Bir Gölge Kadar Yalnızım...
(osman kurt) 10 Aralık 2005 |
Düşler |
| |
Zamanı yırtan sessizliğin içinde, nerden geldiği belirsiz bir ok hızla saplanıyor yüreğime. Kaçamıyorum, savunamıyorum, gözlerimi kapatamıyorum. |
|
Ak Damla
(osman kurt) 22 Ağustos 2005 |
Yaşam |
| |
Belki bir damla “içerisinde” geçip gidecekti,belki de bir damla “içerisinden”. |
|
Un Kokulu Yarim
(osman kurt) 26 Mayıs 2005 |
Düşler |
| |
Pastane çıkışında elinden tuttuğumda, sıcaklığıyla birlikte birkaç susam tanesini de hissetmeliyim. |
|
Dövüş Kulübü
(osman kurt) 7 Şubat 2005 |
Yaşam |
| |
kendini saydam ve her an eriyebilecek bir kar tanesi gibi güzel ve eşsiz mi hissediyorsun?sen aslında hiç bir şeysin,çünkü sahip olduğun varlıklar gün gelip sana sahip olmaya başlarlar.sonra ne mi olur?önce uyuyamamaya başlarsın,ardından çevrendeki herşey |
|
Soluklanma
(osman kurt) 24 Ocak 2005 |
Yüzleşme |
| |
Tolstoy 80 yaşında atına atlayıp bilinmeze doğru 4 nala yol alırken, ölümün kıyısında arıyordu ‘ben’i...
|
|
Sıyrık Yürek
(osman kurt) 4 Ocak 2005 |
Yüzleşme |
| |
Şehrin ‘hal’ leri boğazıma yapışıyor,doyasıya yutkunamıyorum... |
|
Nefes
(osman kurt) 23 Aralık 2004 |
Düşler |
| |
kimliği fırlattım hırçın dalgalara.. |
|
"An"
(osman kurt) 6 Aralık 2004 |
Yaşam |
| |
An ,"an"ı çağırır.. |
|
Hüzün Boyalı Duvarlar
(osman kurt) 3 Aralık 2004 |
Yüzleşme |
| |
Hüznün boyası olur muydu?ama odanın duvarlarından hüzün akıyordu.Hüzünlü gözler boyamıştı,vefasız sineleri anarak.Duvarın her hücresine saplanmış gözler gördüm,bazılarıysa öyle tanıdık ki. |
|
Kanayan Dizler
(osman kurt) 29 Kasım 2004 |
Yüzleşme |
| |
Hüzün: Yokluğu tahayyül/tahammül edilemeyecek uzuv oldu yüreğimizin en girift köşesinde.Hepimiz bir palyaço olduk,boyalı gözler,takma burun,peruk,ve sürekli sırıtan bir surat.Ya sahnenin arkası,yeni uzvumuzla başbaşa,bir ayna... |
|
|
yazmak, gitmek için atılan bir adım mı?
gitmek, kalmanın gözyaşını yazmak mı?
|
|