..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
640K bellek herkese yetmelidir. -Bill Gates, 1981
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > Ahmet Zeytinci




11 Kasım 2020
Savaşın da Bir Namusu ve Ahlakı Vardır  
Ahmet Zeytinci
Savaşın bir namusu varsa ki biz öyle olduğunu iddia ediyoruz, o zaman bir dolu da namussuz var, savaşların içinde palazlanan... Kim Bunlar? Bunlar gündüz insan gece hırt, diyebileceğimiz tipler. Her şekle, kılığa girerler... Kimi zaman Rudolf Hes olurlar, kimi zaman Ratko Mladiç olurlar, kimi zaman Arayik Harutyan olurlar... Hepsi lanetlenmiş İblis’ in yakın dostudur... Ne diyelim ateşleri bol olsun...


:FJG:

’’Yurt Sulh Cihanda Sulh.’’ ilkesini benimsemiş bir ülkenin evlatlarıyız çok şükür, her ne kadar bazıları bunu bilmese, anlamasa da, bizim Müslüman Türkler olarak ana felsefemiz budur. Barış içinde bir dünya özlemi hiç eksik olmamalı içimizde...

Osmanlı Orduları zamanında bile, bir beldeden geçerken, izinsiz olarak tarlalardan veya ağaçlardan meyveler koparıp yemeye kalkan askerler ağır bir şekilde cezalandırılırdı, biz de böyle...

Ellerini kaldırıp da teslim olana, esire iyi muamele bizim şiarımızdır... Kadına, yaşlıya, çoluk çocuğa, eğer ki bize silah doğrultmuyorsa, her zaman iyi muamele etmişizdir... Oysa ki başka dinlere mensup orduların savaşçılarında bu iyi niyeti, bu davranışların bir çoğunu göremediğimiz gibi, çoğu zamanda sivillere yapılan kötü muamelelere çanak tutuyorlar. Tıpkı seneler önce Srebrenitza’da olduğu gibi, tıpkı Hocalı’da olduğu gibi, başka başka beldelerde olduğu gibi...

Şu anda barışla ve zafer ile noktalanan Dağlık Karabağ Savaşında ki Azeri kardeşlerimize şükranlarımızı gönderiyoruz, eninde sonunda azatlığı kazandırdılar Dağlık Karabağ’a... Bundan sonrası daha da iyi olacak. Bizler, o hayasızlar gibi sivil yerleşim yerlerini asla bombalamadık, savaşla ilgisi olmayan Ermenilere ateş açmadık. Sizin bu savaşta ki utancınız ve katlettiğiniz sivil insanların günahı kıyamete kadar boynunuzda asılı kalacak...

Kimi zaman Orta Doğu Ülkelerinde yaşanan savaşlarda da gözümüzden kaçmıyor. On ya da On iki yaşında ki çocuklar, o okuması, sokaklarda oynaması gereken masumlar, ellerine silah tutuşturularak cepheye sürülüyor. İnsan hakları yerle bir ediliyor. Burada Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine kulak verelim. "Derhal şu veya bu sebepler için ulusu harbe sürüklemek taraftarı değilim. Harp zorunlu ve hayati olmalı. Hakiki kanaatim şudur: milleti harbe götürünce vicdanımda azap duyamamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı ölmeyeceğiz diye harbe girebiliriz. Ama ulus yaşamı tehlikeye düşmedikçe, harp bir cinayettir. " Gazi Mustafa Kemal Atatürk

Savaşın bir namusu varsa ki biz öyle olduğunu iddia ediyoruz, o zaman bir dolu da namussuz var, savaşların içinde palazlanan... Kim Bunlar? Bunlar gündüz insan gece hırt, diyebileceğimiz tipler. Her şekle, kılığa girerler... Kimi zaman Rudolf Hes olurlar, kimi zaman Ratko Mladiç olurlar, kimi zaman Arayik Harutyan olurlar... Hepsi lanetlenmiş İblis’ in yakın dostudur... Ne diyelim ateşleri bol olsun...

Naziler, tarihin gördüğü en büyük zulümleri ve katliamları yapmışlardır, silahsız Yahudilere... Toplama Kamplarında gaz odalarında hayatlarını zindana çevirmişlerdir... Adolf Hitler’in iktidara geldiği 1933 yılından savaşın sona erdiği 1945 Yılına kadar, ölen masumların sayısı milyonlar ile ifade edilmektedir...

Düşmandan kaçmak ve geri çekilmek bizim savaş anlayışımızda yoktur, taktik icabı olmak kaydıyla geri çekilmenin dışında, ya zafer, ya ölüm, başka seçenek akıllara gelmez... Ve tabi ki bir büyüğümüzün dediği gibi ’’Türk olmak zordur çünkü dünya ile savaşırsın, Türk olmamak daha da zordur çünkü Türkler ile savaşırsın.’’

21 Yüzyıl Dünyasında, her ne kadar cephelerde askerler yine varsa da, savaşlar artık akıl ve bilim ile yapılmaktadır. Bu vesile ile Dağlık Karabağ’ın gerçek sahiplerine, Azeri Kardeşlerimize geri dönmesini canı gönülden tebrik eder, şehitlerimize Allah’tan rahmet, Gazi kardeşlerimize de acil şifalar dileriz... BB>



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gaziler Günü Kutlu Olsun
Bir Türk Neden Emniyet Kemeri Takmaz
Keçilerimi Tutacak Birilerini Bulabilir miyim
Bıktık Artık
Sizi de Ne Doktorlar Ne Mühendisler İstedi mi
Yuvayı Dişi Kuş Yapar Hangi Kuş Yıkar
Asfalt Ağlatma Yarışması
Artvin'e Ne Büyük Gurur Siz de Görmeden Ölmeyin
Bazı Şeyleri Okuyarak Bazı Şeyleri de Yaşayarak Öğrenirsin
Kan Kan ile Yıkanmaz

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Alman Emeklileri - Türk Emeklileri
Maraş Dondurmacıları ile Baş Etmenin İncelikleri
Bir Bardak Suda Fırtına Kopartmanın İncelikleri
Dilinizi Eşek Arısı Sokabilir mi
Karıştırma Tekniklerinin İncelenmesi İrdelenmesi Parçapinçik Yapılması
Erken Boş Alma Sorunları
Vergi Yüzsüzlerini Açıklıyorum
Küresel Isırma
Nimet İle Şaka Olmaz
Ön Yargılarımızı Biraz Ortaya veya Arkaya Alabilseydik

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Papatyaya [Şiir]
Babam Eve Her Döndüğünde [Şiir]
O Zamanda Bir Leştiniz [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.