Yalnızca sevgiyi öğret, çünkü sen osun. -Anonim |
|
||||||||||
|
Hasan TÜLÜCEOĞLU 28 Şubat sürecinde zorunlu öğretimin 8 yıla çıkarılmasında aksi iddia edilse de asıl hedef din öğretimini sınırlamak, imam-hatiplerin halk nezdinde yükselişini durdurmak ve diyanet kontrolünde ve cemaatler elindeki resmi Kuran kurslarını ortadan kaldırmaktı. Bunun için zorunlu eğitimin kesintisiz sekiz yıla çıkarılması tek başına yetiyordu. Öylede oldu. Kimseden gık çıkmadı. Doğal olarak imam-hatiplerin orta kısımları ve Kuran kursları tarih oldu. Haklı talepler üzerine bir süre sonra aslında gayri resmi mevcut olan camilerde yaz Kuran kursları, imamlara cüzi bir ücret verilerek resmileştirilmeye çalışıldı. Oysa eğitim süreklilik istiyordu. Özellikle Kuran öğrenimi yılda bir buçuk iki ay gibi kısa sürede verilecek öğretimle kesinlikle çözülemezdi. Sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimden memnun kalmayan ikinci büyük grup, çok düşük eğitimli, çocuk işçileri bir çeşit köle olarak kullanan ve hakaretler ederek stresini atan küçük sanayi esnafıydı. Zira hizmetçi köle çocukları ellerinden alınmıştı. Bağırarak kimden tornavida çekiç pense isteyecekti? Bir koşu çay alıp gelmeyi kime buyuracaktı? Ayak işlerine hemen hiç ücretsiz kimi koşturacaktı? Birde doğu ve güneydoğulu babalar, kendi çocuklarını istedikleri gibi zorunlu tarım işçisi olarak kullanamaz oldular. Ortaokul seviyesinde yetişip gelişen kızlarını karşı cinsle bir arada olması yerine evlerinde tutup acilen hizmetçi verme anlamında evlendirip, başlık parasına bir an önce kavuşmak isteyen babalar bu işten hiç hoşlanmadılar. Asıl hedefi Kuran öğrenimini sınırlamak olan kesintisiz sekin yıllık eğitim, farkında olunmadan bu ülke gençliğinin eğitim seviyesini yükseltti. Bir düşünün beş yıllık eğitim gören gençle sekiz yıllık eğitim gören bir genç bir olabilir mi? Sanki birileri böyle eğitimli gençlik yetişmesinden rahatsız olmuş gibi. Şimdi hükümet 4+4+4 kesintili zorunlu eğitim uygulaması yapacak. Burada kesinti olması, söylenenler doğruysa açık ilköğretime imkan verilmesi uygulamanın gidişatını çok etkileyecektir. Eğer böyleyse bu uygulama gençliğimizi yeniden eğitimsiz kılacak. Çocuk işçiler sınıfını yeniden doğuracak. Doğu ve güneydoğuda başlık paraları hortlayacak, çocuk kız hizmetçiler yeniden çoğalacak. Böylece anneler eğitimsiz kalacak. Buda çocukların eksik eğitimli yetişmesine sebep olacak. Kuran öğretimi tamamen cemaat ve gruplara bırakılacak. Üstat Necip Fazıl’ın ifadesiyle, bu ‘doğru yol’ kulvarında ‘sapık kollar’ pekte yaygın. Gelin bu sekiz yılı kesintili yapmayın. İmam-hatipleri tamamen kaldırın. İlköğretim ve liselere yeterli saatte zorunlu Kuran ve Arapça dersleri koyun. Laik okul idarecilerinin gözetiminde, devletin kontrolünde tüm çocuk ve gençlerimiz Kuran okumayı öğrensinler. Camilerde imam ve müezzin ihtiyacı için liseden sonra yeterli sayıda iki yıllık ilahiyat yüksek okulları açın. Böylece devletin kontrolünde daha bilgili ve eğitimli imam ve müezzinler yetişsin. Meslek liseleri yaygınlaştırılsın ve daha fazla uygulama eğitimi yapılsın. Gerekirse her sanayi esnafının yanına bir iki öğrenci uygulama amaçlı gönderilsin ve öğretmenin sıkı kontrolünde olsun. Böylece çocuk işçilere fırsat verilmeden geleceğin sanayi esnafı yetiştirilsin. Büyük bir ihtimalle uygulamaya konulacak 4+4+4 uygulaması sekiz on yıl gibi bir süreç sonrası bahsettiğim olumsuz sonuçları fazlasıyla vermeye başlayacaktır. Ve devlet bir zorunlu eğitim uygulaması daha yapacaktır. Bizim ülkemiz gibi eğitimi yaz-boz tahtasına dönen başka bir ülke eğitim sistemi var mı ola?
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © hasan tülüceoğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |