Şiirin Çilesi
(Habibe Ağaçdelen) 11 Ekim 2009 |
Sanat |
| |
Şiir yazılı ifade sanatıdır ki üreten akıllı ve yaratıcı bir kişidir sanatçı. Eğer yaratıcılığımızı bir köşeye koyar var olanla yetinirsek asla bir adım ileri gidemeyeceğimiz gibi geçmişin etkisinden kurtulmak için gayret göstermezsek, bırakın ileriyi, geri adım marş der dururuz. İş bu halken yaptığımıza sanat denir mi, demekten kendimi alamıyorum açıkçası. Kesinlikle vakit kendimizle yüzleşme zamanıdır, zira taklitten öteye gidemiyorsak kendimizi şair-yazar olarak görmemeliyiz. |
|
Ağlamıyorumki...
(Habibe Ağaçdelen) 4 Ekim 2009 |
Toplumcu |
| |
Cahillikten inleyen yüreğe, fetvası dünden okunmuş küçük bir sesleniştir gece.
...
Kalemde kuruyan pınardan çağlarken hasret, mürekkepsiz medeniyet kalır elimde.
__ Ağlamıyorum ki... |
|
|
Adımlar ağır ve sağır sessizlik. Kolumdan çekiştiren zamanın belime yükü ağır.
Dostum kalem, sığınağım.
Kelam hiç kalır dilde, yabana kaçar usum...
Sus kendine yabancı yalnızlık....
|
03.11.2009 18:39:24
|
Gece |
| |
Anlamı kaldı mı bilmem yoksulun ve yokuşun?
Batıda sebep dans ederken güneşin göbeğinde,
doğuda mest olur ölümcül final serçenin göğsünde.
Yakın,
takın,
ağlayın,
ve gülün deşilen yaralarımıza...
Hala y'ar dediğimiz bir aramız varsa eğer...
|
|
21.10.2009 22:34:51
|
Gece |
| |
Veba gibi ölümün suskunluğu, duvar gibi tenimde…
Kalabalık ayaklarım yalnız, çıplak halının üzerinde, masum bir çocuk tebessümüne düşkün, heyullardayım...
Sığınmalıyım koltuk altı sıcaklığının dolgun kokusuna...
Acıktım anne, ağladım...
Bir meme ver yoksul göğsünden bu densize...
Dört kitap yedi sena düşer dudağımın kenarına
Omuzlarımda yağmurlar ateş, ela yarım
Mosmor bir güldür gece...
|
|
|