..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir insan bir kaplanı öldürmek istediğinde buna spor diyor, kaplan onu öldürmek istediğinde buna vahşet diyor. -Bernard Shaw
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İtiraflar > Alican Doğar




6 Haziran 2007
Şehir Sormaz Ölürsen  
Alican Doğar
Sabah olur tanrı güneşi gönderir. “İşte mucize” dersin


:BAHH:
Şehir sormaz ölürsen… Dibine bir yerlere gömerler anlamazsın.

Karanlığın turuncu şapkalı çocuklarını görüyorum rüyalarımda. Kafaları güzel sarhoş ve pembe. Su yosunu düşlerimde badem ağaçlarına kurulu salıncaklar, huzur tenha bir şey. Yosma dikenlere takılıp düşüyorum dizlerimin üzerine her defasında ağlatılarak uyanıyorum. Kadınlar acıtıyor sanma sözcükler acıtıyor artık. Yazıp kanamalar var avuçlarımda, öfke intiharlarını asmış birileri dudaklarıma.

Kendini tanıma sürecinin sosyal çırpınışında kalıyorum bazen. Merkez soldan ağrılarım var. Kalbe yakın, kalbe zarar. Tren garlarında kaybolma heveslisi birkaç tuhaf anı var içimde. Bankamatiklere yatıp zengin uyanacağını sanan çocukların masum hayalleri kemiriyor zihnimi. Sarı sayfalarda umutlarım, dar koridorlarda intiharlarım. Toplamına yaşama süreci belki de sevinci demeyi öğretildim. Bildiğimden değil ezbere gidiyorum iş görüşmelerine. Ezbere sözlüleri beceremiyorum kahretsin. Şurada doğdum, şu kadar iyi biriyim, çok acayip eğitimliyim diyemiyorum! Nah bu kadar saçma işte her şey… kovuluyorum…

Mutluluğun resmi sorulduğunda kaçacak delik lazım oluyor. Her soru fütursuzca sorulmasın istiyorum. Soruların bazılarını sormayın işte… Ben size sorunların hepsinden bahsediyor muyum!

Şehir sormaz ölürsen… Dibi doludur bazen rasgele gömerler ölünü bulamazsın.

Erkekliğini cebinde taşıyan arkadaşların olur bazen, normaldir sinirlenmeye lüzum yok. Bir anda çıkarır cebinden falan kızla özdeşleştirir şekilsel öyküsünü. Tuhaf sözcüklerle sakız gibi anlatır, sakız gevşektir içine yapışır. Dinlersin uzun uzun ses etmeden. O sana öğretmen olmuştur artık, sen de onun kadınlardan bir haber mecburi talebesi. Kırk dakika değildir bu ders ömür boyu sürer. Belli dönemlerde çıkarır cebinden erkekliğini senin teneffüsün o an biter. Oturur ondan öğrenirsin kadını, erkeği. Tuhaftır, seni sana anlatan bir sosyal sakatlık yaşarsın. Özürlüdür bir yanın, kaçamazsın.

Samimi olmayan ikramları geri çeviremezsin küstahlıktır. Senin küstahlık edebilme hakkın elinden çoktan alınmıştır. Onu da içirirler, içersin. Sonra ben koyun muyum? sorgularına gömersin de kendini bir süre geri alamazsın. Sistem tokatlar ayılırsın, kadının öper yeniden bayılırsın. Böyle garip tekrarlara şifa niyetine sarılırsın.

Şehir sormaz ölürsen… Dibi karanlık olanı kimse sormaz aslında ayıptır söylenmez ulu orta. Ben söylemiş bulundum hadi iyisin, bu ara terbiyesizim.

Sabah olur tanrı güneşi gönderir. “İşte mucize” dersin, akşam ne diyeceğini hesapladın mı? Hesaplamadın çünkü bilemezsin. Ezbere yaşamının hoş sözleri çıkıp gider içinden. Nerede kaldı şairliğin? Ayıp ettin kendi mucizene. Mucizen için sakladığın bütün tenhalarını yok ettin, aferin.


Alican Doğar



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İtiraflar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hiç Bir Yere Ait Olamayan Yazı

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Öylece Çıkıp Gitmek İstedin
Yüzümü Uyuyan Yüzüne Çevirdim
Sustum...
Çok Uzun Gecelere Bölünce Hayatı
Ruhun da Yırtılır Hayallerin de
Kendime Ne Kadar Düşman Olabilirim ki
Anlamını Çürütmüşsün Bir Kere Tutunduklarımın
Çok Zor Sesindeki Yabancıyı Tanımak
Binlerce Parçasın Sen İçimizin Bulmacasında

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Zor Kadın [Şiir]
Bir Kesikten Bir Felakate Doğru Pusulamız [Şiir]
Hiçbir Kadını Sevemeyeceğiz Sevgili [Şiir]
Yüzünü Döküp Gitme Kal... [Şiir]
Eller Değmesin [Şiir]
Ara Geçiş Formu / Kimileri [Şiir]
Geceler Uzundur Korkularsa İçinde Sahipsiz [Şiir]
Deli Gömleğimi Giyindim, Hangi Mitinge Çağırsan Gelirim Artık [Şiir]
Şimdi Susup Yargılayın Beni [Şiir]
Ah Sen! [Şiir]


Alican Doğar kimdir?

Bir delinin duvarda açtığı izi takip eden, diğer deliyim ben. Nereye ve ne kadar derine gittiğinin hiç önemi yok. Gidilecek işte o yol… Her delinin kendi ibadethanesinde kaybolması icap eder. Kafa kağıdına takılmamaktır delilik. İzahı yoktur çoğunlukla, gidilen yoldur, gidilir…


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Alican Doğar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.