Adana’da eğitim gönüllüsü gazilerimiz Gazi Sebahattin Aslan öncülüğünde çok hayırlı ve çok güzel bir iş yapıyorlar. Eski kırtasiye, plastik, demir hurdalar ve mavi kapakları toplayarak bunları paraya dönüştürüyor. Karton, gazete, dergi, pet şişeler, kola kutusu, meyve suyu kutusu, süt ambalaj kutuları, eski atıl durumda olan kitaplar vs toplayarak geri dönüşüm fabrikasına satıyorlar. Elde edilen paralarla kırsal kesimlerdeki okullarda fakir öğrencilere defter, kalem, silgi ve çeşitli kırtasiye ürünleri alıp veriyor. Böylece kırsal kesimdeki yoksul öğrencilere eğitim desteği sağlamış oluyorlar.
Bu olayı ben, facebook ortamında akrabam olan, Şair Ata Mehmet Yozcu’dan öğrendim. Ata Mehmet Yozcu, son dönemlerde Adana’nın yetiştirdiği ender şairlerden biri. İnce sözleri, keskin deyişleri ve içten gelen duyguları var. Bunları o kadar güzel istif ediyor ki ortaya çok nefis şiirler çıkıyor:
Hazinesin içimde

Az daha ötede yağmur fazlaydı...
Güneş suskun ve gizli sevdalı...
Bulutlar aşka uzadıkça uzadı...
Esen yel ve kırdı tüm dalları...

Susuzluk çeken çöl yüreklisin...
Ateşe düşen damlanın içindesin...
Ateş ve barutum senle, sevmezsin...
Yitip giden hazinesin içimde, bilmezsin.

Ayrı bir yazımda Ata Mehmet Yozcu’nun şiirlerini ve O’nun sanat anlayışını, şiire bakış açısını sizlerle paylaşacağım. Şimdiki konumuz, Adanada’ki bazı gazilerin Sebahattin Aslan önderliğinde eğitime sağladıkları bu onurlu katkı…

Bu konuda görüştüğümüz Şair Ata Mehmet Yozcu şunları söylüyor: “Biz, önce cepten dostlarımıza ulaşıyorduk. Kırsal kesimdeki öğrenciler için neler yapabiliriz diye konuşuyorduk. Görüşlerini alıyorduk. Düşüncelerimizi anlatıyorduk. Büyük ilgi gördük. Kırsal köy okullarındaki çocuklara kalem, silgi, defter v.s alıp dağıtıyorduk. “Orda Bir Köy Var Uzakta” projesini geçen yıl derneğimiz başlattı. Bu sene de geriye dönüşüm malzemelerini değerlendirmeyi amaç edindik. Bu anlamda dostlarımızdan dergi, gazete, kola kutusu, pet şişeler ve bunlara benzer ürünleri topladık. Topladıklarımızı geri dönüşüm fabrikalarına sattık. Elde edilen geliri kırsal kesimlerdeki ihtiyaçlı öğrencilere dağıttık. Baktık ki hiç yalnız değiliz. Kime gittiysek, kime anlattıysak yakın ilgi gösterdi. Yardımlarını bizden esirgemedi. Şimdi Valilik, Milli Eğitim Müdürlüğü ve diğer bazı kurumlar destek oldular. Geri dönüşümden elde ettiğimiz geliri, fakir çocuklara ihtiyaç malzemesi alıyoruz. Ayrıca mavi kapak projemizle Çölyak Hastası çocuklara yiyecek bulunması için çaba harcıyoruz.”
Proje sahibi Gazi Sebahattin Aslan, bu iş için çok büyük çaba sarf etmiş. Yılmamış, bıkmamış. Herkese ulaşmaya çalışmış. Adana’daki tüm vatandaşlara çeşitli şekillerde çağrı yapmış. Onun bu çağrısı büyük ses getirmiş. Hatta yurt dışından bile birçok katılımcı olmuş. İngilizce sözlükler, kitaplar, defterler v.s gönderenler olmuş.
Ata Mehmet Yozcu, kırsal köy okullarındaki fakir öğrencileri yerinde ziyaret ettiklerini, öğretmenlerden sorunları dinlediklerini söylüyor. O çocukların bir kaleme, bir silgiye muhtaç olduklarını öğrenince vicdanen rahatsız olduklarını belirtiyor. Bunun üzerine önce kendi bütçelerine göre cepten para vererek gerekli malzemeleri aldıklarını söylüyor. 2 yıl böyle devam ettiklerini, o çocuklara verilen okul malzemelerinden sonra çocukların bayram sevinci yaşadıklarını ve onlarda okuma hevesi gördüklerini anlatıyor. Böylece bu çocukların başarılarıyla devlete, topluma katkılarının ne olduğunu gördüklerini açıklıyor.     
Şimdi, Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğü, bu çalışmaya destek oluyor. Okullardaki, evlerdeki eski kırtasiyeler toplanıyor, paraya dönüştürülüyor. Bu dönüşümden elde edilen gelirle kitap, kalem, defter silgi alınıyor. Daha kapsamlı çalışılarak dağıtılıyor. Ata Mehmet Yozcu amaçlarının “Çocuklarımızı bilgi fakirliğinden kurtarmak” olduğunu belirtiyor.
Şimdi ise ek proje olarak Adana’da yaşayan Çölyak hastası çocukların durumuna el atılmış. Onların özel beslenmeleri için ve onların iyi bir insan olabilmeleri için çalışma başlatılmış. Bunun için Mavi Kapak projesini başlatmışlar. Bunun için bütün Adana Halkından destek bekliyorlar.
Gerekli bilgi edinmek için şu linklere ziyaret yapılabiliniyor:
https://www.facebook.com/events/533313656737132/
https://www.facebook.com/groups/322894811155968/events/
http://www.gazisebahattinaslan.com/
Konuyla ilgili Proje sorumlusu Sebahattin’in Aslan’ın Adanalılara duyurusu şöyle: “Değerli Adanalılar, gelin sizlerle birlikte çevre ve eğitime destek olalım. Çevreyi koruyalım. Ama aynı zamanda da eğitime sahip çıkalım. Nasıl mı? Evlerinizdeki, iş yerlerinizdeki, okullardaki, fabrikalardaki geri dönüşümleri Gazilerinizin projeleri olan Geri Dönüşümler Eğitime Dönsün dediğimiz hem çevreci hem eğitimci bu projemize destek vererek bunu yapabilirsiniz. Sizlerin Milletin Gazileri olarak bizler, evlerinizdeki geri dönüşümlere talibiz. Her verdiğiniz geri dönüşümler ilimizdeki kırsal köy okullarımıza ve ihtiyaç sahibi öğrencilerimize destek olarak geri dönecektir. Tek yapmanız gereken evlerinizdeki, iş yerlerinizdeki, okullardaki pet şişe, kola kutuları karton kutular, plastikler, çocuklarınızın eski ders kitapları, vb gibi geri dönüşüm olacak malzemeleri bizlere teslim ederek bunu sizlerin desteği ile bizlerin de gayreti ile ekonomiye, eğitime kazandırmak
... BİZLER ÜLKEMİZ MİLLETİMİZ İÇİN CAN VERMİŞ KAN VERMİŞ BEDEL ÖDEMİŞ KAHRAMANLAR OLARAK GAZİ ARKADAŞLARIMLA ALDIĞIMIZ BİR KARAR DOĞRULTUSUNDA BÖYLE BİR PROJEYİ HAYATA GEÇİRMEK İSTEDİK ... BU PROJE HEM ÇEVREYE HEM EĞİTİME KATKI SAĞLADIĞI GİBİ BİRDE GAZİLERİMİZE MORAL MOTİVASYON OLACAKTIR SİZLERİNDE DESTEĞİNİ BEKLER ..”
Böyle, faydalı bir projeye imza atan değerli dostları saygıyla selamlıyorum. Başta proje sahibi Gazi Sabahattin Aslan’ı ve Şair Kardeşim Ata Mehmet Yozcu’yu bu anlamlı çalışmalarından dolayı kutluyorum. Yolunuz açık olsun…
Yazımı Ata Mehmet Yozcu’nun büyülü dizeleriyle bitirmek istiyorum:
“GÜZ KELEBEKLERİ
Güz kelebekleri gibi ayrılık yolunda,
Zamansız biter ömrüm, savrulurum.
Bir kuru soğuk imansız vicdanında,
Donuyor gözyaşlarım, kahrolurum.

Son kanat çırpışlarındaydı sevdam,
Öyle bir hasretim ki kuzgun uykuya,
Zamansız kelebekler düştü yine suya
Ne keder, ne gam ölüme giden yolcuya...”