Deneme > Unutulamayan Dönemler

olumlu

Eğer Sorarlarsa

Ve eğer sorarlarsa;
Üzerinizde gezindğiniz o toprağın altında
Bugün kaybettiğiniz..
İman,ahlak,cesaret,iffet,azim,mücadele,sabır gibi değerlerin timsali
Tarihi abideler yatıyor dersiniz..

üzgün

Fırat'la Halleşelim

. Ve gözlerini kapat eteğinde Fıratın. Ruhunu güneşe emanet ederek dinle. Güneş yaksın, yürek kavrulsun, kulak görev üzere Evet şimdi dinle Fıratın her zerresini. Haykırışlarını duyarsın ehl-i sünnetin. Hüseyin, Hüseyinlerini duyarsın ve dahi Zeynebin.

karışık

Kasabama Mektup

Geçenlerde emekli bir doktor amcamız anlatmıştı. Doğuya mecburi hizmete atandığı günlerde bir mezraya hasta bakmaya gitmiş. Akşam yemek ikram edip misafir etmişler karlı havada. Saat 12’leri geçmesine rağmen ev halkının yatmadığını görünce, ‘Siz kaçta yatıyorsunuz ?’ diye sormuş. Evin yaşlı ninesi ‘Gece ikide buradan tiren geçer. Nadiren de

nostaljik

Zor Yıllar -20-

Dağları aşacak amacım yok!Bir sevdam vardı,o da unuttu gitti beni.Dağ da yok bu yüzden!..Yol derseniz ecel terim...

nostaljik

Assos kıyılarında iki melek

‘Gözlerim Assos benim..’..Bulutlara uzatıyorum ellerimi../Ufukta incelen çizgiyle../ Lesbos (Midilli) geceden yazılan şiirini okuyor gökyüzüne../Güneş parıltısında sevişiyor deniz../

nostaljik

Kulaklarım Nasıl Delindi

Henüz sekiz -dokuz yaşımdaydım. Köyümüze gelen çerçiciden iki tane bilezik , bir çift de küpe almıştım bir gün. Ama kulaklarım delik değildi. Oysa ben, küpeleri takmaya can atıyordum. O halde, kulaklarımın delinmesi gerekiyordu. Bunun

olumlu

Şiir Yolunda...

Okulda kız öğrenciler yatılı kalıyordu. Onları yatağa şiirlerimle uğurlayacaktım. Benim için olduğu kadar, onlar için de farklı bir deneyim olacaktı. Doğrusu heyecanlıydım. Elime mikrofonu aldığımda ilk aklıma gelen, benim de bir zamanlar onlar gibi bir

üzgün

Akşamlar Çoçukları Büyütür

Elimde değildi büyüdüm. Zengin olamadım, büyük adam olamadım. Bütün düşlerimi attım. Yerine seni koydum. Soma Treni yolcularını döküyordu istasyona. Makasçı Niyazi Son düdüğünü çaldı. Sen gittin. Çocukluğum bakakaldı ardından ağlayarak...

üzgün

Sonbahar Soloları

Eski bir demiryolcu çocuğu olarak babamdan, cumhuriyetin zor yıllarında demiryollarının tamir ve bakımında yaşadıkları zorlukları dinlemeyi çok isterdim. Ama bir ailenin ondördüncü çocuğu olmak bana bu ayrıcalığı tanımadı.

karamsar

Çocukluğum sokaktır benim

Psikolojisi absürd kaldırmayan bir zamana yüreğimden düşebilsem. Neyse ki hatırlıyorum, unutmak bir yanılgıdır çekip gidişine hayatın yağmurlar gibi. Modası geçmiş bir tezahür kaplar içimi. Söz verdim yaşayacağım kendimdeki seni...

üzgün

İşte Geldim işte Yokum Artık

Yağmurlu bir İstanbul’du karşılayan beni.Alıp elimden bahtım kadar kara bavulumu buyur etti, Kızkulesi’ne karşı, yüreğinin en göz alıcı köşesine.Bir başka bakıyordu gözleri, elleri bir başka dokunuyordu saçlarıma, acıyor muydu bana?Gözlerimdek

üzgün

seçme şansı olmadan

nedendir bu sevmemek , sevmemekten midir ki bu hesapsızlık..
bir yerde bir terslik olmalı bu benim duygum olamaz, sevgi bitmezdi hani
kanbağı bile olsa bu duygular neden boş, hissetmemek de öle heder ki
isyan günlerinin şaşalı yaşamı gibi...

Başa Dön