..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > siyah




12 Ağustos 2010
En Zor Denklem=aşk  
“Zoru yaşamayı sever insan, En zor denklemi çözmektir aslında hayatta en gerçekçil anlam! “

siyah


göğün renginin mavi olmadığını, denizin dalgalı olmadığını, ağacın yeşilinin aslında bir yanılsama olduğunu anlayabiliyorsa... işte gerçek mutluluk ordadır...


:AIEI:
“Zoru yaşamayı sever insan,
En zor denklemi çözmektir aslında hayatta en gerçekçil anlam! “

Bu gece uykum gelmiyor, kahveyle sevişmeliyim galiba...


Basit şeyler bize göre olmamalı, basit kelimeler kurarak konuşmak, basit mutluluklar... Ben hiçbirşeyi hele ki hayatı ve sevgiyi basite alarak yaşamıyorum....

Hayat, koca bir dehliz, neresinde olduğumuzu görebilseydik keşke! Ne kadar merkezinde, ne kadar dışında ya da... mutluluğumuzun ne kadar uzağında ya da yakınındayız bilebilseydik... herşey ne kadar basit ve de kolay olurdu bizim için... peki ama o zaman bu kadar basit ulaşılan şeylerin ne kadar kıymeti olurdu ki... herşeyi bilseydik ne anlamı kalırdı yaşananların... acıları görmeden huzurun, hüznü yaşamadan mutluluğun ne kadar kavrayabilirdik anlamını.... hayat biz uyurken bile durmadan dönen bir döngü aslında... sadece bizim hayatımız dışada kalıyor o anlarda da... belki en huzursuz olduğumuz anlarda bunun içindir bir an önce uyuma isteği, ya da kendini denize atan, asan, birkaç kutu hap içen zavallıların özlemide budur belki... huzur...

Hayat bazen de kendi ağırlık merkezimize sevdiğimizi oturttuğumuz bir tahtın etrafında dönüyor, hayatın en anlamlı ya da en anlamsız yanlarını o tahtta bir hükümdar ya da bir sultan otururken görüyoruz! O döngüyü yaşamak için neler yapmıyoruz ki... Matematiksel bir işlem gibi, iki bilinmeyenli bir denklem gibi aslında bütün ilişkiler.... Birey olarak kendimiz x’i oluşturuyoruz karşımızdaki y’ye göre... kimi zaman açılımlarımızı hesaplamaya çalışıyor, kimi zaman sadeleştirerek işlemleri sonuca ulaşmaya çalışıyoruz... sonuç mutlu olmak olmalı, tüm işlemlerimizi buna göre yapıyoruz, kimi kendimizden birşeyler çıkartıyoruz, bazen bişeyler topluyoruz kendimize... bölüyoruz bazen, bazen kendimizle karşımızdakini çarpıp mutluluk arıyoruz... ne kaybedip ne kazandığımızı bildiğmiz sürece gocunmuyoruz, yerinmiyoruz... ya tersi olursa!! Genelde o an için huzur varsa bu soruyu kendimize sormamayı tercih ediyoruz...

Hayat anlamlıysa, huzur varsa ve karşısında ki bireyle beraber hayaller kurup o hayaller için kaygılar duymaya başladıysa insan... göğün renginin mavi olmadığını, denizin dalgalı olmadığını, ağacın yeşilinin aslında bir yanılsama olduğunu anlayabiliyorsa... işte gerçek mutluluk ordadır...

Ben seni böyle seviyorum sevgili, bazen bir matematiksel işlem gibi, kimi çıkartıp atıyorum birşeyleri, kimi kendime yeni şeyler topluyorum hayattan... ve biliyorum ki gök mavi değil artık, ağaçlar yeşil değil... güneş doğuyorsa bunun tek sebebi sensin... hayat sende hüküm sürüyor... dünyadaki tüm renkler senin rengin... Sen siyaha büründüğünde siyah oluyor herşey, beyazken beyaz... ve kırmızıya çalıyor işte herşey seni düşünürken... Hayat sırf sen varsın diye devam ediyor...

Bak güneş yine doğdu... İlahlar çatlamış olmalı kıskançlıklarından....






Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gidene Mektup
Günler Geçiyor Yalnızlığımın Orta Yerinden
Yetiş

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Miş'li Geçmişten Kalan [Şiir]
Yokluğuna Müebbetim [Şiir]
Hüzün [Şiir]
Geceyi Sana Yazdım [Şiir]
Bana Bir Şeyler Anlat Anne [Şiir]
Susuyorsun [Şiir]
Alkolik Bir Gece [Şiir]
O Gidiyor Yüreğim [Şiir]


siyah kimdir?

Gittiğim yollar hepmi karanlıktı. . . döndüm geri. . . Burdayım!


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © siyah, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.