..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir öğretmen değil, bir uyandırıcıyım. -Robert Frost
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > 21. YÜZYIL > Ali Bircan




6 Nisan 2010
Avrupai Bir Dünyada Nefes Almak  
Ali Bircan
globalizm ve osmanlı döneminin sonlarına dair bir eleştiri.


:AECB:
sanırım uzun ve sıkıcı bir yazı olacak, çok da okuncağınız zannetmiyorum, çünkü bilmemek ve bildiğini görmezden gelmek daha kolay geliyor insanlara. bu yazı da bu bağlamda yazanın kendini konumlandırdığı yerle çelişen, zayıf bir özeleştiri. internetin tozlu sayfalarında yerini alan onlarca çaba gibi yazanın bile birkaç gün sonra unutacağı türden sözler sarfetmesine yol açacak aslında.

bizim mahalle, daha doğrusu kendini muhafazakar olarak değerlendiren insanlar, her zaman avrupai olan şeylere karşı zayıf eleştiriler getirmekten kendilerini alamazlar. kola, hamburger vs... örnekleri çogaltabiliriz sanırım. giyim tarzı, yaşam tarzı açısından da olaylara bakabiliriz. bunların nafile çabalar olduğunu düşünmüyorum, ama kesinlikle zayıf kalan çabalar. bunun nedeni ise olayın sadece türkiye cumhuriyetinin kuruluşu ile başlamaması, daha öncelere dayanması ve bu konuyu sorgulamamak, araştırmamak, kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek. bu noktada suçu babalarımıza dedelerime atabiliriz, ama bu vicdanları rahatlatmak olacaktır.

bizim mahalle çelişkiler içinde, kendini yitirme noktasında, varolma ve konumlandırma çabası son derece zayıf. nedeni ise, farketmediğimiz, farketmek istemediğimiz ve benimsemediğimiz avrupai tarzın içimize günden güne işlemesi. ilk osmanlı padişahının avrupaya gittiği günden beri, avrupanın içimizde yaşaması ve ister istemez oraya özlem duyulması. isteyen istediği kadar inkar etsin, şsteyen ben hala osmanlıca kelimler kullanıyorum desin, ben benlliğimi kaybetmedim desin, olay budur ve değişmeyecektir.

biz yemeklerimizin isimlerini, yemeklerin önlerine geçirdiğimiz zaman, soyadlarını lakaplarımızın önüne geçirdiğimiz zaman kaybettik bu savaşı. milletimizin vekillerinin betonarme bir binada açılışını yaptıkları cumhuriyetin açılışında kaybettik. koca kalyonları çelik kruvazörlere değiştiğimiz zaman oldu olanlar. el yazmaları artık zor bulunuyor ve bilgisayarda yazılan yazılar afili dizgilerden sonra okuyucular sunuluyor artık, elyazısı dahi dzgün olmayanlar yazar oluyor, biz de okuyoruz. terziden çıkmış elbise giyenler azaldı artık, tekstil fabrikalarında üretilen elbiselerle kapitalizmi protesto ediyoruz, geri dönüp baktıüımızda kimse bunları düşünmüyor. bilgisayarlarımız başında, iktidar sahibi oluyoruz, dini kurtarıyoruz, ama kaybettiğimizin farkında değiliz.

nargileyi sigaraya tercih ettiğimiz zaman kayboldu konuşmalardaki samimiyet. giydiğimiz elbiseler üzerinden birbirimizi tanımlamaya başladık, islami baskılı tişörtler giyerek kapitalizmi protesto ettik, ironik değil komik. amacım gelenekselcilik değil yanlış anlaşılmasın. artık islam'ın ya da artık neye insanıyorsak onun sınırlarını ne kadar zorladığımızla ve özümsediğimizle alakalı bir durum aslında.eskilerden gelen kültürümüzü ne akdar önemsediğimiz ve çağa taşıyabildiğimiz de klıma gelen sorulardan. ama dediğim gibi bu savaş bizim suçumuz değil, ama her eleştiren insana önce kendine bak deniyor, önce kendisine bakmayan insanlar tarafından. sen önce bana yaşadığın hayatı sorgulayıp sorgulamadığını hatırlat.

şerh'e eleştiri dediğimiz zaman kayboldu ilerlemeler ve kişinin kendini geliştirmesi kimse farkında değil. olumlu eleştiri ve olumsuz eleştiri gibi iki farklı kavram da ardından türedi. sonrasını tahmin edebiliyorsunuz, eleştirilmekten hazetmeyen insanlar, sağda solda eleştirlmelerini engellemek adına başlıkları ve konuları kapatmaya başladılar, savunduğu yaşam tarzına ters bir dünyada, sanal ortamda dahi sansür uygulanmaya başlandı, hem de avrupa tarzı mahkemelerden çıkan kararlarla, avrupa tarzı giyinen bir adamın açtığı davayla.

avrupai bir dünyada nefes alıyoruz ve her nefeste biraz daha işliyor kanımıza bu durum, ve betonarme binalara kimse aldırmıyor. o savaşı kaybettik, asıl savaş ya da duruş yendien başlıyor; çizgilerimizi nerelere çekeceğiz?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kemikleri Sayılabilen Afrika Çocuğunun Kör Çığlığı
İyi İnsanların İntikamı, Uysal Atın Çiftesi
Aslyum

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Devrik Cümle Düzeltmesi [Şiir]
Kağıt Uçak [Şiir]
Kalemi Kırdım, Yeni İçinde Kaldı. [Şiir]
Eu Thanatos (Euthanasia) [Şiir]
Katil Kimliğine Suikast [Şiir]
Zemberek No: 21 [Şiir]
Kardeşime Söz [Şiir]
Çok Güvenli Madenlerde Ölmek Gibi [Şiir]
Babamı Yürümek [Şiir]
Stockholm [Şiir]


Ali Bircan kimdir?

henüz üniversite öğrencisi bir edebiyat aşığı, yazmaktan çok okumayı seviyor.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ali Bircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.