..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Öyle yaşamalısın ki ölünce mezarcı bile üzülsün. -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > suat engin yılmz




26 Aralık 2013
Ölüler ve Diriler  
suat engin yılmz
ölülerden mi yoksa dirilerdenmi korkmak gerektiğini anlatmaya çaalıştım


:ADAC:
ÖLÜLER VE DİRİLER
Aylardan Aralık Ya da ocaktı, hava çok soğuktu , evimizde ise sobada yakmak için bir tek odun kalmamıştı .Babam kahveye gidip gidip geliyordu . Birden annem babama hitaben “Fikri evde odun yok, çocuklar üşüyor” dedi Babamda gitsinler dağdan bir yük odun alsınlar şeklinde cevap verdi annem “ sen nasıl adamsın , her sene aynı yapıyorsun , evdeki odunu satıyorsun , güya oduncu sun evinde odun yok” diye bağırınca babam gitsin bir yük alsınlar koca çocuklar dedi ve evden çıktı gitti.
Annemde bize hitaben , haydi çocuğum gidin bir yerlerden bir yük odun getirin , bu herifin odun getireceği yok dedi bizde annemizin sözleri üzerine atları ahırdan çektik baltalarımızı taktık ve eve odun getirmek için için yola çıktık .
Kıştı ve dışarıda kar serpiştiriyordu, yarım saat kadar yol aldıktan sonra sonra eski mezarlık denilen yere gelmiştik , mezarlıktan geçiyorduk dağa ise kar yağıyordu. Birden mezarlıkta kesilmiş ağaçlar çalılar vardı, onları gördüm. kardeşime hitaben “ bu kuru dalları alalım dağ gidersek donacağız , bu havada mümkün değil” dedim , kardeşimde bana hitaben “ abi mezarlıktan almayalım , o odunlar ölülerin hem annemde kabul etmez” dedi ama yapacak başka bir şey yoktu . Kuru dalları almak için mezarlığa girdik .
Korkuyorduk sanki mezardaki ölülerin bizi paçamızdan tutarak mezara çekeceğini ve bizim odunlarımızı neden alıyorsunuz diyeceğini , bizden hesap soracaklarını düşüne düşüne korkarak odunları topluyorduk , yaklaşık bir yük odun toplamıştık, kardeşim abi çabuk gidelim vallahi ölüler bizi mezara çekecekler diyordu hemen çabucak yükümüzü sarıp mezarlıktan ayrıldık.
Eve doğru yola çıkmıştık ama hala ölülerin odunlarını almak için peşimizden geldiği düşüncesiyle arkamıza dahi bakamıyorduk. Eve vardık , yükü yıktık , annem kapıya çıktı ve bize hitaben evlatlarım ne çabuk geldiniz dedi ve odunlara bakınca mezarlıktan mı yoksa diye sordu .yok diye cevap verdik evde odun yoktu , annem çaresizlikten bize inandı ve hemen kıydığımız odunları eve taşıdık şimdilik yakıt sorununu halletmiştik.
Sobayı güzelce yaktık evin içine sıcağın getirdiği bir huzur dolmuştu ki ablam “ odunları mezarlıktan mı aldınız “ dedi ve ekledi akşam gelip alırlar odunlarını dedi gülüştük .
Sabah olunca ilk işimiz ölüler odunlarını gelip almışlar mı diye bakmak olmuştu. Neyse ki odunlar yerindeydi .
Ölüden korkmak öğretildi bize sürekli oysaki ölüler bu dünyadaki işleri bitmiş insanlardı diğer bir değişle bu dünyadaki defterlerini , hesaplarını kapatmışlardı. Belki de yapacak işi , yaşayacağı mutlu günleri olan insanlarda vardı ölenlerin içinde ama ne fayda , canlılık bitmiş , yerini cansızlık almıştı.
Peki ya diriler .. işte dirilerden korkun , her ne kadar ölüden korkmak öğretilmiş olsa da asıl tehlike diride .
Ben sabah uyandığımda evimizin önündeki odunları gördüğün andan itibaren ölülerden hiç korkmadım , ölülerden hiçbir zarar görmedim. Ben hiç bir ölünün canlı bir insana bir zarar verdiğini görmedim duymadım
Hep dirilerden , hep dirilerden zarar gördüm ve dirilerden korkarak yaşadım hayatım boyunca.
SUAT ENGİN YILMAZ
Müdür-Hakkari 2013
Anı



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın anılar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Büyük Oğlum Anıl Cemal Yılmaz Hukuk Fakültesini Kazandı

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Uçurtma ve İnsan
Hatırada Kalan Şey Değişmez Zamanla
Büyük Günahlar Büyük Sevaplar
Eğitimin Zamanı ve Eğitimde Fırsat Eşitliği
Değer
Bütün Umudum Kendimde
Adalet Gemisi
İnsanlar ve Madenler
Aforizmalar
Derece

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Değiştir... Gücün Yetiyorsa [Şiir]
Zaman [Şiir]
Paralel Olamamalar, Dik Duramamalar [Şiir]
Ama Sen Benim Karımsın [Şiir]
Değerli Varlığımız [Şiir]
Bakışlar - Yüz [Şiir]
Ah Kadınlar [Şiir]
Mahpushane [Şiir]
Eller [Şiir]
Beyaz Giymak Mesele Değil, Mesele Kar Gibi Beyaz Bir Yüreğe Sahip Olabilmek [Şiir]


suat engin yılmz kimdir?

1963 ten beri dünyada bir yer işgal ediyorum


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © suat engin yılmz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.