Değişim dışında hiçbir şey sürekli değildir. -Heraklitos |
|
||||||||||
|
Sabah on gibi uyanan Wıktoira kahvaltıda yiyeceği zeytini düşündü. Komidinin üzerinde duran zeytin çekirdeğini ağzına alarak göğüslerinden aşağıya klitorisine yuvarladı. ‘’Zeytinin siyah olanını seviyorum. Asla zeytinsiz kahvaltıya oturmam. Bunu biliyorsun değil mi Juan…’’’ Juan buzdolabını açıp uzun uzun bakındı. ‘’Üzgünüm karıcığım siyah zeytin maalesef bitmiş’’ ‘’ Ne demek bitmiş, bitmişse bir koşu alıp geleceksin yoksa kahvaltı yapmayacağım. Juan muzip bir ifadeyle elini sakalına götürdü. ‘’ Senin klitorisini zeytin tabağı yapacağım aşkım ‘’ Wıktoira gözünün tekini kısarak kocasına seslendi. ‘’ Anladım ki ciddiye almıyorsun beni, masayı hazırla bir koşu zeytin alıp geleceğim marketten.’’ Wıktoira kapıyı hızlı çekip sokağa çıktı. ‘’ Hay Allah nasıl yağmur yağıyor.Zeytin için ıslanmaya değer ama ..‘’ Markete doğru yönelirken aniden bir şimşek çaktı ve önündeki direğe düştü. Şaşkınlık ve korkuyla yerinde duran Wıktoira ellerine baktı. Ellerindeki damarların siyahlaştığını gördü. ‘’ Sanırım korkudan ,birazdan geçecektir’’ dedi. Marketten siyah zeytini alıp eve döndüğünde kocası masaya hazırlamış kendisini bekliyordu. Havlu ile ıslak saçlarını kurulayan Wıktoira mırıldandı. ‘Duydun mu şimşek sesini, fena yağmur yağıyor …’’ Juan masadan kalkıp pencereye yöneldi. Perdeyi araladı. ‘’ Yağmur mu karıcığım ne yağmuru hava nasıl da güneşli bak, ayrıca saçlarını neden havlu ile kuruttuğunu da anlamış değilim..’’ Pencereye yönelen Wıktoira dışarıya baktı. ‘’Lütfen Juan , kahvaltını yap ve benimle mavra geçmeyi bırak. Duymuyor musun yağmurun sesini’’ Juan yeniden masaya yöneldi. ‘’Peki, karıcığım ,hadi siyah zeytinleri koy tabağa ve lütfen mümkünse limon sık üzerine. ‘’ Hayır, zeytinin tadı bozulur. Sen istersen ayrı tabağına sıkabilirsin limonu’’ ‘’Peki ‘’dedi kocası yeniden ‘’ Bari güzel bir müzik açalım ‘’ ‘’ Olur, lacrımosa –phantom of the opera açalım sevgili kocacığım ‘’ Kahvaltıda bolca zeytin yiyen Wıktoira tabağındaki son zeytini dişlerinin arasında tutarak kocasının dudaklarına doğru uzandı . ‘’ Aç ağzını kocacığım ‘’ ‘’ Ağzıma tüküreceksin Wıktoira ‘’ ‘ Hayır, ağzına tükürmeyeceğim sevgilim, gözlerini de kapat ...‘’ ‘’Peki, izin verirsen gülebilir miyim bu arada .’’ ‘’ Gülebilirsin tabi ‘’ Kocasına iyice yaklaşan Wıktoira ağzındaki zeytini dilinin altına koyup kocasının dudaklarını ısırmaya başladı. ‘’Canımı acıtıyorsun Wıktoira’’ Müzik hızlanmıştı. Wıktoira ellerine baktı. Tırnakları simsiyah uzamıştı. Kollarını iki yana açıp hızlı bir biçimde kocasının yüzünü parçaladı. Nefesiyle soluk borusunu patlatıp kendini pencereden aşağıya bıraktı. Yoldan geçen Bay İvan sırtına düşen şeyin ne olduğunu anlamak için dönüp arkaya baktı. ‘’ Ah kediler ‘’ dedi ‘’ her zaman dört ayak üstüne düşmeyi nasıl da beceriyorlar’’ lacivertiğnedenlik
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © lacivertiğnedenlik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |