Siyah Peçete
(Yusuf Ter) 8 Kasım 2005 |
Düşler |
| |
...... Yavaş yavaş çağırma ve düşünme duyusu da kaybolmuştu. Çünkü, canından can kopmuştu…. |
|
Çoban Köpekleri
(Yusuf Ter) 4 Aralık 2005 |
Toplum |
| |
Mahkeme günü gelir çatar! Halil ağa köpeğini arabaya bindirir Hamza da köpeklerini yanına alır mahkemenin yolunu tutarlar…. |
|
Acı
(Yusuf Ter) 12 Mart 2006 |
Doğa ve Dünya |
| |
Ada ile Eda, aile içinde kendilerine en yakın gördükleri babalarına açmaya karar verdiler, aşklarını.İkisinin de babası ile arkadaş gibi samimiyetleri vardı çünkü..
|
|
1979 ve 2006 Kozaklı
(Yusuf Ter) 12 Mart 2007 |
Yüzleşme |
| |
Girerken ne değişti neler değişmiş diye bakınıyorum çevreme. Sonra yanıldın diyorum. Yanılıyorsun, kandırıldın diyorum. Devamlıda kandırılacaksın böyle giderse, diyorum. |
|
Doyduk Köyü Barajı Hani?
(Yusuf Ter) 6 Kasım 2009 |
Türkiye |
| |
Bir bakalım proje için nerde, nasıl bir harcama yapılmış? Projeye 2000 yılı için 1,5 trilyon TL ödenek talep edilmiş ve 700 milyar TL verilmiştir. Bu ödeneğin de 413,7 milyar TL.'si baraj inşaatına ayrılmıştır. |
|
Cenaze Birde Morg
(Yusuf Ter) 6 Kasım 2009 |
Türkiye |
| |
Metropol şehirlerde görüyoruz. 5 gün cenazeyi geç gömüyorlar. Bu uygulama neden köylerde Türkiye’nin bölgelerinde uygulanmıyor. Birde morgsuz o kadar köy hatta kasaba bile var. |
|
Kozaklı ve Çöp
(Yusuf Ter) 6 Kasım 2009 |
Türkiye |
| |
Gördük, gezdik, yapılacak olanları yaptık, gittiğimiz gibi akşama doğru Yağlı Kozaklı arasındayız, gündüz gördüğümüz tarlaların altın tozu dökülen sap köklerin yerlerinde yeller esiyordu. |
|
|
KISA YAŞAM ÖYKÜM
1970 yılında Nevşehir’e bağlı Kozaklı’ nın imran Köyü’nde dünyaya geldim. Öğrenimime ilk okul dördüncü sınıftan sonra devam edemedim. Babam yurt dışındaydı ve bizi yanına aldırttı. Çocukluğumu yaşayamadım, kitabımda çocuklara daha fazla yer ayırdım, çocuk yanım ağır bastı.İlk şiir kitabımda belirtmiştim: şiir kör insanın gözüdür. Globalleşen dünyaya çocuklar daha farklı bakıyor,onların ufuk çizgisi daha farklı yerde, daha ilerde,büyüklerin görmediklerini görüyorlar, algılıyorlar, buna inaniyorum.Teknoloji gelişiyor, teknoloji değişiyor, biz değişiyoruz,çocuklar değişiyor, gelişiyor, gelecek değişmeye sürekli gebe.Devinim süreklilik arz ediyor.Klasikleşmiş söylemle; tek şey yerinde sayıyor, değişmeden yerini koruyor, olduğu yerden kıpırdamıyor; değişmeyen tek şey, değişimin kendisi oluyor.Kısıtlı yaşam, olanaksızlıklar, savuruyor insanları. Savruluyorum ben de köyümden, ülkemden uzaklara;gurbet diyor, yaban eller diyor insanlar, benzeri tümcelerle türkü yakıyorlar dinliyorum, anlamlandırmaya, kavramaya çalışıyorum İsviçre illerinde çocuk bakışımla...Çocuklar,bizim çocuklarımız ,yarınlarımız...Konuşunca susturulmayan, sevgi cemberiyle kuşatılmış,şiddetten uzak, kavgasız bir dünyada, paylaşımı özümsemiş çocuklar...Kitabıma kısa yaşam öykümü yazmak istedim,kalemimin ucundan bunlar döküldü. Süpürüp atamadım,paylaşmak istedim. Yazdım.
Yusuf Ter
|
|