarafından “kıro” tipi veya “maço” olarak addedildi. Bu da bazı izleyicileri rahatsız etti.
İzleyenler, Türk kadınının bu olmadığı, erkeklerin ise bu kadar kaba olmadığını belirtti. Bu tür zihniyetin Türk kadını ve erkeğine hakaret olduğu belirtildi.
Salondan çıkan izleyiciler fuayedeki anı defterine tepkilerini dile getiren ifadeler yazdılar. Bir izleyici, "1814 yılında kaleme alınmış bu eserin ilk sahneye konuluş koreografisi esas alınmalıydı. Eseri günümüze adapte etme gayreti anlamsız ve G. Rossini'ye haksızlık olmuş" sözlerine yer verdi.
Anı defterine daha sert sözler yazan bir izleyici ise "Sanata kirli eller, kirli ruhlar uzandı. Güzel eserleri mahvetmeye hakkınız yok. Türk kadını ve Türk erkeğinin tarifi bu mudur? Yazıklar olsun sizlere" dedi. Bir başka izleyici de "Bir Türk kadını olarak ne kendime, ne de erkeklerimize böylesi kıyafetleri yakıştıramadım. Biz bu değiliz. Sürekli gelen bir izleyici olarak 2. perdeyi seyretmiyorum. Yazık olmuş" sözleriyle tepkisini dile getirdi.
“İtalya’da Bir Türk” eseri Mehmet Ergüven sahneledi. Orkestra Şefliği Gaetano Solıman ile Ömer Yöndem, Koro Şefliğini Mahir Seyrek yaptı. Dekor tasarımı Müfit Özbek tarafından gerçekleştirdi.
Eserde Antalyalı sanatçıların yanı sıra Ankara, İstanbul ve İzmir Devlet Opera Ve Balesinden sanatçılar da yer alıyor. Yani güçlü bir kadro oluşturulmuş.
Tabii, ben insanların giyim tercihlerine karşı olan biri değilim. İsteyen istediğini giyer. İstediğini tercih eder.
Sanata açık ve bariz bir şekilde politikanın karıştırılmasına, bunun kasıtlı olarak yapılmasına ve izleyenlerin aklını bulandıracak işler yapılmasına karşıyım.
Tabii sanatta bu tür şeylerin mutlaka olması kaçınılmaz durumdur. İnsanlar düşüncelerini sanat yoluyla aktarabilmelidir. Benim karşı durduğum nokta, bazı şeylerin zorla halka kabul ettirilmeye çalışılmasıdır.
Yoksa bir yönetmen, bir sanat eserinde şunu giydirmiş, bunu ortaya koymuş beni hiç ilgilendirmez.
Sanatı, izleyenlere sanat gibi vermek gerekir…
Siyasi bir ilaç olarak değil…




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın çağdaş sanat kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnciraltı Şairleri
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Her Şey Gülüşünde Saklı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Boyacı’ya Büyük İlgi
Nkl Sanat Gecesi Büyük İlgi Gördü
İlk Yerli Operamız: Arap Ali Destanı
Nkl’de Edebiyat Sokağı
Erdinç Akgür İle Devlet Tiyatroları’nı Konuştuk

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
ve İlk Bölüm Yayınlandı
ve İlk Bölüm Yayınlandı
"Bitemeyen Proje" Üzerine
Beşik Gibi Sallandık
"Kırmızı Pazartesi" Romanının Düşündürdükleri
Olcay Kıraç İle Kıbrıs Sorunu

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.