Yanlış sayısız şekillere girebilir, doğru ise yalnız bir türlü olabilir. -Rouesseau |
|
||||||||||
|
İşaretlediğin faili meçhul yanlışı üçle çarpıp Üç yanlışınla bırakıyorum seni ve bir doğrumla sorgulanmaya gidiyorum. Bilirim denizin batmak için aldatıcılığını Derin çukurunda balık kılığında melekler Belki melek balığının bizatihi kendisi sorgulayacak beni; Tüm suçu üstleneceğim tek taraflı… Senin gözlerinde ölmeyi bekleyeceğim sabırsızca. Ya da, gözlerinden düşmeyi yuvarlanarak, Bir kartopu kadar beyaz… Oysa ki, ısıtmanı ummuştum karda kalmış üşümelerimi, Dindirmeni titreşimlerini … Sayısını unuttum sana attığım adımların. Dönüp ayak izlerimi saymalıyım. Karın ezilmeye müsait yapısını bilmesem, Bileceğim ki, geçmişinde ben yoktum. Ayaklarımın ayaklanmasındaki doğruluk, Anlamsız çarpıklığın formülü… Tam da sevişmeye hazırlanırken gözünden düşüp Siliyorum kardaki izlerinden adımlarımı… Cennet diye konulduğum yerdeki nur aydınlanmasında Bir balinanın memelerini okşayacağım senin sanarak… Senin yerini tutmayacak hiçbir şey Cennetten kovulup cehenneme konulacağımı bilmesem Bir elma kopartıp yiyeceğim Senin karanlık dünyana dönmek için… Her umudun önünde bir açık pencere vardır Zifiri karanlık bile varlığını gözler alışana kadar korur Hiçbir gece korkulacak kadar karanlık olmaz… Aydınlıktan karanlığa tutunuyorum Ellerim donmak üzere… Cehennemden bir eksik kalabileceğim gene de… Dünyadan kalma bir doğrum duruyor cebimde. İradem aklımı çeliyor, öyle başlıyor dönme telaşı… Parmaklarımı ısıtırken ciğerlerinin en sıcak nefesi Sensiz cennet bile kar etmiyormuş, anladım. Bir sigara içemedikten sonra seninle karşılıklı Kendimi sana sırtlatmak istemiyorum, tut elimi yeter. Nefesimi güçlendirdim yürüyebilecek kadar Artık düşmeyeceğim gözlerinden yuvarlanarak. Doğrularımı da sana bırakacağım. Seninle savaşarak yenik düşmeye amadeyim ayaklarının altında kalmaya beni anlayacaksındır bir elmanın çıtırtısında… Gidiyorsun, neden, döndüm ya? Gitme işte… Bu defa da ben mi üç yanlış işaretledim yoksa? Neden sokuyoruz dünyamıza yalnışları ki, Doğrularımızla yetinsek ya… Bu defa doğru olanı sen yap, Gitme!…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Kemal Yavuz Paracıkoğlu, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |