"...öyküyü yazan bilge, beşinci ya da altıncı göbekten kral torunu olduğumu ortaya çıkaracak şekilde belirleyebilir soyumu." -Cervantes, Don Quijote |
|
||||||||||
|
- her düşünce bir pire gibi.. gitmesine saatler kalan gecelikli kalleş geceye uyku kestirip lamba açtırır.. beyin duvarlarını örmekle meşkul olan düşünceler ne vakit geçer aşağılık bornozlu sabahlara bilinmez - taklalar atan düşünceler nesnelere çarpıyor gece gündüz tanımıyor doyurucu lokmalar ararcasına aç bulmuş olsa, yutmak istercesine hırslı eyy!! içimdeki yaralı yılan buz dağı toprak parçası yüzümdeki kederi bulaştırsam sıfatınıza düşsem hayallerimin peşine bir ezimlik soluğuma gölge olursunuz hangi ölümün acısız şekli düşünceleri ikna eder oksijensiz bırakır ciğerleri sen hayalinde timsah nehirinde yüzdün mü hiç korkusuzca ölümü teşvik edip balıklama daldın mı aralarına sağ çıkarsan, yeniden doğdun demektir toprak anadan her düşünce bir başka düşünceyi doğuruyor sayıları arttıkça gruplar oluşturuyor aşırı kalabalıktan yorulan beyin hücreleri bilinçaltında koruduğu ana düşünceye kapısını açıyor henüz sokağa çıkmadan vahşiliği giyinen karakter gibi tabanlarına losyon sürülüp ovulsa da bastığı yeri inletir gönülsüz yaşamak hayatta nice deneyimlere duyarsız kalırcasına hayvanı dişlerini etinde hissettikçe bıraktığı acısına gülmek çehreye atılan her pençesinin çiziklerinde beden yaşını saymak gönülsüz yaşamak kendinle her yüzleşmek istediğinde kollarını açıp sopasına "hoşgeldin" demek aşağılık bir kompleks sümüklü bir böcek gibi ağır ağır yaklaşıyor bedenime bütün semptomlarını toplamış sırtına akıtabilsem dudaklarımı acıdan titreten tuzlu gözyaşlarımı biçare umutlarım bağlanmış şeytanın parmaklarında söyle!!! ne denli ciddiye aldın iğneli dilimi fırtınaya yüz tutan başkaldıran zihnimi bir pencere kanadı açsam dış dünyaya ufukta görünen kararmış yüzler dehşetle yaklaşır avazı çıktığı kadar bağıran suskunluğumu ateş alır dudaklarımın üstünde biriken ter tanecikleri avuçlarımda tuttuğum umutlarımı buz gibi eritir bir gardrobun içinde toplanmış rengarenk duygular bir tarafta dengesiz maskeler bir tarafta beyaz idam gömlegi zaman kaç kere öldürür bedeni topraksız beklentiler kundaklanır besleyip büyütülür ölümden sonra ruh sesleriyle kaybolur. Sevdambeyaz Sevda Gencer...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © SEVDA GENCER, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |