..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Seviyorum, öyleyse varım. -Unamuno
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > Saadet Toksöz




20 Şubat 2011
Mutluyuz Mutsuzluklarımızla...  
Saadet Toksöz
Kıvranıyoruz sancılar içinde.. Çığlıklarımız hapsolmuş ruhumuzun derinliklerinde duyulmuyor. Demir parmaklıkların arkasına hapsolmuş hayatlarımızla, özgürlüğün meşalelerini yakmaya çalışıyoruz. Kelime dağarcığımız yetmiyor duygularımızı haykırmaya.. Suskunluğun pençesinde kıvranıyoruz sancılar içinde.. Mutluyuz; mutsuzluklarımızla..


:BCHA:
Kıvranıyoruz sancılar içinde.. Çığlıklarımız hapsolmuş ruhumuzun derinliklerinde duyulmuyor. Demir parmaklıkların arkasına hapsolmuş hayatlarımızla, özgürlüğün meşalelerini yakmaya çalışıyoruz. Kelime dağarcığımız yetmiyor duygularımızı haykırmaya.. Suskunluğun pençesinde kıvranıyoruz sancılar içinde.. Mutluyuz; mutsuzluklarımızla..

Kaderine terk edilmek mi, yoksa kaderden kaçmak mı susturan? Ya da korkularımızın esaretindeki zavallılığımız mı bizi dilsizleştiren? Bilinmez.

Deli rüzgarların savurduğu yapraklar gibi, nereye konacağını bilmeden savrulmak; konduğu yere bağlanıp, sonra tekrar savrulan ruhlar, dipsiz kuyuların karanlığında çığlık çığlığa bağrışıyor. Kendi derinliğinde kaybolmak deniyor buna..

Kendi derinliğinde kaybolmaktan korkanlar, hiçbir şey düşünmeden, hissettiğini söylemeden kaçıp, gitmek istiyorlar. Bilmiyorlar ki, gittikleri yere kendilerini de götürüyorlar. Düşünceleri, duyguları, hatıraları bırakmıyor peşlerini.. Sorarsan, gitmiş oluyorlar. Cesaretsizliğe yenik düşüp, korkularına kılıf uydurmaya çalışarak hayata kafa tuttuğunu sanıp, yenilmenin dayanılmaz hafifliği içinde suskunluğa mahkum olmak.. Mutlular; mutsuzluklarıyla..

Kaçışlar, nafile arayışlar, oradan oraya savrulmaktan toz duman olmuş kirlenmiş ruhlar.. Kirli ruhların hamallığını yapan temiz bedenler, taşıyamaz olmuş kirliliğin ağırlığını.. Ruh mu yorgun beden mi? Sağlıklı bedende hasta ruhlar dolaşıyor gecenin karanlığında.. Kovalıyor birbirini yüklerini hafifletmek için ama daha da ağırlaşıyor ruh bedende, yaşanan her paylaşımda.. Yalnızlığa mahkum suskunluklar.. Mutlular; mutsuzluklarıyla..

Doğru diye bilinen yanlışlar hapsediyor bizi demir parmaklar arkasına.. Yanlış kurgular mahkum ediyor ruhumuzu mutsuzluğa.. Korkularımızla yaşamayı öğreniyoruz. Kafa tutmak, zincirleri kırmak yerine kaçmayı hayal ediyoruz ama kaçamıyoruz da.. Kıvranıyoruz acılar içinde.. Sorarsanız biz mutluyuz; mutsuzluklarımızla..

Gülen yüzler arkasına gizlenmiş feryat eden ruhlarımızın çığlıkları yükseliyor sessizlik içinde.. Sessiz çığlıklar kaplıyor evreni.. Daralıyor zaman, tükeniyor hayatlar.. Mutsuzluk senfonisi eşliğinde.. Kalabalıklar içinde yalnızlığın ezgileri, tutsaklığın nağmelerine eşlik ediyor suskunluklarıyla.. Yalnız ruhlar evreninde mutluyuz; mutsuzluğumuzla..

SAADET TOKSÖZ



.Eleştiriler & Yorumlar

:: Şu kalıplardan kurtulabilsek..
Gönderen: Saadet Toksöz / , Türkiye
17 Haziran 2011
Şu kafamızın içindeki kalıplardan kurtulmaya cesaret edebilsek, o zaman hayata kafa tutabilme şansımız olacak ama korkularımıza yenik düşüyoruz. Dışlanmak ve hayallerimiz uğruna savaşmak zor geliyor. Savaşmak yerine suskunluğu tercih ediyoruz. Suskunluğa mahkum edilen ruhlar, bedeninden taşıp, evrene seslenmek, ulaşmak istiyor yine de.. işte o ruhların çığlıklarıdır beynimizin içinde uğuldayan. İlginize ben teşekkür ederim Didem hanım.. Her şey gönlünce olsun.

:: Ellerinize, yüreğinize, kaleminize sağlık
Gönderen: Didem Duruöz / , Türkiye
24 Mart 2011
Aysel Hanıma katılıyorum, duygu yoğunluğuyla insanın içine işleyen özel ve değerli cümlelerinizde birçok anlam ve gizli farkındalıklar var.Şu an onları sorgulamak, kendi yansımamı ortaya çıkarmak bana acı veriyor.Cümlelerinizi tek tek irdeleyebildiğimde bana kazandıracakları çok şey olduğunu biliyorum. İstenmeyerek söylenen bir evet, içe sindirilmeden kabul edilen bir hayır biraz da bu durumun suçlusu. Öncelikler, ihtiyaçlar, hak ve sorumluluklar, beklentiler, zorunluluklar, biraz da bizi, ruhumuzun sesini dinlemekten alıkoyanlar. Kendimiz olmayı, kendimizi mutlu etmeyi, yüreğimizin, ruhumuzun, benliğimizin sesini dinlemeyi hep erteliyoruz. Yarın çok geç olabilir diyebilmek için ise ruhumuzun ters düz edilmesine, 7 şiddetinde bir deprem geçirmesine ihtiyacımız var. Öyle çok insan benliğinin sesine kulaklarını tıkıyor ki, hayret etmemek mümkün değil, daha da kötüsü ise, çok daha fazlası, sarmalandıkları sessiz çığlıkların, -hem kendi hem de çevresindekilerinin- farkında değil! Maskeler yıprandığında, sessiz çığlıklar bedenden dışarı taştığında, -ancak yapılması gerekenler ele alınmadığında- akmayan yaşlar sadece kişinin kendisinin değil, sevdiklerinin hayatını da bulandırdığında ise, ağızdan dökülenler bazen bu vb.oluyor:Acil oyuncu koçu aranıyor, yüreğinin gizini saklamak isteyene yol gösterici aranıyor. Gözünün yaşını saklamak isteyene, yaralı yüreğini örtmek isteyene, gerçekçi kahkaha atmayı öğretecek öğretmen aranıyor. Yaratıcı dramayı uygulama zamanı, gözünün yaşını durdurup, oyunuculuğuna hayran bıraktırma zamanı. Anlamlandırma arayışlarına ışık tutan bu değerli, düşündürücü, çarpıcı paylaşımınız için çok teşekkür ederim. Sevgi ve Saygılarımla.

:: Sessiz çığlıklar..
Gönderen: Saadet Toksöz / , Türkiye
2 Mart 2011
Teşekkür ederim Aysel Hanım..

:: Tebrikler
Gönderen: Aysel AKSÜMER / , Türkiye
23 Şubat 2011
İç dünyamızın en görünmez sanılan köşelerine ışık tutan ve düşündüren bir denemeydi. Çok güzeldi. Tebrik ederim. Saygılar..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yüzleşme kümesinde bulunan diğer yazıları...
Özgürüz Esaretimizle...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Anlaşamıyoruz
Düşük Hararetle Yaşanmaz Aşk...
Aşkın Kimyası

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kim Bilir? [Şiir]
Uzaklarda Bir Adam Sevdim [Şiir]
Tadımlık Sevgiler [Şiir]
Aşk Değil, Düello... [Şiir]
Silahı Aşk Olanlar [Şiir]
Aşk Umuttan Doğar, Umutsuzluktan Ölür [Şiir]
Narsist [Şiir]
Bugün Günlerden Hanımeli... [Şiir]
Müptelayım [Şiir]
Kadınlar Günü! [Eleştiri]


Saadet Toksöz kimdir?

Bireysel özgürlüğün, toplumsal özgürlüğe dönüştürülmesine ve vatandaşlık bilincinin, sorumluluğunun geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla gösterilen çabaların tümü, beni konuya dahil etmektedir.

Etkilendiği Yazarlar:
Edebiyatı sadece sanat icra etmek için değil, aynı zamanda üretici ve aydın yönünü toplumu uyarmak ve yönlendirme konusunda kullanan ve kendini bu konuda sorumlu hisseden bütün kişiler ilgi alanım içindedir.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Saadet Toksöz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.