640K bellek herkese yetmelidir. -Bill Gates, 1981 |
|
||||||||||
|
Zümrüt yeşili dağların, çağıl çağıl sularla kesiştiği; bulutların, yeşilin her tonuyla öpüştüğü bir güzel iklimde dillenen bir efsane kahramanıydı Çia. Yapraklarına düşen çiy damlarının başını döndüren gül, iffetin ve güzelliğin süslediği betüldü. Albeninin ve zarafetin zarfa bürünmüş hâli. Kaşları kâh yayı andırırdı kâh hilâli. Narin gül yaprakları kıskanırdı onu. Itırı yayılırdı ayak bastığı yerlere. billûr sular misaliydi gülünce. İncecik elleri sevda türküsüydü. Şelalelere vuran gün ışığının gözleri kamaşırdı yüzünde… Nefesinin yalımı ta uzaklardan yakar kavururdu. Bakışlarında çöl yangını ve yayla serinliği karışırdı birbirine. Öylesine alımlı öylesine sıcaktı ki gülümseyince bahara dönerdi zemheri. Endamını elif kıskanırdı. İncecik parmaklarını görenlerin yüreği lif lif olurdu. Yağmurlar saçlarını ıslatmaktan mağrurdu. Bulutlar ağlardı Çia ağlayınca. Gözlerinin beyazı kar beyazı, kara kış gecelerine yazı getirirdi edası nazı. Çia’nın elleri beyaz zambaklar ülkesinin ecesi, seyrine doyum olmayan güzellik karinesiydi. Beyaz gecelerin, haz tüten anlarına nüzul eden ışık huzmesi; lütfun ve keremin simgesiydi. Çifte su verilmiş yalın bir kılıçtı Çia. İpekten anları ikiye bölerdi bir darbesi. Sesi su sesi kadar berrak, nefesi ateşin bestesiydi. O bazen yağmur sonrası bir serinlik bazen firuze bakışlı sularda derinlikti. Kuğulardan ilham almıştı zarafeti. Bir rüyanın en güzel yerinde açan güldü. Belki de çinilere misafir mahzun bir lâleydi tarifsiz. Coşkun sular kadar hürdü. Çağıl çağıl çağıldardı maziden atiye. Bir sevda çiçeğiydi Çia. Gönüllerde büyürdü. Gönüller ona tutsaktı o alabildiğine özgürdü. Aşık atamazdı Çia’yla ne Şirin Ne Züleyha ne Leyla. Tartılırdı albenisi ancak güneşle ayla. Çia, yazılmamış bir şiir, duyulmamış bir öykü, söylenmemiş bir türküydü. Hep sükût deminde tazelenirdi. Ona dair hisler hüzün makamında yüreğe gömülürdü. Cümle aşk efsaneleri ona atfedilirdi. Çia, sevmek için değil sevilmek için yaratılmış bir hayal perisiydi. Ankara,23.03.2011 İ.K
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © İbrahim Kilik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |