..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzım Hikmet
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > İsmail Sarıgene




25 Haziran 2008
Git / Kapılarımı Yüzüme Gömerek  
İsmail Sarıgene
Git / Kapılarımı yüzüme gömerek… Hakkım helaldir artık / gidebilirsin…Ha unutuyordum az daha..Gitmeden içinde birikmiş nice yalnızlıkları savur yüzüme..Babamdan yadigar bırakılmış emanetine yerine getirememiş birisi olarak helalliğimi sardım beyaz duvağa, suratını benden uzaklara çevirebilirsin ..Kapıyı ardına kadar açık bıraktın..Gitmene ramak kalmış..Benim gözlerim artık sana yabancı..Daha fazla rehin kalma güneş girmeyen iki göz hayat evine. Babamın acısını daha saramamışken, bir de senin eksikliğin.. Gel de kendini benim yerime koy. Bir zamanlar dört kalp vardı penceremizin ardında..Ansızın yitirilince canlar, yama bulunmaz ki noksanlığına.. Bir gün gidecektin lakin bu kadar erken bu kadar çabuk beklemiyordum. Belki de sana kızgınlığım biraz da kırgınlığım bundandır; bize sırtını bu kadar çabuk çevirmen, bize bu kadar uzak durman…Hadi git / ben senden gitmeden…Git…


:CBDA:
Git / Kapılarımı yüzüme gömerek…

Hakkım helaldir artık / gidebilirsin…Ha unutuyordum az daha..Gitmeden içinde birikmiş nice yalnızlıkları savur yüzüme..Babamdan yadigar bırakılmış emanetine yerine getirememiş birisi olarak helalliğimi sardım beyaz duvağa, suratını benden uzaklara çevirebilirsin ..Kapıyı ardına kadar açık bıraktın..Gitmene ramak kalmış..Benim gözlerim artık sana yabancı..Daha fazla rehin kalma güneş girmeyen iki göz hayat evine. Babamın acısını daha saramamışken, bir de senin eksikliğin.. Gel de kendini benim yerime koy. Bir zamanlar dört kalp vardı penceremizin ardında..Ansızın yitirilince canlar, yama bulunmaz ki noksanlığına.. Bir gün gidecektin lakin bu kadar erken bu kadar çabuk beklemiyordum. Belki de sana kızgınlığım biraz da kırgınlığım bundandır; bize sırtını bu kadar çabuk çevirmen, bize bu kadar uzak durman…Hadi git / ben senden gitmeden…Git…

Bit / Gözlerimdeki “ Meleği “ öldürerek…

Git gide uzaklaştın bizden..Aynı evde iki yabancıyız biz. Bizi bize yaklaştıran bir duvar..Ötesi yok işte. Biraz da aynı işyerinde çalışmamız...Sana gitme demeye kalmadan seni başka kıyılara kulaç atarken gördüm..Hatırlıyorum da; sen diğer odada mutluluklara kanatlanırken, ben diğer odada içimdeki “ Meleği “ yüreğimin mezarına defnediyordum. İkilemin ortasında, sensiz kalakaldım öylece..Sen sevinçten ağlarken, ben “ bizi” kaybetmenin derinliğinde boğuyordum kendimi. Sen yeni bir hayata söz verirken ya da “ bize “ yabancılaşırken gözlerim kırmızı bulutlara takılıyordu..Düşen yaşlardan değildi oysa…Düşen sendin..Düşen avuçlarımdan meleğimdi…

-------------

Oysa sen daha küçücüktün.. Daha dün aynı bahçede koşuşturan, oyunları bozan ben olsam da hep “ abisine kıyamayıp her şeyi kabul eden “ Meleğimdin sen.Daha gözlerinde yabancılaşmamıştım ben..Şimdi kanatlanma zamanı mı geldi yoksa ben mi yaşlandım anlayamadım..Sus pus içim..İkilem içimdeyim..Küskünlüğüm sana değil; seni benden bu kadar çabuk alan kadere…Bu ayrılık nerden çıktı ey içimdeki melek ? Gitmene bu kadar az zaman mı kaldı ?

Ey küçük meleğim ne çabuk büyüdün sen ?

Beyaz duvağına gözyaşlarımı nakışlıyorum senden habersiz. Kabullenemiyorum gidişini, bizden bu kadar erken vazgeçişini..Daha ben ölmedim be meleğim, nereye kanatlanıyorsun ki..Ya ben ölürsem ve sen gidersen anneme kim bakacak ? Susma cevap ver…Bu kadar çabuk gitmen niye ? Önce babamız terk etti, sıra sende mi..Sen de mi gidiyorsun ?

Tüm bulutları kirpiklerime topladım, tüm yağmurları gömüyorum gözlerime..Gitme desem de gideceksin..Bu ayrılığı bize çoktan biçmişsin anlaşılan..Git hadi..Sana bir Cennet vaat edemeyen bizlere arkanı dönüp git..Dört kelimelik bir ailenin bir kelimesini daha yitirdik velhasıl..Kaldı iki kelime ve yarım kalmış umutlar..

Artık bizde kendini bir fazla hissetmektesin sen..
Vur kapıyı git..
Gitme desen de gideceksin..
Ne de yol yarılanmış..
Oysa bilirdim ki,
Melek’ler hiçbir zaman insanları terk etmezmiş..
Oysa sen..
Bize yabancı,
Bana göre yalancı bir sabaha kanat çırpmaktasın…
Ağlıyorum çünki,
Yangına giden kanatlarını gördükçe,
Bir serçe yüreğinin nazeninliği yüreğim
Kıyılara vuruyor delice…
Git/me Meleğim…
Gitme…

…………

Kim bilir bu satırların yazıldığından bile haberdar olmayacaksın..
Kim bilir bu yürek/ bu ömür,
Senin beyaz duvağını,
Cennete savuracak kanatlarını görmeye yetmeyecek..
Meleğim yuvasını terk etmeden,
Bu ten söz’e hüküm verirken sana son sözüm;
Kırsan da yüreğimi,
Mutluluklar ancak sana yakışır…
Çünkü sen benim mutluluğa ulaşabildiğim kanatlarımsın…

İçten nice mutluluklara Meleğim…
Canım kardeşim / Seni çok özleyeceğim…

22 Mayıs 2008

İsmail Sarıgene

.Eleştiriler & Yorumlar

:: tebrikler
Gönderen: Başak Yıldırım / , Türkiye
25 Haziran 2008
ellerine sağlık hep her yazı gibi çok güzel yaşanmışlık dolu satırla dolu her bir harfin içinde yaşamdan kesitler nefes alan cümleler ölen aşkların gidenlerin ardından ve sonuç kelimelere can veen acılar biriktir ...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bedelini "" Yüreğimle "" Ödediğim En Masum Günahındım
Gözümü Kapadım / Yakala Beni Ey Aşk!
Özlediğim Kadar Sensin / Sevdiğim Kadar Bensin
Ayyuka Çıkmışken Kekemeliğim / Bir Bıçak Yürür Sol Yanıma
Gözlerinin Kıyılarında Büyümek Öylece
Her Gülüşün Dua Olur Yalnızlığıma
Bir Dua Asılı Kaldı Dudaklarımın İki Yakasında
Sen Geldin / Bildiğim Herşeyi Unuttum
Ben Sana Mecburum Sen İmkansızlığa!
Nüshası Yok Hiçliğimin* / Aslım Sadece Sana Ait

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Demlenmiş Yalnızlığını Yudumluyorum
Kendime Virgülsüz Sitemler
Umudum Oldu Gözlerin
Hasretinle Öptüm Yokluğunu
Yokluğunun Yoksuluyum / Düşmesin Mavi Bilyelerim
Umut Ektim Karanlıklarına
Küçüğüm
İmkansızlığınıza Şerh Düşüyorum
Gidiyorum
Yağmurları Giyindik Üzerimize

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yokluğunu Öptüm [Şiir]
Hasretinle Yaşıyorum [Şiir]
Kıyamam Sana [Şiir]
Severken Unutmayı Öğrenemedim [Şiir]
İmkansızlığını Sevdim [Şiir]
Nerden Bileceksin ki [Şiir]
Güllerim Yansın Avuçlarında [Şiir]
Gözlerine Sakladım Cenneti [Şiir]
Hiç Yağmur Üşür Mü Anne? [Şiir]
Unutmak Ölmekti [Şiir]


İsmail Sarıgene kimdir?

Bir anahtar deliğinin ardına gizlenmiş Cenneti, gözlerinin ovalarına seren kelimelerimi arayacaksın yorgun kağıtların suskun nefeslerinde. Bulutsuz düşlerin , yıldızsız gecelerin ardında takılıp rüzgarları avuçlarında çıplak denizleri senin gözlerin için yaktığım satırlarımı özleyeceksin. En çok yüreğine dokunduğum " yüreğimi " özleyeceksin. Yüreğini yıldızlara yaslayıp özlemi demleyeceksin gecenin karanlık çaydanlıklarında. . Hasretim büyüyecek damarlarında, duvarlar dilini yutmuşcasına suskunluğun maskesini giyinecek. Beni arayacaksın bensiz cümlelerin sen kokan satırlarında. Bir sigara daha yakacaksın dumanını dağların yüksek yamaçlarına yolladığın. Kesmeyecek bir daha. Küllüklerde öldürdügün sigara izmaritlerinle sönmeyecek hasretim. . Seni şimdiden özlediğim gibi sende " beni " özleyeceksin. . Her dokunuşumda saçlarına gelincikleri seren ellerimin kücüklügünü arayacaksın avuç içlerinde. Temmuz gecesi sebebsizce üştüğünde titreyen tenine gözlerimi sermemi dileyeceksin. Hasreti kanatıp özleyeceksin. . Belki de en çok parmak uçlarının üşümüşlüğüne gözyaşlarımı ateşlere rehin verdiğim gözbebeklerimi özleyeceksin.

Etkilendiği Yazarlar:
Acılarımın arasında kalmış yetim düşlerim beni anlatmaya yetiyor


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İsmail Sarıgene, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.