..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yüz kişinin içinde aşık, gökte yıldızlar arasında parıldayan ay gibi belli olur. -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Kent > Aysun Güven




12 Eylül 2013
Zeus'un Kızı; Yağmuru Öldürmek  
2013 Ağustos’da öldürülen, birbirinden farklı hikayesi olan,26 kadının anısına

Aysun Güven


2013 Ağustos’da öldürülen, birbirinden farklı hikayesi olan,26 kadının anısına. Koşuyordum, yağmurda koşuyordu. Ben yatay, o dikey. İkimizin de derdi başkaydı. O, beni düşünmüyordu ki. Ben, onun farkındaydım, ıslandığım için. Gözyaşlarımın tuzunun, kendine, karıştığını bilse, bu kadar fütursuzca yağar mıydı bilmem.


:AEED:
Koşuyordum, yağmurda koşuyordu. Ben yatay, o dikey. İkimizin de derdi başkaydı. O, beni düşünmüyordu ki. Ben, onun farkındaydım, ıslandığım için. Gözyaşlarımın tuzunun, kendine, karıştığını bilse, bu kadar fütursuzca yağar mıydı bilmem. Gözleri, hiç ıslanmamıştı, kaldırımdaki adamın, yemyeşil, gencecikti, kırışıkların ardında, ona ait değillermiş gibi. O da yağmuru umursamıyordu. Durdum, sucuk kokuları arasında bir taraçada. İçeride insanlar, kocaman ekmeğin, içindeki sucuğun, her ısırmalarında gelmesini beklerken, ben de yağmurun, biraz olsun, dinmesini bekledim. Ama nafile, oluktan akan sular, boyacının, bırakıp kaçtığı, rengarenk sandığını yüzdürmeye yetmişti. İçeriden, kibar bir beyefendi, incecik bıyığıyla, yüzüme bakmadan, bana bir tabura getirdi, içeri girme daveti reddedildikten sonra. Bembeyaz, bir etek vardı üzerimde, yaşadığım sıkıntıları savurmak istercesine etrafa. Ne güzel de olmuştu, bu yağmurlu havada. Üzerimdeki bluzu, sonradan farkettim. Onuncu evlilik yıldönümümüzde, giymiştim. Sonradan, pırıltılı taşları düşünce, günlük kullanılabilir bir hale gelmişti. Bez ayakkabılarımdan, bahsetmek bile istemiyorum. Yağmur, önce, onları gözüne kestirmişti. Yoldan gelip geçenlerin bazıları, şemsiyeden medet ummuş, bazısı çantasından. Başın dara düşünce, ilk olarak ne aklına gelir. Benim, annem, düşer aklıma. Bu yüzden, buradayım, apar topar. Çileği de alıp geldim. Çilek, 6 yaşında oldu, artık her şeyi, daha çok anlıyor. Son kavgamız, bundan sonra, yürümeyeceğinin kanıtı gibiydi. Ne olursa olsun, huzurlu olmak istiyorduk artık. Her şeyin, farklı olabileceğini düşünmek, onunla beraber, çok zordu, artık. Umarım, ona yeterince anlatabilmişimdir. Denediğimi, zorladığımı, ama yapamayacağımı.
Yine böyle, yağmurlu bir gündü, henüz üniversitedeydik. Beraber tek şemsiye ile dolaşırken, şemsiyeyi, özelikle, yağmur suları akan boruların altına tutardık. Sıçrayan sular, bazen farketmeden, etrafımızdaki kişilere de gelir, onlardan, azar işitirdik. O zamanlar, ıslanmak, hiç bizi yormazdı. Attığımız kahkahaların çınlaması, hala kulağıma geliyorsa, demek ki, o kadar da geçmişte kalmamış değil mi? Hayır hayır, o kahkahalar, olsa olsa attığı dayaklardan sonra, karşımdakinin, insan olduğunu hatırlatan çınlamalar sadece.
Sucuk kokuları, artık iyice üzerimdekilere sinmiş olsa gerek, artık duymuyorum çünkü. Sadece yağmurun dindiğini hatırlıyorum. Evet, bir el ateş sesi duydum. Sonra bir sıcaklık içimde, sanki, Temmuz’da, kışın ortasındayız da bir soba içimi ısıttı, sıcacık. Beyaz eteğim, yerlerde, herhalde, boyacı çocuğun sandığına çarpmış. Kara boyalar kaplamış dantellerini, dur bir dakika bazı yerleri kan kırmızısı, kim boyatmak ister ki bu renge ayakkabısını. Ben isterdim herhalde niye olmasın ki. Çilek de kırmızı değil mi ?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın kent kümesinde bulunan diğer yazıları...
Zeus'un Kızı;gökkuşağı
Zeus'un Kızı; Paravan
Zeus'un Kızı;kadının Gölgesi

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Zeus'un Kızı;hayal Balığı
Acının Dramatik Süsü
Zeus'un Kızı;per - Kür Per - Taj
Alacakaranlık ve Ötesi
Zeus'un Kızı; Takvim Yaprakları
Gökkuşağı
Zeus'un Kızı; Olta, Balık ve Deniz
Zeus'un Kızı; Işık
Zeus'un Kızı; Kronoloji
Zeus'un Kızı; Durak

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kara Mizah [Şiir]
Irmak [Şiir]
Bütün Yolculuk Boyunca Hasret Ayrılmadı Benden - Bir Ucu Bir Kuyuda Kaybolan Rüzgarlı Bir Şosede [Şiir]
İnsana Dair [Şiir]
Bir Dolu Bir Boş [Şiir]
2011 Yeni Doğan [Şiir]
Doğum Günüm [Şiir]
Derdim Bu Olsun [Şiir]
Doğum Günüm [Şiir]
Ne Diyeceğimi Bilemedim [Şiir]


Aysun Güven kimdir?

hayatın içine sığamayanlar kitapların içine sığabilir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Aysun Güven, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.