|
Edebiyat mı Ebedi - Yat mı Anlayamadım?
(Fatih Onaydın) 13 Kasım 2014 |
Yazarlar ve Yapıtlar |
| |
 Türkiye de yazarlık "kendin çal kendin oyna" makamından bir parçadır. Kendinden başka kimseyi duymayanların diyarında tabiatın en güzel nağmelerini dillendirsen ne fayda! Bu sebeple biz gariban genç yazarlar için edebiyat, zaman aralıklı ruhsal orgazmdan başka bir şey değildir |
|
|
Kar Tanelerine Dadılık Yapmak
(Fatih Onaydın) 12 Kasım 2014 |
Gülmece (Mizah) |
| |
 Şehrin gariban kuytuluklarında dolanırken yapayalnız bir kardan adama rastladım. Boynunda ıslak bir atkı, başında palaçor bir şapkayla kaldırıma oturmuş gözyaşı döküyordu. Hayat meşgalesine boyun eğen kılıbık insan ırkı, her zamanki gibi kendi işiyle meşguldü. |
|
|
Kırıntı Beden
(Fatih Onaydın) 11 Kasım 2014 |
Beklenmedik |
| |
 Hayatımın en büyük hediyesini on üçüncü yaş günümde almıştım. Annem bana bir baba armağan etmişti. Esasen böylesi bir durum sürpriz olmamıştı, beni şaşırtan asıl olay annemin aynı gün ölmesiydi. |
|
|
| Kalbin ne kadar umut pompalasa da, hayatın lüks restoranlarda geçmeyecek. Ekmek arasında hep gerçekleri tüketeceksin. . Belki kendine harika bir ayakkabı satın alırsın ancak kaldırımlar hep yamalı olacak. Güneş, varlıklılar üzerine doğacak sen ayla yetineceksin. Özendiğin süper kahramanlar hayat kurtarırken yaşlanacaksın. Birileri yine de sana, ‘üzülme hayat sürprizlerle dolu,’ diyecek. Lakin hayatının en büyük sürprizi, aldığın sürpriz yumurtanın boş çıkması kadar olacak.
|
|
