Dünya hiçbir padişaha kalmadı, sana da kalmayacaktır. -Nizamî |
|
||||||||||
|
Muayene yapan doktor, bacak kaslarıma geçer not verdi… bunlar biraz sert dedi… ve kas gevşetici kullanmaya başladım… Buraya kadar tamam… teşhis ve tedavi doğru da olabilir… küçük yanlışlıklar da olabilir… Kasların sertliğine bir şekilde karar verildi… MS ile sonraki doktor ve tedaviler hep aynı temel üzerine yani sertlik üzerine kuruldu… Hatta doktorun biri çok etkili bir kas gevşetici verdi… markasını yazmayayım… kasılma krizleri halinde kullanılan cinsten… sabah bir tane kullandım…ve ayağa kalkamaz hale geldim. Abimin bürosunun önünde otomobile tutunmak isterken yere yığıldım. Hemen ilaç bırakıldı. Buraya kadar yine her şey normal olsun… Dün okuduğum yazıda, MS deki sertliğin psikolojik bir tanım olduğunu söylüyor. Bu olayı mizahi olarak, anlatmaya çalıştım. Nereye çekersen oraya gider şiiri bu gözlemin sonucu… Nereye çekersen oraya gider Çeviri hatası mı yoksa Latince’den çeviri yapılmış Ustalar tarafından MS Kulaktan kulağa gibi Bir sertlik var ortada Ne sertlikmiş ama Nereye çekersen Oraya giden cinsten Olsa bir türlü Olmasa başka türlü Gülme kardeşim Komik şeyler anlatmıyoruz 15 Aralık 2014 Pazartesi Yanlış anlama konusunda bayağı ustalaştım. Burada da bir yanlışlık olabilir…MS nin psikolojik kökenli olabileceğine dair bir şey söylemediğini, onu yanlış anladığımı söyledi doktorum. İyi ki yanlış anlamışım… hızla düzeliyorum derken, dünkü yazı çıktı ortaya… bir doktor arkadaşın yazısı… Amerika’da bir bilim dergisinde yayınlanmış. Yazıyı hemen ekliyorum… yanlış anlayarak ne kadar doğru yaptığımı ispatlar gibi… Bu Multiple sklerosis hakkındaki teorinin bir doğru tarafi vardir. dikkatle okuyun Hatta multipl skleroz adı bile belli bir şeyler ifade eder. Çok yönlü sertleşme bu Latince'den gelen kelimedir. Sinir sistemi ile ilgili ifade olup etkilenen temel psikolojik kalıpları karakterize etmektedir. Kendilerini kendilerine ve dünyaya karşi olağanüstü sertlik ile karakterizedir Kendi ihtiyaclarını göz ardı edenlerde genellikle sert bir ilke ve ahlak koyanlardır. Bu sertlik tabii ki merkezi sinir sisteminde sertleşmeler genellikle bildirilmiş olur. Öyle ki yasam konulardaki sertlikler merkezi sinir arasında ve özellikle kas sinirlerindeki ilgili bağımsız anahtarlamalar bağlantıda karsılık verir. kendi yasam ihtiyaçlari ve gereksinimleri arasında dis dünyayla olan yaşamlarindan gelir.. MS hastalari adaylarinda daha iyi ve daha fazla çalisma icin hırs vardır, her seyi mükemmel yapmaya çalisanlardır. Bu düsüncelerindekiler de istedikleri şekilde olmayınca hatayı kendilerinde arama eğilimindedirler. Onların çok hataları, cok tarafli başarısızlıklar onları umutsuz durumlara getirir. Bu durum o kadar ileri gider ki ,ta ki elde etmek istediği sorunlar nihayete gelindiğinde hemen hemen rahatlıkla kabul ederler. bu kesinlikle bir kusur ve kendine yaptiğ i baskıdanin sonucunda herseyin perfekt mükkemmeliyetcilik cikmalari icin bir neden olur. Artik daha fazla mükemmelicilige gerekir olmadigini farkederler. Dişlerini sıkmak eğilimi ve kendini suçlama, Sinir sisteminde sertligin ilerlemeleri yeni "patlamalara" yol acar, ve beyin-kasları arasindaki MS e yol acar....(İna İnana 09 Aralık 2014 Salı) Bilerek yapmadım. Hep yanlış anlama… Ünye’de, yüzmeye gittiğimiz dereden geliyoruz… Bayram seslendi… sakın panik yapma… hiç istifimi bozmadan yürüdüm… ne olduğunu dahi anlamadım… yolun kenarında, çalılıkların altında yatan ve yolu kontrol eden iri bir köpek varmış. Köpekten çok korkan ben farkına bile varmadım. Yaşam böyle işte… olumlu veya olumsuz farkına varsak, yaşamımızı etkileyecek pek çok şeyin, yanından geçeriz ya da o bizim yanımızdan geçer… farkına bile varmayız. Abraham Amcanın sözü… biz yalnızca gölgeyi görür onunla ilgileniriz. Ama asıl olan ağacın kendisidir. Bu yanlış anlamalar sonucu tekerlekli sandalyede olduğumu düşünmek, Abraham Amca’nın sözüne benziyor. Biz yalnızca gölgeyi görürüz. Tamı tamına çakışmayabilir. Sandalyenin bir yanlış anlama sonucu olabileceğini düşünmek, adamı gülümsetiyor. İspatı biraz karmaşık ve zor… Ama, olabilir… Ne demiştim… iyi ki yanlış anlamışım… Yaşamın yanlış anlamadan kaynaklanan, yanlış ve olumsuz kararlarını bir kenara koyuyorum. Biliyorum ki, biz yanlış anlaşılmayacak kadar gerçeğiz… 16 Aralık 2014 Salı
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Odabaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |