..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
640K bellek herkese yetmelidir. -Bill Gates, 1981
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > Musa Takçı




28 Mart 2006
Dostluk Üzerine  
Musa Takçı
Kimi zaman hayat o kadar sıkar ve insanın üzerine gelir ki işte özellikle öyle zamanlarda bir dostu bulup,sanki kendi kendimizle konuşur gibi onunla konuşmak ,onunla dertleşmek , dünyanın en güzel şeylerinden biri olsa gerek.


:CEGJ:
Kimi zaman hayat o kadar sıkar ve insanın üzerine gelir ki işte özellikle öyle zamanlarda bir dostu bulup,sanki kendi kendimizle konuşur gibi onunla konuşmak ,onunla dertleşmek , dünyanın en güzel şeylerinden biri olsa gerek.İçtenliğin,vefanın ve anlayışın yavaş yavaş azalmaya başladığı günümüzde,insan o kadar özlemini duyuyor ve arıyor ki samimi ve içten bir dost sesini.Birçoğumuz bu duyguları taşıyor olsak da kolay kolay böyle bir dostu da bulamayız. Çünkü kolay bir oluşum değildir dostluk,arkadaşlıklardan çok farklı bir duygudur.

Dostlukların en güzel yönü,ilişkilerdeki açıklık,içtenlik ve soyluluktur.Dostlukları uzun soluklu yapan da budur zaten.Hiçbir çıkar gözetmeksizin sürdürülen ilişkiler ve karşılık beklenmeden yapılan fedakarlıklar,dostlukları uzun süreli yapmakta ve bu dostluklara asil bir hüviyet kazandırmaktadır.Dostlukta erdem vardır,hoşgörü vardır,her türlü şartta insanı kuşatan ve kucaklayan bambaşka bir sıcaklık vardır.Dost en kritik zamanlarımızda bile yanımızda olan, en aykırı düşüncelerimizi bile bizimle paylaşan ve her şeyden önemlisi,bize güvenen ve güven veren insandır.Rahatlıkla şunu söyleyebiliriz ki, acıları ve sevinçleriyle bize sunulmuş bu hayat ,ancak dostlarımız sayesinde bir anlam kazanacaktır.Çünkü paylaşılmayan sevinçlerin zamanla coşkusunu yitirip sıradanlaştığı;acılarınsa, bizi içinden çıkılmaz karanlıklara sürükleyerek tükettiği ,bilinen bir gerçektir.

Gerçek dostluklar,ancak insani değerleri iyi özümsemiş insanlar arasında kurulan dostluklardır .Bu dostluklarda,dostluğu ayakta tutan ve ona hayat veren tüm değerleri görmek mümkündür .Gerçek dostluklarda hiçbir zaman çiğlik ve onursuzluk yoktur,karşılıklı güven ve tereddütsüz paylaşım vardır.Bir de,insani değerleri iyi özümseyememiş,birtakım saplantı ve zaafları olan insanları kurdukları,temeli menfaate dayanan dostluklar vardır ki bunlar yalancı dostluklardır.Bunların gerçek dostluklarla uzaktan yakından bir ilgileri yoktur.

Zihinlerimizde bir sürü soru işaretleriyle yaşadığımız bu dünyada eğer sonuna kadar güvene bileceğimiz dostlarımız yoksa,hayat daha da çekilmez gelecek ve yalnızlığımız korkunç boyutlara ulaşacaktır.Bu yalnızlığa yuvarlanmamak için,dostlar edinmeli ve gerçek bir dost olmalıyız.Yalnız,bunu gerçekleştirirken de,ünlü Alman filozofu Nıetzsch’nin dediği gibi “Dost edinmek isteyen,onun uğruna savaşmaya da istekli olmalıdır.”






.Eleştiriler & Yorumlar

:: Dostluk!
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
24 Nisan 2006
"Gönül ne kavhe ister , ne kahvehane; gönül bir dost(sohbet) ister, kahve bahane," demiş atalarımız....Güzel bir yazı okudum.Haklısınız!Her zaman; içimizi rahatça dökebileceğimiz, sevinçlerimizi ve üzüntülerimiz paylaşabileceğimiz bir dosta ihtiyaç duyarız......Ancak devir değişti.Çeşitli nedenlerle; eskisi gibi güçlü dostlar bulamıyoruz , kendimiz de -belki - iyi bir dost olamıyoruz.Tabi bu durumun nedenleri çok...Dostsuz- arkadaşsız kalmamanız dileğiyle....Sevgiyle kalın....Kâmuran Esen




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ön Yargılarımız
Bakmak ve Görmek

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Hayata Karışmak [Şiir]
Kızıla Boyanan Günler [Şiir]
Açılacak Kapılar [Şiir]
Sen Hiç Öğretmene Benzemiyorsun [Öykü]
Serkeş Hasbi [Öykü]
Şiir Sanatı ve Türk Şiiri [İnceleme]
Öz Güven Duygusu [İnceleme]


Musa Takçı kimdir?

Yazmayı ,bir yaşam biçimi haline getirmeye çalışan ve bu alandaki ustaları takip eden bir yazar adayı. . .

Etkilendiği Yazarlar:
yazın anlamında hafızalarda yer eden yerli yabancı tüm yazarlar


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Musa Takçı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.