Gerçeğin dili çok yalın. -Euripides |
|
||||||||||
|
Kahveye eşlik eden sohbetler,komşu evlerinden gelen sesler... Hatırlıyorum; büyük tahta bir çatal kapısı vardı, dedemlerin köydeki iki katlı eski evlerinin- yalnızım yine, ne yalnızlığı yapayalnızım ben çocukluğumu düşündüğümden belli- gıcırdayarak açılan.Eski sözcüğü önceden kaldıkları ev manasında değil, gerçekten eski bir ev artık o ; bakımsız, tahta kurularıyla paylaşılan tahtalarının arası açılmış bir ev. Dedem iyi sayılır ya, ninem yarı kötürüm, beyne giden kılcal damarlar işlevsel değil, eskilerin gel git akıl dediği bir halde.Kimi zaman en küçük ayrıntıları bile hatırlarken çoğu zaman bizi bile tanımıyor.Evin durumu da ninemden farklı değil, boyaları dökülmüş, eşyalar süklüm püklüm... Dört göz evin içinde dedem,ninem bir de bizdik; annem, babam ve üç kardeş...Ama ne üç kardeş, kök söktüren cinsinden- kök sökmek hakkaten zordur deneyenler bilir,düşünün artık yaramazlığın boyutlarını-birbirinden ayrı kalınca görmek isteyen, biraraya gelince de öldürmek isteyen evlere ziyan üç afacan. Hanay denir, ahşap taban tahtalarıyla kaplı bir salonu vardı evimizin,biz ordan oraya koşturur dururduk.Öyle koşturup oynarken biz güya,ninem elinde terlik kovalardıbizi susturacak ya!... Geç gelseymiş biraz dünyaya iyi bilardocu olurmuş ninem; o terlikten kaçma şansı olmaz çünkü.Duvara, kapıya,üçüncüde mutlaka toruna.-Semih( Saygıner) iyisin gene ucuz kurtuldun.- En son bir kaç ay önce gördüm ninemi, beli iki büklüm.Gelmeyişimizden aramayışımızdan şikayetçi."Bir gelseniz de sesinizi , soluğunuzu duysam" diyor."Unuttunuz iyice beni, yokluğunuz aha şuramı eritiyor" diyor göğsünü göstererek. Ah be ninem!Sesimiz varken terlik elinde koşturan, ses olmayınca gelseler diye kıvranan."Tamam ninem, sen kaynat yine pekmezi , ayvaları atmadan yetişiriz kanımca" Ninem daldı yine.Son zamanlarda ne dinlediğini anlıyor, ne de biliyor söylediğini... Sevgili ninem, Allah şifa verse de biz coşsak koştursak, sen yine terlikle koşsan peşimizden. Sağlıcakla ve duayla...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © nalan gök, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |