GÜL FİDESİ DİLEKLERİ

“Bu sonbahar üç gül fidesi dikeceğim, üç dileğim için” dedi, kendi kendine. Ertesi günü çiçekçiye gidip üç gül fidesi seçti. Fideler biraz solgun gibiydi ancak pazarcı fidelerini övdü. “Bunlar Isparta gülü abla, bakmayın böyle göründüklerine çok güzel açarlar, inanın bana” dedi.

Fideleri alıp annesinin yazlık evine getirdi. Bahçeye bakıp fideler için üç yer beğendi. “Şöyle Güneşi yeterince almalı ama kavrulmamalı. Yağmur suları gelmeli ama kökünden söküp götürmemeli” diye içinden geçirdi. Üç güzel yer hazırladı fideler için. İçlerini kurumuş yapraklar ve humus ile doldurdu önce, sonra biraz toprak koyup fideri yerleştirdi, üzerlerini toprakla kapatıp, can suyunu verdi. Sonbaharın son günlerinde tatili bitene kadar düzenli sulayıp gübreledi. Tatilinin son günlerini tamamlayarak evine döndü. “Bakalım dileklerim tutacak mı?” Dedi kendi kendine.

Üç dilek tutmuştu; aşk, sağlık ve para. Yaz başı, ilkbahar sonu evine geldiğinde üç gül fidesinin de tuttuğunu görüp sevindi. Ama hala gözü yaşlıydı; ne ağrıları dinmiş sağlığına kavuşmuş, ne aşkına kavuşmuş, ne de zengin olmuştu. Ancak güller beyaz, kırmızı ve pembe renk açmışlar ve kat kat çok güzel görünüyorlardı. “Gül fidelerim tutmuş ya dileklerim, onlara ne oldu!”. Gülümsedi, “Onlar da tuttu” dedi.

Sağlığı yaşlı annesi için dilemişti, yanındaydı ve sağlıklı. Aşkı en küçük kardeşi için istemişti, sevgilisine kavuştu ve mutlu bir yuva kurdu. Parayı işsiz kardesi için istemişti. Piyangodan ikramiye çıktı ve kendi işini kurdu. “Dileklerin onlar içindi, işte tuttu dileklerim tıpkı gül fidelerim gibi. Şükürler olsun Tanrım” dedi. Sonra gülümsedi, “Kim bilir, bu sonbahar belki biride benim için bir gül fidesi diker”.

Leyla ÜNAL (26 Kasım 2012)

Görüşlerinizi leylaunal@hotmail.com'a bekliyorum :)