Aniden bir fırtına çıkar; gök gürler, şimşek çakar, sağnak yağmur başlar, ıslanırsınız. Bir taksi çevirene kadar sırılsıklam olursunuz. Taksiye binip, kaldığınız otele gidersiniz. Islak giysilerinizi çıkarıp duşa girersiniz. Sıcak suyun ürpertinizi gideren tazyiki altında aklınıza bir şey takılır aniden: "Benim burada ne işim var?"
ERDEN ERKİN
Yetki sahibi olanların dört kusuru olur: oyalama, rüşvet alma, sertlik, uysallık.
Nazım Hikmet yazım, 2004'de 'Gün Aşımı, kitabımda, şiir ise 1996 yılında aynı ismi taşıyan kitabımda yayınlanmıştır. Az da olsa değişiklik yapıldığı, anı eklendiği için günümüz tarihi verilmiştir.
Prof. Dr. Mina Urganın Elizabeth Devri Tiyatrosunda Soytarılar adlı eserinde; soytarılık güç meslektir der. Gerçekten de soytarılık sanıldığı gibi öyle kolay bir meslek değil, aksine çok güç bir meslektir.
Kitaplık yararlanmaları içinde hele de Dostoyevski'den Suç ve ceza, Ecinniler, Karamazov kardeşler. Ölüler Evinde Anılar. Bir başka yazardan Dostoyevskinin Dünyasını vs. okumuştum.
Zeynep hanım İstanbul’da oturuyordu. Bin bir güçlüklerle yaptığı işini, bakmak zorunda olduğu iki çocuğunu, eşiyle birlikte memur maaşlarıyla sürdürmeye çalışıyorlardı. Memur olmak zordu, ama hayıflanmıyor, bu millete hizmetleriyle mütevazi, içten içe gurur duyuyorlardı.
Zeynep Öğretmene ve Bütün O güzel Öğretmenlere İthafen
Kişisel olmak ve kullanıcıya mantıklı ve anlamlı gelen konular yazmak her daim kazandırır
SADECE ÖĞETMENLER GÜNÜNDE ANIMSANAN, FAKAT TARİHİN AKIŞIN DEĞİŞTİREN ÖNDERLER İLE BİLİM VE SANAT ADAMLARININ YANINDA ÜYESİ OLMAKTAN HER ZAMAN ONUR VE GURUR DUYDUĞUM ÖĞRETMENLERE SAGILARIMLA....
SMMM --- Hayat branşı yalan dolan. Gerekli ve doğru görmüyorum. Hem sizce caiz mi?
Yazar ve şairler için bulunmaz bir fırsat. Ağustos ayında sizlerle paylaştığım öykü seçkisi hazırlama aşamamız sonuca ulaştı. Adımlar yayınevinden "ZİHİNLERDEN BEYAZ DÜŞÜNCELER" adlı seçkimiz hafta sonu raflarda olacak.
Asgari ücretle çalışan insanların karşılaştıkları sorunlar ve sıklıntılar
Öğretmenin veya bir büyüğünüğn olmadığı bir yerde yetişen bir insan ne biliyodur? Ne öğrenebilmiştir hayata dair?Cümle haline getiremiyoruz değil mi?Ve yine öğretmenlerdir kelimeleri hizaya sokan ritme uyduran..
Bilir misiniz köylerde ailesinden çok uzaklarda yaşayan öğretmenlerin bu ülkeye katkılarını.
o günü hiç unutmam.1974’ün kasım ayının ilk günlerinden biriydi. eylül ayında, ladik akpınar öğretmen okuluna kayıt olmuş, aşağı yukarı da iki ayı aşkın da okuldaydım. ağabeyim bafra’dan yanıma gelmişti. bana sarı bir zarf uzatarak, çankırı astsubay okulu sınavlarını kazanmış olduğumu söyledi
Yine bir 24 Kasım, dillerde ve gönüllerde öğretmen… Zaman ona akıyor, gözler ona bakıyor. O başların tacı, dertlerin ilacı, gönüllerin sultanıdır. Eli öpülesi mübarek bir insandır o… Kutsal peygamberlik mesleğini icra etmektedir. Her büyük işte onun şerefli imzası vardır. O; güzel gönüllerde yeşeren sevgidir, hoşgörüdür. Kuş uçmaz, kervan
