Bir ruh dolusu saklı kalmış sevdası, göz bebeklerini bile kaplamış hasreti ve yıllardır bunları sevdiğine ulaştırmak için gösterdiği sabrı, inadı ve kararlılığıyla bir insan bu kadar güven verirken, çaresizlikten bahsedemez.

Çok klişe bir laftır ve çoğu insan aslında bu lafı gerçek anlamını algılamadan söyler. Ama çok doğrudur ki gerçekten ve gerçekten, hayatta sadece ölümün çaresi yoktur. İnsan tek onun karşısında çaresiz kalır gerisi boştur.

Bir kural varsa onu esnetebilirsin. Bir kanun varsa çiğneyebilirsin. Bir yasak varsa onu sorgulayabilirsin. Çünkü insansın.

Yapacağın hamlenin sonucunu çok yönlü düşünebilirsin ama düşündüğünün mü yoksa tam tersinin mi çıkacağını denemeden bilemezsin. Bu sorumsuzluk değil aslında cesarettir.

Kavuşmak istediğin hayallerin varsa, hayallerindeki kadar cesur olmalısın. Sevgide sınır yoktur, aşkta gurur yoktur, aradığını bulduysan çaresizlik hiç yoktur.

Kimse düzenini bozmak istemez aslında işin aslı budur. Ve aslında yaşadığı farklı, yaşamak istediği daha farklı hayatında düzen sandığı bozukluğu; arkasına, önüne bahane objeleri koyarak dekore eder insan. Sonra kendini bu dekorun bir parçası olarak bulur ve öylesine geleneksel bir sabitliktedir ki artık, istediğini yapabilmeye mecali yoktur.

Herkes onun yerine düşünür ve herkes onun yerine karar verirken tabi ki insan kendisi için düşünmeyi unutacaktır, bocalayacaktır.

Senin mutluluğun kimsenin katili olmayacaktır. Mutsuzluktan ölünse önce biz giderdik.

Tutkularını, arzularını ve aşkını çukur çukur olmuş kalbinde saklayacağına, ruhundan kelebekler uçur gör bak yaşlanmayacaksın.

Sevdiğini uzaktan ölene dek seveceğine, sevdiğinle yaşamayı bir dene işte o zaman ölmeyeceksin.

"Sen ruhuma cemre diye damlamadıktan sonra ben bu bedende neyleyim. Aşk da sen, hasret de sen, ben de sen." diyen aşığa; "Hayatımda biri yok, birinde hayatım var” dedirten aşkın; ruhlara gömülmesi değil, özgürce yaşanmasıdır hakkı.

Senin hakkınsa kendini ve sevdiğini feda etmek değil, geri kalan hayatında kendini ve sevdiğini yaşamaktır.

Aşkına bahane bulma, çaresizliği ona yakıştırma, eğer sen istiyorsan geride kalan her şey teferruattır.