Sevginin ölçüsü ölçüsüz sevmektir. -Spinoza |
|
||||||||||
|
Savunmaya geçen kaç hücrenin ev sahipliğini yaptı bu beden. Karşılıksız kalan etkilerin tepkisiz ortamında zavallı bile olamadı. Suskun kalmayı yakıştırdı kendine. Şimdi karşımda çığlıklarını övüyorsun. Oysa ben ne olduğunu bilmediğim sesliliğine isim bulmaya çalışıyorum. Bana yakışan yorganı başına kadar çekip sessizce durmak. Uzatma ellerini tutacak kadar güçlü değilim. Bir yanımda pamuk ipliği bir umut, diğer yanım hep unut. Unutma! gözlerime bağladım yaşamı. Nasıl bakabilirsem, o kadar varım diyebiliyorum. Varlığım da seni arıyorum.Yok bir çare biliyorum. Görebilmek için varlığımı, çek yorganı üstümden. Evimin kapısın da bekle beni. Duymak istediğin ayak seslerim kayboldu! Ellerim de dikenler var. Sana dikenleri hissettirmek bile mümkün olmadı. Üzgünüm hem de nasıl… Karşılaşmamızdan sonra, her dem muhabbet üreten gülümseme halimi dolabıma astım. Sen gözlerini çevirmek için yorma kendini. Bedenim de görebileceğin ruhumun yorgunluğu, gözlerimin ufka ayarlı bebekleri. Kalbime zindan karanlığı kan pompalıyorsun. Farkında mısın? Yaşam istiyorsun benden. Gül’ me den yaşayamam. Bilmiyor musun? ! İsmimi söylerken acıma bana. Çağırdığın yerde acımanın anlamı başka. Çabuk olmak için sevgili bir sebep yok, sevgi yok… Kahrımdan ayaklarıma küçük geldi ayakkabılarım. Kandırman beni ağır geldi… Geldim işte… Ver anahtarı ellerime dokunmadan.Yüreğime vurduğum kilitlerden bir tanesini kapıma vuracağım. Bir kere de çekip kapının ardın da bırakacağım ne varsa. Yaşımın on yedisini, Çiçeklerimi, kızdığın giysilerimi, resimlerimi, anneliğimi… Sorduğum sorulara vermekten kaçtığın cevaplar, şimdi karşında. Bu cevaplama hali üstüne yabancı, senden uzak. Benden uzak halin kendine yabancı, sana tuzak. Uzatmayalım öyle ise; Karar: Bir müebbet, muhabbetin terkine, aşkın ihmaline, gülmenin ve ağlamanın yarım kalan haline, uykusuz gecelere, hatıranın dermansız yankısına, gözyaşlarının sebep bilmez yolculuğuna, yolların yürekleri dağlayan asfalt kokusuna, sevginin bir çocuğun kalbine nakşedilmesine karar verilmiştir… Yalandın eskiden…Şimdi haramsın bana…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © fatmagül Akman, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |