..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Gülün dikene katlanması onu güzel kokulu yaptı." -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Toplum ve Birey > Ramazan Karalar




4 Ocak 2014
"Senin Eline Diken Batar Mı?"  
Ramazan Karalar
Beyaz camda haftalardır keyifle izlemekteyim Ata’yı. Kimisi Ata’yı ticari bir reklam metası yapmanın yanlış olduğunu savundu. Kimisi reklam filminde anlatılanlardan çok “Aaa… ne kadar da benzetmişler…” yönüyle ilgilendi. Reklam filminde gül bahçesinde Atatürk ile bir çocuk arasında geçen diyalog yansıtılıyor.


:AHFI:
“Senin eline diken batar mı?”
     Beyaz camda haftalardır keyifle izlemekteyim Ata’yı.
     Kimisi Ata’yı ticari bir reklam metası yapmanın yanlış olduğunu savundu.
     Kimisi reklam filminde anlatılanlardan çok “Aaa… ne kadar da benzetmişler…” yönüyle ilgilendi.
     Reklam filminde gül bahçesinde Atatürk ile bir çocuk arasında geçen diyalog yansıtılıyor.
     Filmin başında Atatürk'ün eline gül dikeni batıyor. Çocuk şaşkınlıkla… “Aaaa…” diyor. Atatürk çocuğun hayretle bakış ve tavırları üzerine dönüyor ve “Ne oldu çocuk?” Diyor.
Ve Atatürk ile çocuk arasında herkesin ama herkesin anlayarak ibretle dinlemesi gerektiğine inandığım şöyle bir sohbet geçiyor:
Çocuk;
-“Senin eline diken batar mı?”
Atatürk;
-“Batmaz mı?”
-“Senin elin kanar mı?”
-“Kanamaz mı?”
-“Ama sen Atatürk değil misin?”
-“Öyleyim çocuk.”
-“Ama….”
-“Sen şimdi bırak benim kim olduğumu. Bu gülü yetiştireceksen canın yanacak. Elin kanayacak. Güneş seni terletecek. 'Bu bahçede gül bitmez' diyenler olacak. Gül öyle yetiştirilmez böyle yetiştirilir diyenler olacak. Sen kendine şunu soracaksın: 'Ben burayı gül bahçesi yapmak istiyor muyum? Ben burada dünyanın en güzel güllerini yetiştirmek istiyor muyum. Eğer çok istiyorsan, ne eline batan diken, ne de söylenenler umurunda olmayacak. Kim olursan ol. Tek isteğin… şu kokuyu duymak olacak...”
-“…”
-“Anladın mı?”
-“Anladım…”
Ben Atatürk’ün bu reklam filminde ne reklam metası yapılması ile ne de fiziksel olarak benzetilmesiyle ilgileniyorum. Benim bu reklam filmini izlerken anlatılmak istenenlerin kalbimde ve ruhumda oluşturduğu milli duygularla ilgileniyorum.
Bir çoğu bu reklam filmindeki diyalogda anlatılanların sadece bir gül bahçesi kurmaktan ibaret olduğunu dahi düşünüyordur…
Ama eminim bir çok kişinin de aklına şu dizeler geliyordur:
“Yeniden cemre gibi düşmek toprağa.
Yeniden haram etmek gece gündüz uykuyu.
Yunus Emre gibi atsız pusatsız.
Yeniden fethetmek Anadolu’yu.”
İşte Anadolu’yu vatanlaştıran atalarımızın haykırışıdır bu gönülleri dolduran.
Yüzyıllardır Türk’ün büyümesini engellemek isteyen iç ve dış düşmanlar bir çok defa “Bu bahçede gül bitmez!” demedi mi? Ulusal kurtuluş savaşı öncesi mandacılar “Bu toprakları kurtaramayız” deyip ABD himayesini istemedi mi?
Türk’ü tarihten silmek isteyen bu zihniyet yakın tarihte sağ-sol ayrımcılığı ile kardeşi kardeşe kırdırdı. Bunda başarılı olamayınca Alevi-Sunni ayrıştırmasını kullanarak milli birlik ve beraberliğimizi zehirlemeye çalışmadı mı? Bu da olmadı, şimdilerde Türk-Kürt savaşı körüklenmeye çalışılıyor. Bu olanlara şimdi de sözde aydınlar başta olmak üzere ülke yönetiminde bulunan bir çok zat da destekler mahiyette söylemlerin peşinde. Dış güçlerinin bu milleti bölmek için kullandığı lügatı kullananlara üzülerek bakıyorum. Siz kimin maşası olduğunuzun farkında mısınız ?
İşte gül bahçesi solmaya yüz tuttu.
Gül bahçesini tekrar o güzel görünümüne kavuşturma zamanıdır artık. Yeniden cemre gibi toprağa düşüp yeşertmek şarttır gül bahçesini. Çıkacak her engel, kurulacak her tuzak daha da kamçılamalı. Tek düşünce mis gibi Anadolu kokan gül bahçesini gerçek güzelliğine kavuşturmak olmalı.






Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum ve birey kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kaçmak İstiyorum Buralardan…
Güneş Tekrar Parlar mı?
Bakalım Daha Nelerimiz Çalınacak?

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Pkk Şimdi Kimin Güdümünde
Bildiğini Bilen mi, Bilmediğini Bilmeyen mi?
Onu Tanımak ve Anlamak
"Ne Yaptın Kardeş?"
Şah! …ve Mat…
Geri Dönen Sevgili Olursun Kırşehir
Başkanı ve Vekili Kim Seçiyor?
Güçlü Demokrasi İçin Güçlü Yerel Basın
Neler Oluyor, Açılımı Niye Kimse Açamıyor?
"En Sonunda Gelip Beni Götürdüler"

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Dikiz Aynası [Öykü]
"Satıldık, Uyandırın Bizi!" [Deneme]
İşte Bu Benim Ramazan’ım [Deneme]
Sizin Ampul Kaç Mumluk? [Deneme]
Her Şeyi "Örtün"! [Deneme]


Ramazan Karalar kimdir?

Lise çağlarımdan itibaren yazıyorum. Güncel olaylardan yola çıkarak yazdığım bir çok öyküm var. Ancak bir türlü yayınlayamadım. Bu öykülerin bir bölümünü Çağdaş Kırşehir gazetesinde yayınladım. Aynı gazetede güncel siyasi olaylarla ilgili köşe yazarlığı yapmaktayım. Yazdığım yazıların konusu ile yönetenlere, topluma, sisteme, yolsuzluklara, düzene, adaletsizliğe, haksızlığa karşı kendi düşünce ve fikirlerimle bir duruş sergilemeye çalışıyorum. . .


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ramazan Karalar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.