Ayrılık...Ne olursa olsun soğuk bir kelime..Koparan, bitiren bir kelime..Ne yazık ki hiç istemesekte, sevmesekte, soguk desekte, yemek gibi, içmek gibi, hayatımızın özünde olan bir kelime..Annemizden kopup ayrılarak dünyaya geldik, dünyadan kopup ayrılarak diger ebedi aleme gideceğiz. Çocukluktan ayrılıp gençliğe, gençlikten ayrılıp olgunluğa, olgunluktan ayrılıp yaşlılığa, yaşlılıktan ayrılıp dünyaya veda etmek..Aslında her an, her dakika biz farketsekte farketmesekte birşeylerden ayrılarak yaşıyoruz.Ayrılık ve veda..Hayatın ve yaşamın özündeki, tohumundaki sayılı kelimelerden.. Benim size bahsetmek istediğim veda ise bilerek ,acı çekerek, farkederek, istemesekte bir türlü yakamızı bırakmayan yani sonunda ayrılığın kesin olduğu veda..Hani olur ya..Bazen yaşam önümüze türlü fırsatlar sunar ve biz bu fırsatları sonuna kadar degerlendirmekten zevk duyarız... Bir yerlere gideriz, sonunda ayrılık olan bu yeri çok severiz. Bir insan tanırız, öyle severiz, öyle bütünleşirizki onunla, ayrılmak aklımızın ucundan bile geçmez. Öyle bir insandır ki tanıdığınız, herşeyi paylaşmışsınızdır ama hala daha paylaşacak çok şeyiniz olduğunu bilirsiniz..Yaşamınıza yer etmiş, kalbinizde silinmeyecek bir tahta oturmuştur..Bu insan ya bir arkadaştır, ya bir dost, ya bir büyük, ya da bir sevgili..Hiç farketmez..Sizle bütünleşmiştir işte..Ama herşeyin sonunda ayrılık olduğu gibi bu diyaloğunda sonu gelmiştir..Güzele veda herşeyden zor gelir; ama gelir işte..İnsanoğlu herşeye alışır; alışılması en güç olansa ayrılıktır.... Nerden mi çıktı bunlar?Niye mi anlatıyorum?Paylaşmak dertleri azaltır derler..Her ne kadar azaltmadığını bilsekte, bildiğimiz az da olsa rahatladığımızdır..Biliyorumki sizinde yaşamınızda değer verdiğiniz bir kişiden yada birşeylerden ayrıldığınız olmuştur ve bunları hissettikleriniz..Söylemek istediğim yalnız değilsiniz..Yalnız olmadığınızın en büyük göstergesi ise paylaşabilmektir..İşte bende kendime ve sizlere yalnız olmadığımızı ispatlayabilmek adına paylaşıyorum bütün bunları.. Biliyormusunuz?Ayrılık bir gerçekse eğer ve gerçekleri yaşamaya mecbursak; alışmaya çalışacağımız çok şey olmalı..Yaşamaya mecbur olmadığımız şeyse, ayrıldığımızı unutmaktır..Bırakın yaşamaya mecbur olduğumuz tek şey ayrıldığımıza inat onu tüm benliğimizle yaşatabilmek olsun..İşte ayrılığın özü budur..Elindekinin değerini yitirdikten sonra anlamak hiç bir şey ifade etmeyecektir.Ayrılık ve veda bize elimizdekini yitirmeden onu benliğimizde yaşatabilmeyi öğretir..Önemli olanda bu değil midir zaten?O zaman yaşamımızdaki herşey bir gün mutlaka ama mutlaka bize veda edip ayrılacaklarsa onları yitirmeden benliğimizde yaşatıp, değerlendirmeyi öğrenmeliyiz..Sizler adına değil; kendime tüm bu sözlerim..Sadece sizlerle paylaşmak istedim..Eğerki hiç ama hiç istemediğiniz bir ayrılık yaşadıysanız, tavsiyem şu tatlı sözcükleri gömün kalbinize..Yaşamak sevmekse eğer; sevmek bir tutkuysa, tutku bir amaç, amaç paylaşmaksa, paylaşmak hatırlamaksa eğer, her zaman yüreğimde ve her zaman dualarımdasın....Ayrılıp veda edenlere; yani herkese..