Olgular görmezden gelindikleri için var olmaya son vermiyorlar. -Huxley |
|
||||||||||
|
hikayede aslında sadece iki insan var oysa binlerce kişi siz hiç dokunmadan seviştinizmi ,konuşmadan anladınızmı ,kendinize bile itiraf etmekten korktunuzmu siz hiç kendinizden çok bi başkasına deger verdiniz mi, bitti dediginizde en başa döndünüzmü siz hiç başı ve sonu olmayan bişey yaşadınızmı ve yaşadıgınızı göremeden,isimlendiremeden,içim içim yanarken acılar içinde kıvranıp çığlıklar atarken kırıp dökerken ,en dibine vurana kadar içip sadece sıradan sohbetler edip gülümsediniz mi, hiç yokmuş gibi davranıp aslında sadece onu düşlediniz mi siz hiç birbirine teyet geçen dudaklarınızı kavuşturamaya kıyamayıp ağlayarak kokladınız mı ,aşkın en güzel halini yaşayıpta hiç dokunmaya kıymadıgınız oldu mu siz alkolün etkisiyle düşünmeden öpüştüğünüzde herşeyin ;zamanın, dünyanın durdugunu hissedip; hayır diyip bir öpücük için defalarca kor ateşlere atladınız mı vicdan azabının en dibine vurdunuz mu hemde en sevdiginiz için siz hiç sıradan bi günde sıradan bi cafede oturup sohbet ederken bi anda susup uzaklara bakıp güneş gözlüklerinizin altından aynı anda ağladınız mı siz sıradan bi sabah yürüyüşünde farkında olmadan iç geçirdiğiniz anda gözünün sizin gözlerinizde olup tamam deme bakışıyla omzunuza bi el dokundu mu siz hiç aşkı yaşayıp aşkımmmmm diyemediginiz oldu mu siz hiç bi sabah uyandgınızda en sevdiginizin haykırışlarını çok uzaklardan duydunuz mu ,sen benim ruh ikizimsin sen bensin diyip çekip gittiniz mi siz hiç sevdiginizi bi başkasının koynuna soktunuz mu ve bundan mutlu oldunuz mu o mutlu diye siz hiç ömrünüzün sonuna kadar tek bi insana aşık olup herkezi sevdiniz mi , aşkınızla çok kalabalık bi ortamda dans edip ağladınız mı ve masanıza dönüp hiç birşey olmamışcasına gülümseyerek sohbetin tam ortasına dalıp sevgilinizin elini tuttunuz mu aşkınız tam karşınızdayken siz hiç kalabalıkta sadece iki kişi oldunuz mu, sessizce kavga edip küsüp, sessizce barıştınız mı gecenin dördün de, uykunuzun en tatlı anında uyanıp, onun hıçkırıklarını duyup bi sigara yakıp başarıcaz güçlü ol yalvarırım dediniz mi aynı anda birbinizden habersiz siz hiç tesadüfen karşılaşıp acısını gözlerinden okuyup onun nereye ne yapmaya gittigini bildiniz mi ve hiç yanılmadan uyguladıgını çok zaman sonra duydunuz mu siz hiç aynı günde aynı saatte çok uzaklarda olup aynı parçaları dinleyip aynı içkiyi yudumlayıp agladınız mı siz hiç yanyana yürürken birbirine çarpan ellerinizi hiç kavuşturamadıgınız oldumu kalbiniz yerinden çıkacak gibi atarken hiç cesaret edemediginiz imkansız diyip başka elleri tuttugunuz oldu mu siz hiç aşık oldunuz mu yoksa sadece seviyorum diyip heycanlanıyorum evet mutluyum diyip o sizi üzdügünde adınızı koydunuz birliktelik bittiginde sıradan acı çekip bitti diyip yeni bi seruvene başlayan siz; oysa biz hep siz olduk ama siz hiç biz olamadınız biz siziz farklı bedenlerde sevgili biz biziz birbirine dokunamayan kıyamayan asla diyip ruhlarımızı birbimize teslim eden biz sizdeyiz... son nefesimizde sadece güzel bi sen olucak içimde diyip çekip gitmek ve bu cümlenin agır yükünü hayatın boyunca unutamayacak ve o gün geldiginde size birer isim armagan bırakıp gidicez... hep aynı saatlerde aynı anda farklı şehirlerde tek bi yıldıza bakıp iç çekip yatagımıza sizin koynunuza giriyoruz kimi zaman da sevişiyoruz sizinle ama ruhlarımız sizden tiksiniyor bedenlerimiz sizi seviyor mutluyuz zaten sadece bedenlerimiz nefes alıyor yüzümüz inadına gülümsüyor, adımlarımız size nismet daha bi agır daha bi kuvvetli , duruşumuz daha bi dik , ruhumuz öyle bişey yok.sizi seviyoruz sizinle çok gülümsüyoruz sizin görebildiginiz anlarda ellerinizi sımsıkı tutuyoruz ki varıgınızı unutup yasımıza dönmeyelim diye sizinle sevişiyoruz ki yasımızın acısını daha bi artırmak için sizi çok seviyoruz hayır sizden tiksiniyoruz ama sizsiz yapamıyoruz biz siziz sizin sevdiginiz sizin aradıngınız kişileriz ama siz asla bi biz olamıycaksınız veda ederken birbirimizin her anını hafızamıza kazıdık siz ateşli bi gecenin sabahında kollarımızda uykuya daldıgınızda biz kendi filmimizi seyretmeye başlıyoruz size geliyoruz tutkuyla,sevgiyle,gülümseyerek,size hayır aslında biz ölüyoruz ama siz görmüyorsunuz...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © birsen safi, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |