Gerçek bir sevgide diğer insanın iyiliğini istersin. Romantik sevgide diğer insanı istersin. -Margaret Anderson |
|
||||||||||
|
Sizin dönemlerinizde şarkı ve filmlerle başlayan sayısallaşma işi başka gelişmelerle devam etti. Lojistik sonraki her onyılda bir öncekine göre çok farklılaşmış olacaktı artık. Özellikle enerji fiyatlarının giderek artması ve iklim etkileri nedeniyle tüm dünyanın daha az enerji tüketerek işlerini yapmaya yönelik inanılmaz çarkı çok etkili oldu. Büyük süpermarket zincirlerinden biriyle büyük konut şirketlerinden birinin yaptığı bir çalışma önce hukuki pek çok sorun doğurdu. Ama hem marketler zincirinin hem de konut grubunun odak noktaları yerleşim bölgelerinin merkezlerindeki dükkanlara ve alışveriş merkezlerine uzak olduğu için hukuki bir müdahale yapılması sağlanamadı. Fikir şuydu: Binlerce insanın marketlere taşınıp enerji tüketimini sürekli artırması yerine, malları etkin bir şekilde müşterilere ulaştırmanın bir yolu bulunamaz mı? Bir deneme olarak, sürtünmesi hemen hemen sıfıra indirilmiş nakliye borularından oluşan bir mekanizma kuruldu. Görece birbirine yakın bir süpermarket ve bir yerleşim birimi seçildi. Marketten yerleşim birimine arada birkaç dağıtma noktası içeren boru hatları kuruldu. Sürtünmesi çok azaltılmış bu ortamda belirli bir hacmi aşmayan mallar özel iletim paketleri içinde basınçlı hava esasına dayanan bir sistemle iletilmeye başlandı. Her iletim hattının son noktası bir evin mutfağına bağlıydı. İnsanlar canlarının istediği anda canlarının istediği bir malı internetten sipariş edip dakikalar içinde mutfaklarında bulmaya bayıldılar. Sistem hızla yayılmaya ve gelişmeye başladı. Artık bazı şehirlerde her eve ulaşan bu tür hatlar var. Bu tür şehirlerin altında, metro ağından bile daha fazla hacim ve aktarma noktası bu mal iletim sistemlerine ayrılmış durumda. Tabii ki yerel pek çok dükkan bu sistemde ortadan kalkmak zorunda kaldı. Ancak karmaşık sistemin işlemesi, aktarımların yapılması gibi gereksinimler yok olan işlerin daha fazlasının doğmasını sağladı. Temel fark, artık mal iletimiyle ilgili harcanan enerjinin eskisinin sadece küçük bir yüzdesi kadar olması! Lojistik konusundaki asıl devrim ise turizmde yaşandı. İnsanlar hala denize girmeye bayılıyorlar ve kayak merkezleri çekiciliğinden hiçbir şey kaybetmedi. Ama kültür turizmi artık evlerin en rahat köşelerinde yürütülüyor. Zaten dokunamadan gezmek zorunda olduğunuz bir müzeyi sanal mevcudiyetinizle gezmek çok daha keyifli. Üstelik Mısır piramitlerini gezmek için artık cehennem gibi bir sıcağı yaşamanıza gerek yok. Üstelik sanal olarak gezebileceğiniz piramitler, içlerinden çıkarılmış tüm o eserleri de barındırıyorlar. Sanal olarak da olsa, çok daha zengin gerçek ortamlarıyla inceleme şansınız oluyor bu devasa yapıları. Sanal mevcudiyetlerini bu sanal ortamlarda gerçekten geziyormuşçasına yaşayacak şekilde geliştirememiş insanlar bile, daha eski birtakım teknolojilerle –biraz daha fazla masraf yaparak- genel kullanıma açık sanal ortamlardan yararlanabiliyorlar. Lojistikle ilgili tüm bu değişmeler, dünyanın insanların etkisini biraz daha az yıkıcı hissedebilmesine de imkan tanıdı. Enerji, pek çok alanda, sizin döneminize göre yüzlerce kat daha verimli kullanılıyor. İnsanların doğal vahşi ortamları sanal olarak deneyimleyebilmesi sağlandığından vahşi hayat eskisine göre çok daha özgür bir yaşam ve yayılma alanı bulabiliyor. Tüm bu gelişmelerin ardında yatan en önemli sebep: İnsanların dünyaya neler yaptıklarını fark etmiş olmaları. Ne yazık ki bu farkındalık çok kolay elde edilmedi. 2050’lerin dünyasında Büyük Sahra’dan daha büyük insan eliyle yaşamsızlaştırılmış toprak parçaları uzaydan görülebilen büyüklükte anıt mezarlar olarak dünyanın üzerinde yatıyor. Son onyılın en sevindirici gelişmelerinden biri, tekrar kazanıma yönelik çalışmalar sayesinde ölü alanların kıyılarında umut verici dirilme hatlarının yavaş da olsa ilerlemeye başlamış olması. (2054'te yaşayan Kamil Asma'nın dilinden, Yazar: Mustafa Acungil)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa Acungil, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |