..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir öğretmen değil, bir uyandırıcıyım. -Robert Frost
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




19 Ağustos 2010
"Rabb'ime Hicret Edeceğim"  
Fuat Türker
Hicret, inananların bulundukları toplumdan bedenen, kalben, ruhen ayrılması, yola çıkmasıdır. Allah’ın kutlu elçilerinin ortak kaderidir; onların yolundan gidenlerin de yaşamlarının bir bölümünde, farklı biçimlerde tattıkları, zafere ulaştıran fiili duadır. Hicret mücadeleden kaçmak değil, Kehf Ehli gibi zulme direnmek, karşı durmak, zincirleri kaldırmaktır. Amaç; sonlu olan her şeyi terk ederek, sonsuz olana kavuşmaktır.


:ACGA:
"…Gerçekten ben, Rabbime hicret edeceğim. Çünkü şüphesiz O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." (Ankebut Suresi, 26)

Hicret, inananların bulundukları toplumdan bedenen, kalben, ruhen ayrılması, yola çıkmasıdır. Allah’ın kutlu elçilerinin ortak kaderidir; onların yolundan gidenlerin de yaşamlarının bir bölümünde, farklı biçimlerde tattıkları, zafere ulaştıran fiili duadır. Hicret mücadeleden kaçmak değil, Kehf Ehli gibi zulme direnmek, karşı durmak, zincirleri kaldırmaktır. Amaç; sonlu olan her şeyi terk ederek, sonsuz olana kavuşmaktır.

Müminlerin, içinde yaşadıkları toplumu terk etmelerinin nedeni, kendilerini tehdit eden inkarcıların davranışları değildir. Çünkü iman edenler bilirler ki, Allah dilemedikçe inkar edenler kendilerine hiçbir şekilde zarar veremezler. O halde, Allah’ın elçileri ve müminler neden hicret ederler?

Kuran’da her hicretin oldukça uzun ve zorlu bir mücadeleden sonra gerçekleştiği haber verilir. Müminler hicret etmeden önce, insanları doğru yola iletebilmek için ellerinden geleni yapmış, tehdit ve baskılara sabretmişlerdir. Çünkü her elçinin görevi yaşadığı toplumu uyarmaktır. Bu nedenle elçiler, Allah’ın buyruğu olmadığı sürece görevlerini bırakmamışlardır. Karşılaştıkları zorluklara da büyük bir sabır ve tevekkülle göğüs germişlerdir. Yani hicretin nedeni, inkarcıların uyguladıkları baskılar değil, Allah’ın bu konudaki buyruğudur; hicret ancak Allah’ın dilediği anda gerçekleşir.

Dünyaya ait tüm nimetler, hicret durumunda terk edilir. Bu yüzden hicret, bir insanın gerçekte iman sahibi olup olmadığını gösteren önemli bir imtihandır. Tarih boyunca bu imtihanı yaşayan samimi müminler Rabbimiz’in hoşnut olacağı bir ahlak göstererek, Allah’ın hicret buyruğuna itaat etmişlerdir.

Hicret eden müminler, yalnızca sahip oldukları olanakları değil, birlikte yaşadıkları yakınlarını da terk etmek durumunda kalırlar. Kimi zaman inkarlarına tanık oldukları en yakınlarıdır; anne babaları, çocukları, kardeşleri, eşleri…Bu nedenle en yakınlarını da terk ederler…

Kur’an’da Hz.Muhammed, Hz.Lut ve Hz. İbrahim’in hicretleri anlatılır. Örneğin Hz. İbrahim, babasından kopup Allah’a hicret ederken, "Sizden ve Allah’tan başka taptıklarınızdan kopup-ayrılıyorum ve Rabbime dua ediyorum. Umulur ki, Rabbime dua etmekle mutsuz olmayacağım." (Meryem Suresi, 41-48) ayetinde bildirildiği gibi Allah’a dua etmiştir. Hz. İbrahim bu dua ile mutsuz olmayacağını belirtmiş, böylece Allah’a olan teslimiyetini de ortaya koymuştur.

Rabbimiz’in "alemlerin kadınlarına üstün kıldığı"nı haber verdiği Hz. Meryem de Rabb’ine boyun eğmiş, ailesinden ayrılarak hicret etmiştir.

Kur’an’da kıssaları anlatılan Kehf Ehli de yaşadıkları cahiliye toplumundaki baskı ve zulümden mağaraya sığınan gençlerdir. Onlar iki ayrı hicret yaşamışlardır. İlk hicret, "Bizim Rabbimiz, göklerin ve yerin Rabbi’dir; İlah olarak biz O’ndan başkasına kesinlikle tapmayız." diyerek, toplumlarındaki insanların sapkınlığı nedeniyle yaşadıkları manevi hicrettir. Cahiliye toplumunun dininden kopan gençler, ardından fiziksel hicreti yaşamış ve mağaraya sığınmışlardır. Diğer bütün müminler de her zaman, önce manevi, sonra da fiziksel hicreti yaşarlar.

İnanan insan Allah yolunda hicret ederek, nefsani ve dünyevi tüm bağlarından kopar. Zahirinde kayıp gibi görünen bu yolculuk, insana en büyük nimetlerin ve -Allah’ın dilemesiyle- O’nun sonsuz cennetinin kapılarını açacaktır.

Burada samimi olarak kendimize soralım… Benzer bir durumla karşı karşıya kalsak, Kur’an’da hicretleri anlatılan müminlerin gösterdikleri güven ve teslimiyeti gösterebilir miyiz? Bir gecede, bir anda yaşamımız boyunca kurduğumuz düzeni, sahip olduğumuz herşeyi, yalnızca Allah’ın hoşnutluğu için bırakıp, kararlılıkla O’na yol alabilir miyiz?..

Bu soruların cevabı her samimi mümin için "Rabb’im dilerse, evet" olmalı...

Hidayet lütfeden, doğru yola ulaştıran Allah, müminlere hem dünyada büyük bir fetih ve zafer lütfeder, hem de onları sonsuz cennetle müjdeler. Rabbimiz, Kendi yolunda yolcu olanların ahiretteki duraklarını şöyle bildirir:

... "Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp-çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah katından bir karşılık (sevap)tır. (O) Allah, karşılığın (sevabın) en güzeli O’nun katındadır." (Al-i İmran Suresi, 195)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Ne Kadar Aciziz!..
Gerçek Sevgili
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.