ESKİ YILIN YENİ AŞKLARI


Nasıl mı girdim yeni yılda?

“Ateşin karşısına oturup sabaha kadar

Şiir tadında demlenmiş çayımla seni düşündüm,

Ay ışığının altında saat 12yi vuranda

Kayan yıldıza bakıp dilek tuttum senin için,

Çağlayanlara karşı durup sana ve sensizliğe haykırdım.”

Demeyeceğim…

Çünkü ben hiçbirini yapmadım.

Sadece sustum

Eski yıla öfkemi kustum.

Neden bitti diye…

Neyimizi beğenmemiş olabilir diye düşünüyorum?

Neden terk etti gitti diye?

Haklı O da kendince haklı

Neyimizi beğenebilir ki?

Tam tamına bir yıl

Evet bir yıl

Kendisini her şeyin sahtesiyle yaşatmaya çalıştık .

Paramız,sevdamız,acımız,tatlımız,her şeyimiz

Her şeyimiz sahte değil miydi?

Birbirimize “SENİ SEVİYORUM” dememiz gibi…

Aklımızdaki gerekli gereksiz,

Telif hakkı ödenmemiş sorularla yaşam sürdük

Halbuki sorularla yaşanmayacağını ikimizde biliyorduk

Geçmişte yaşadığımız geleceğimizin teminatıydı

Biz bunu biliyorduk ve yaşıyorduk.

Aslında yaşadığımız zannediyorduk

Yaşamak ,zannetmek,sevmek…..

Tanrım ne kuralsız bir denklem bu?

Ve ne kadar zor…

Tam bir yıl bu denklemin içinde yanmak.

Evet ben yeni yıla böyle girdim.

Yaptıklarımla değil,yapacaklarımla,

Yaşadıklarımla değil,yaşayacaklarımla,

Sevdiklerimle değil,seveceklerimle girdim.

Kalemimle kağıdımla girdim ben yeni yıla…

Belki acılarımı dindirir diye…

Belki eski yılın acılarını unutturur diye…

Belki bir daha yeni yılı kutlamayız diye

Belki bu son yeni yılım olur diye yazdım.