Benim yaradılışımda fevkalade olan birşey varsa, Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Atatürk |
|
||||||||||
|
İnsanlara makamına mevkisine, statüsüne göre davranmadığınız zaman, bir bekçiyi ya da bir hamalı önce insan olarak gördüğünüz zaman halkla ilişkilerinizin canlı ve dipdiri olduğunu söyleyebiliriz... Biz de bu halkın içinden çıktıysak eğer ki tutup da Macar Halkını ya da Rus Halkını sevecek halimiz yok konu olan Türk Halkını seveceğiz... Halkla ilişkilerimize ilk önce kendi çevremizden başlayacağız. Eşimiz ile çocuklarımız ile iyi geçinebiliyor muyuz? Bunu bir soralım kendimize, eğer ki cevap olumluysa hayata bakışınız da pozitif demektir... Sonra akrabalarınız ile devamında da oturduğunuz evlerde komşularınızla, sonrasında da iş yerinde iş arkadaşlarınızla aranız iyi ise, ufak tefek sıkıntıları hemen çözüme kavuşturuyorsanız, mesele yok, sizin bir halkla ilişkiler uzmanına da ihtiyacınız yok hali hazırda... Sabah çok erken çıkıyorum işe gitmek için, 6.25 6.30 gibi, o saatte ağaçlar, dallarda ki serçeler güvercinlerde uyuyor... Tabi uyanıkları da var, onlardan da selamımı esirgemem, onlar belki halktan sayılmıyorlar amma yine de canlı varlıklar, hepsi bir bir selamımı alır... Bakın deneyin, illa ki sizin de selamınızı alırlar... Rahmetli Tanju Okan'ın da güzel bir şarkısıydı ''Gözleri çakmak her yerde mertlikte yoktur üstüne, işte bu benim halkımdır bu benim halkım.'' diye devam eder giderdi... İnsanlar ile çabuk kaynaşan, sevgi dolu kişilere de Halk Adamı derler, güzel bir yakıştırmadır. Kimi adamlar Halkın Sevgilisidir Nasrettin Hoca gibi, Karadenizli Temel ile Dursun gibi... Kimi de halkına ihanet eder alabildiğine, bir dakikada memleketi peşkeş çeker işbirlikçiler ile birlikte... İnsanlara tepeden bakan siyasetçilerin çoğu bu sınıfa girer ki hiç lazım değiller hiç bir topluma yeter ki gölge etmesinler başka hiç bir ihsan istemez... Kalabalıklarda kimi insan yapayalnız kalır. Kimi zaman da iki kişi dünyayı değiştirmek için çoğalır da çoğalır... O iki kişi yoldan geçen üç beş kişiye selam verir, bir kedinin başını okşar, güneşe gülümser, eline kalem alır bahara şiir yazar... İşte böyle halkla ilişkiler ve insanların yüreğinde ki sevgiler artar da artar azar azar... Kimse de olmayan bir özelliği vardır sevginin, paylaşıldıkça artan bir güzelliktir sevgi... Halkı sevmek demek aslında kendini de sevmenin içinde...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |