Düşünce dilden, dil düşünceden doğar. -Platon |
|
||||||||||
|
Göstermez apaçık kendini, göremezler bir çoğu bu gizemi oysa hayat oralarda gizli. Farkı yakalamak ya da farklıyı yaşabilmek onu algılamakla başlar. Hiçbir şey sadece göründüğü gibi sıradan olmamalı. Onları öyle görmek derinlerini hissedememek hayatı yok saymak, yaşamamak demek. Biliyor musunuz bazen kendinizi kaybedesiniz gelir derinlerde, herkesten ve herşeyden uzak dinleyin onun mırıldanışını,sessizliğinde arada bir çıkan uğultusunu. Galiba sen ne kadar derinsen onlarda o kadar çok çekiyor ve seviyor seni... Derinlikler gerçekleri sindiriyor içine. Ama gerçeklere uzanan yolları görebilenler derinliklerden korkup kaçmayanlar zaten kendi derinliklerini bilenler ve ona zaman ayıranlar için hiç de sorun değil dolaşmak oralarda. Sadece görebildiklerinin var olduğunu düşünenler için birer hayalden, yanılsamadan ibaret derinlikler. Alalede somutluklar dışındakileri algılama yetilerini kaybetmişler. Gökyüzüne her baktığında mavi,doğada her bulunduğunda yeşil, güneş her doğuşunda sarı ve kan her akışında kırmızı onlar için. Bazen, gökyüzü karanlıktır derinliğinde zor tutar ağlamamak için kendini, doğa küsüverir grileşir mis gibi kokusunu yitirmek üzeredir ama bunu derinliklerine gizler, güneş ise bazen hiç doğmaz kaçma çabası nedendir sanırsınız bulutların ardına kendi derinliklerini ısıtır arada, kan uğruna akarsa sevginin alyuvarlar görevini yaparken kıpkırmızıdır rengi yoksa hep diğer maddelerden alır rengini, derinlerinde ise herkese has bir rengi vardır. Azalan sayımızda yok olup gitmeyiz belki ama kaçarız onlardan çaresizce ve onlar adına üzüntüyle. Bir yenilgi değil,bir korkaklık hiç değil, sebebi, yorgunluk ve bir zamanlar yaşanılamayan derinlikler... Hep insanlara adamadık mı kendimizi, onlara da birşeyler kazandırmak yolunda canımızdan bedenimizden vermedik mi? Kendi dertlerimize taş basıp, kırık dökük bırakıp her yanımızı onları sarıp sarmalamadık mı? Dinlenmeye ihtiyaç duyduk sonunda başbaşayız yıllardır kendimizle. Dünya yuvarlaklığı kaçınılmaz da olsa en azından meteorların yarattığı çıkıntılar da susarakta olsa gerçek sevgiyi taşıyan birileri vardır ümit ederim. Şimdilerde doğa gerçekliğiyle çekiyor bizi içine, sessiz anlamlı derinliğine,o da biliyor biz ona muhtaç o da bize, bir tutam beklentisiz duygu ve değer umuduyla...!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © utku demir, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |