..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir zaman karakterlerimin hüzünlü olduklarını düşünmedim. Tersine yaşam dolular. Trajediyi seçmediler, trajedi onları seçti. -Juliette Binoche
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Sinema ve Televizyon > Hakan Yozcu




11 Mayıs 2016
"Gelinciğin Gözyaşları"nı İzledim  
Hakan Yozcu
Bu belgesel film, her şeyden önce, kin ve nefreti içermiyor. Birilerine karşı, kimseyi kışkırtmıyor. Yaşanan acı gerçekleri, gün ışığına çıkartmak ve geleceğe ışık tutmak için hazırlanmış bir film. Ada üzerinde bir daha böyle acılar yaşanmasın, yeni nesil, geçmişi unutmayıp doğrudan birinci ağızdan öğrensin ve geleceğe emin adımlarla ilerlesin diye hazırlanmış. Çünkü en doğru olanı yaşayanlar biliyor. Kimseye kin, nefret besleme gayesi güdülmemiş. Tamamen canlı tanıklardan yararlanılmış…


:AFEE:


                
     TRT Belgesel'de, Yönetmenliğini ve senaristliğini Sevgili Kardeşim Muharrem Özdemir'in yaptığı "GELİNCİGİN GÖZYAŞLARI" adlı belgesel filmi izledim.
Duygu yüklü, acı yüklü, gözyaşı dolu bir belgeseldi. Yakın geçmişimize canlı şahitleriyle ışık tutan bir belgeseldi. Kıbrıs Barış harekatı sırasında yaşanan olaylar, yaşayanlar tarafından gözyaşları içinde anlatılıyordu.
Filmde, Mağusa Namık Kemal Lisesi’ndeki öğrencilik yıllarımda öğretmenim olan, Tarihçi Sayın Aysel Soykara, yaşadıklarını anlatarak beni ağlattı.
Sayın Aysel Soykara, Muratağa’dan Mağusa’ya gittiği günü, yani anne, baba ve kardeşinden ayrıldığı son günü, bir daha onları asla göremeyeceği günü, ağlayarak anlatıyor. Küçük kız kardeşinin de kendisiyle gelmek istediğini, ama annesinin ona, “Bari sen yanımda kal. Beni yalnız bırakma” diyerek onu göndermediğini, sonra Rumların o gün köyde kalan herkesi diri diri toprağa gömdüğünü, öldürdüğünü anlatıyor. Cesetleri gördüğünde ise dayanılmaz bir acı ile yandığını anlatıyor. Gözyaşları akıp sel oluyor anlatırken… Siz de ister istemez ortak oluyorsunuz bu gözyaşı seline…
“Allah’ım, ben, izlerken dayanamadım, yaşayanlar nasıl dayanacak?” demekten kendimi alamadım.
Bu belgesel aracılığı ile Muratağa, Atlılar ve Sandallar Köyü’nde, 1974 yılında, vatandaşlarımıza Rumlar tarafından hunharca yapılan vahşet, belgelerle ve şahitlerle bir kez daha hatıralarımızda yer aldı. Çok güzel bir belgesel olmuş. Kıbrıs Mutlu Barış Harekâtı, canlı şahitleriyle bundan daha güzel anlatılamazdı doğrusu.
Bu belgesel film, her şeyden önce, kin ve nefreti içermiyor. Birilerine karşı, kimseyi kışkırtmıyor. Yaşanan acı gerçekleri, gün ışığına çıkartmak ve geleceğe ışık tutmak için hazırlanmış bir film. Ada üzerinde bir daha böyle acılar yaşanmasın, yeni nesil, geçmişi unutmayıp doğrudan birinci ağızdan öğrensin ve geleceğe emin adımlarla ilerlesin diye hazırlanmış. Çünkü en doğru olanı yaşayanlar biliyor. Kimseye kin, nefret besleme gayesi güdülmemiş. Tamamen canlı tanıklardan yararlanılmış…
Çalışma ekibi tamamen imece usulüyle oluşmuş. Kameramandan montajcısına kadar, herkes gönlünü ortaya koyarak çalışmış. Gece gündüz denmemiş ve bu belgeselin ortaya çıkması için çaba harcanmış.
     Geri planda tüm şehit aileleri bu projeye destek olmuş. Özellikle de Muratağa, Sandallar Şehitlerini Yaşatma Derneği Başkanı Ahmet Aşır ve Hüseyin Güler, her şeylerini ortaya koymuşlar. Çalışma ekibine her türlü yardımı sağlayarak, onlara evlerini, yüreklerini açmışlar.
     Senarist ve yönetmen Özdemir, akademik bir çalışma yapmış. Çalışma sonrası araştırmalar yapılmış, kurgu hazırlanmış Belgeler incelenmiş. BM kayıtları elden geçirilmiş. Milli arşiv taranmış. Bilgiler ve fotoğraflar toplanmış.
     Girne Amerikan Üniversitesi ve BRT işbirliği içinde bu belgesel hazırlanmış.
     Belgeselin danışmanlığını Prof. Dr Ulvi Keser yapmış. Görüntü Yönetmeni BRT’den Suat Suiçmez, montaj bölümünde ise Sevim Kultaş görev almış. Vokalistliği Ahmet Evan yapmış. Kimse hiçbir ücret talep etmemiş.
     Zaten, projede görev alanların hemen hepsi gönüllü olarak çalışmış. Canlandırma bölümlerinde de yine gönüllü öğrencilerden faydalanılmış. Yönetmen Özdemir, yaptığı araştırma ile o dönemde çekilen resimlere bakarak, şehit olan çocuklara benzeyen öğrencileri seçmiş. Böylece belgeselin daha gerçekçi olmasını sağlamış.
Tüm ekip gönüllü olduğu için amatörce fakat profesyonel bir anlayışla çalışılmış. Herkes, yüreğini ortaya koymuş. Olaya şahit olan şehit yakınları ile görüşülmüş. Bunlar, yaşadıklarını duygulu bir şekilde anlatmış. Herkes, duygularını gözyaşlarıyla harmanlamış. Sanırım filmin başarısı da buradan geliyor. Çünkü bu kişiler, ömürleri boyunca asla unutmayacakları bir olaya şahit olmuşlar. Sevdiklerini bir daha görmemek üzere kaybetmişler.
     Muharrem Özdemir, Girne Amerikan Üniversitesi’nde İletişim Ve Medya Yönetimi okudu. Yazar, senarist ve yönetmen olarak görev yapıyor. 12 yıl yakın tarih üzerinde çalışmış bir araştırmacı. Halen Girne Amerikan Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Akademik Kariyer yapıyor. Doktora eğitimini bu günlerde tamamlamak üzere.
     Muharrem Özdemir’in bundan önce yaptığı 4 belgesel film daha bulunuyor. “50. Yılında Erenköy Belgeseli”, “Bir Fotoğraf Hüznü Belgeseli” araştırmasını ve senaryosunu hazırlamış. “50. Yılında Mücahitler Bandosu Belgeseli”nin araştırması ve senaryosunu hazırlayarak yönetmenliğini de yapmış.
     Çekimleri devam eden “Farklılıklar İçerisinde Birliktelik – Tarihte Gürpınar Ayia Marina Belgeseli”nin senaryosunu ve araştırmasını yapmış.
Akademik kariyerini de tamamlayınca, daha birçok projeye imza atacağı kesin… Yönetmen Özdemir bir sosyal medyadaki hesabında şunları yazmış: “İyi ki tarihin karanlıkta kalan sayfasını birlikte bir kez daha aralayıp ışık tutmuşuz... İyi ki birlikte el ele verip gece gündüz canı gönülden çalışmışız... Küçücük adamızda ne tarif edilmez acılar yaşandı. Bu, sadece bir tanesi. Umarım bir daha böyle acılar adamızda yaşanmaz ve bizden sonrakiler böyle çalışma yapma gereği duymaz... Emeği geçen ve bu güzel esere ‘BİZ’ diyerek imza atan çalışma arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum. Güzellikler sizin, hata varsa benimdir... Birlikte nice çalışmalara... Yürümeye devam ediyoruz...”

Teşekkür ederim Muharrem Özdemir. Başarılarının devamını diliyorum... Bu tür çalışmalar tarihimize ışık tutarken, yeni gelecek olan nesillere de çok önemli bir kaynak teşkil ediyor…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sinema ve televizyon kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Muhteşem Yüzyıl" Üzerine

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
İnciraltı Şairleri
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
Her Şey Gülüşünde Saklı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
Boyacı’ya Büyük İlgi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.