Edebiyat yaşamın öncüsüdür, onu öykünmez, ona istediği biçimi verir. -Oscar Wilde |
|
||||||||||
|
Eğer ki merdiven duruyorsa ve siz üstüne hamle yapınca yine de yürümüyorsa, neme lazım yine de dikkatli olun. Tam ortasına gelirsiniz de sonra, yürüyen merdivenin aklı başına gelir, bir hareket eder, dımdızlak kalırsınız, aşağıya iniyorken bakmışsınız, yukarılardasınız... Bu merdivenin yürüyeni varsa, koşanı niye yok, diye de düşünebilirsiniz, düşünün, düşünmekten bir şey çıkmaz... Bu memlekette hiç bir konuda düşünemeyen tanınmışlar arasında bile o kadar çok insan var ki, aklınız durur, bir istatistik yapılsa... Yürüyen merdivenlerden inerken ya da çıkarken, askılı bir çantanız varsa, dış tarafa gelmesine dikkat edin ki kapkaçcılar da havayı alsın... Yürüyen merdivenin çalışmadığı durumlarda, elinizi koyduğunu yerden de dikkatlice kayabilirsiniz... Dikkat edin de düşmeyin... Geçenlerde haciz kararı alınan bir AVM' de yürüyen merdivenleri sökmüşler, bunu da okumuş olmanız lazım basından... Yürüyen Merdiven Kültürü denen de bir olgu var. ''Tüm gelişmiş ülkelerde dikkatlerden kaçmayan bir görüntüdür, yürüyen merdiveni kullanan insanlar hemen merdivenin sağına geçerler ve yürüyen merdivenin gücünden de yararlanarak hızla yada beklemeden yukarı çıkmak yada inmek isteyenler için merdivenin sol bölümünü boş bırakırlar.'' Bir de bunun tam tersi bir durum, aşağıya inen merdivenden, yukarıya çıkmaya çalışmak. Bir diğer dikkat edilmesi gereken hususta çocukların bu merdivenlere anne ve babalarının elinden tutarak binmesi ki bazı zaman çocuklar hırkalarını, ceketlerini, kollarını, bacaklarını bir şekilde kaptırabilmektedirler yürüyen merdivenlere... Bir başka dikkat edilmesi gereken hususta, yürüyen merdivene binip de inmeye ya da çıkmaya çalışırken, merdivene ''Yürrüüüü anca gidersin.'' filan demeyin sakın. Yürüyen merdivenler bu laflara çok bozuluyorlarmış, benden söylemesi... Adamın birisi de ''Hayatımda ki iniş çıkışlardan yoruldum, artık yürüyen merdiven istiyorum.'' demiş... Merdiven yürüsün, siz de durun, oooh ne ala... Yok öyle yağma siz de yürüyün biraz boş zamanlarınızda yağlarınızı eritirsiniz hem de...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |