..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Aşk eski bir masaldır ama her zaman yepyenidir. -Heine
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > Mustafa Yener




10 Nisan 2012
Kenan Evren'in Burnu...  
Mustafa Yener
Meydanlar dolup taşıyor, çılgınca alkışlıyorlardı. Hangi vatandaşa mikrofon uzatılsa; ülkeye huzur geldiğini söylüyor, 12 Eylül’e ve darbecilere övgüler düzüyordu.


:AIGF:
Meydanlar dolup taşıyor, çılgınca alkışlıyorlardı. Hangi vatandaşa mikrofon uzatılsa; ülkeye huzur geldiğini söylüyor, 12 Eylül’e ve darbecilere övgüler düzüyordu.
İşte o huzur ortamında gencecik fidanlar işkencelerden geçiriliyor, darbecilerin kurdukları idam sehpalarında can veriyordu.
Dönemin gazabı solcu ve milliyetçilerin üzerine çökmüştü. Onlara karşı bu kadar hoyrat ve acımasız olan darbeciler, İslami hareketleri ise besleyip büyütmekte tereddüt göstermeyecek, darbe sürecinden güçlenerek çıkan sadece İslami hareketler olacaktı.

Bu günkü iktidar, çekilen acıların hiçbir tarafında olmayıp, başkalarının çektiği acıları paketleyip satan işbilir bir satıcıdır aslında. Ne kadar ilginç; darbenin mağduru sol ve milliyetçi hareketler olmasına rağmen, ‘darbe’ söylemini pazarlayarak oya tahvil etmek, hatta bir iktidar sopasına dönüştürmek, darbenin tonton çocuğu İslami harekete kalacaktı.
*****
Gerek darbe, gerekse de Kenan Evren figürünün mevcut iktidara katkıları, bununla sınırlı değil. Yargıyı iktidar güdümüne sokan 2010 referandumunda iktidarın en büyük kozu yine darbeciler, yine Kenan Evren’di.
İktidarın referandumdaki en baba silahı; “darbecilerden hesap sorulacak” söylemi oldu. Darbecilerin başı Kenan Evren’de; “yargı yolu açılırsa intihar ederim” diyerek iktidara vokal yapıyordu. İdam sehpalarında can veren solcular ve milliyetçiler için gözyaşı akıtmak bir kez daha islami harekete kalmıştı. Solun ve Milliyetçilerin karşı çıkmalarına rağmen anayasa değişiklikleri halka onaylatılmış, yargıyı iktidar güdümüne sokmanın kapıları ardına kadar açılmıştı.

Ancak anayasa değişikliği sonrası darbecilerden hesap sorulacağı adeta unutuldu. Referandum sürecinde dillerden düşmeyen hesap, darbecinin banka hesabındaki artışla sınırlı kalmış, Kenan Evren’in 11 bin 400 lira olan emekli maaşı da 12 bin 300 liraya yükseltilmiş, Kenan Evren intihar etmemişti.
*****
12 Haziran 2011 seçimlerine 12 gün kala darbecilerden hesap sorulacağı bir kez daha hatırlanacak, ifade vermeye çağrılacaklardı. Darbecileri ifade vermeye çağırmak için seçim sandığı beklendiğinden, 12 Eylül döneminin Deniz Kuvvetleri Komutanı Nejat Tümer ne yazık ki vefat etmiş, Ondan sorulacak hesap ilahi mahşere kalmıştı. Neyse ki bu detay çokta önemli değildi. Kenan Evren figürü tek başına bile iktidar için yeterli oluyordu.

Fakat çok garip

Devlet koyduğu yasaları kendisi çiğniyorsa, orada hukuk devletinden söz edilemez. İktidar, 100 yaşına merdiven dayamış iki adamı yargılıyor gibi yapabilmek için, hukuk kurallarını alt üst etmekten çekinmiyor. Fakat çok garip; bunca zahmete rağmen ortada bir seçim sandığı bulunmuyor.

İşte bu noktada Meclis Başkanı Cemil Çiçek tarafından yapılan bir basın açıklaması yetişiyor imdadımıza. Bakın ne diyor Çiçek.
”Bir taraftan askeri müdahaleyi gerçekleştirenleri yargılıyoruz bir taraftan da aynı iradenin yaptığı bir anayasa ile yönetilmeye çalışıyoruz. Bu başlı başına demokratik eksikliktir, demokratik ayıptır. Yeni bir anayasanın yapılması, bugünkü yargılama kadar önemlidir.”

Olay işte tam da budur. Amaç darbe ile hesaplaşmak değil, bu davayı çıkarılmak istenen yeni anayasaya malzeme yapmaktır.
Buradan iddia ediyorum; yeni anayasa için mecliste kurulan komisyon tamamen bir tiyatrodur. İktidar en baştan beri, muhalefetin uzlaşmaz tavrından şikayet ederek o anayasayı referanduma götürme hazırlığı içerisindedir. Kenan Evren’in yargılanması ise, o referandumda kullanılacak bir şov malzemesi, bir silahtan ibarettir.

12 Eylül on binlerce mağduru olan ve iki yaşlı generalin yargılanmasıyla kapatılabilecek bir hesap değildir. Bu dava, hesap sorulacağı umudu pompalanarak, o sürecin acılarından oy yontmayı hedefleyen bir maniveladır.

12 Eylül dönemi zulümlerden oluşan bir buzdağı ise, Kenan Evren’in burnu da iktidar partisi omzuna her dokunduğunda sandığı gösteren bir pusuladır.

İstanbul, Nisan 2012
Mustafa Yener



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Boş Verin; Sol da Oluvermesin…
Su İçerdik Testiden…

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Altın Yürekli Kahraman Beşar Esad…
Haydi Kızlar Kocaya..!
Öcalan İçin Kardeşlik Türküsü Söylemek…
Gavur Biliyor Kardeşim..!
İkiyüzlü Avrupa..!
Öğretmen Öğretir Direnişi de

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Lavman... [Şiir]
Babam Yaşasa Çok Kızardı… [Deneme]
Kendisiyle Savaşan Toplum… [Deneme]
Hayat Kazık Atar İnsana… [Deneme]
Ölen Bir Ülkenin Memesinden Beslenmek… [Deneme]
İşte Bunun İçin Üç Çocuk [Deneme]
Pandora’nın Kutusu… [Deneme]
Chp Kur’an-ı Gerçekten Yasakladı Mı..? [İnceleme]
Savaş Güvercinleri [İnceleme]
Türk Dil Kurumu’nuzu Eşek Arısı Soksun… [İnceleme]


Mustafa Yener kimdir?



Etkilendiği Yazarlar:
Öyle bir etki altında olduğumu düşünsem, yazmam manasız olurdu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mustafa Yener, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.