Dünyaya gözlerimizi açtığımız andan itibaren kendimizi bir serüvenin içinde buluveririz. Kimileri buna hayat, bazıları yaşam der. Nasıl adlandırılırsa adlandırılsın ister evrim teorisine ister başka kuramlara göre açıklansın bir süreçtir bu. Doğar, büyür, yaşlanır, ölür ve dünyada bıraktığımız iz kadar hatırlanırız. Bu yazımda unuttuğumuz, görüpte görmezden geldiğimiz yaşlılarımız hakkında söz etmek istedim. Yavaşça yaşlanmaya yüz tuttuğumdan mıdır nedir bu konuyu sizlerle paylaşmak istedim. Bu konuda Sayın Şadiye Dönümcü, ( sosyal hizmet uzmanı) bir yazısında bakın neler diyor;“BM bu sene Yaşlılar Günü'nün temasını "yaşlıların hakları" olarak belirledi”. Türkiye'de kâğıt üzerinde yaşlıların hakları verilmiş durumda ama pratikte işlemiyor. 2007'de oluşturulan ulusal eylem planının öngördüğü politikalar oluşturulmalı”. Sayın Şadiye Dönümcü’ nün saptamalarına katılmamak elde mi? Her konuda olduğu gibi bu konuda da kağıt üstünde her şey tamam iş uygulamaya geldiği zaman ortaya bir sonuç çıkmıyor çıkamıyor. Yazar devamla; “Küresel yaşlı nüfusun oransal ve sayısal olarak artması, ortalama yaşam süresinin uzaması nedeniyle çok yönlü boyutları olan yaşlanma olgusu ülkeleri farklı durumlara uyarlanabilecek özel önlemler almaya zorluyor.

Bu bağlamda yapılan çalışmalara kısaca bakacak olursak önemli gelişmelerin sağlandığını, ancak uygulamada yetersizlikler olduğu görülüyor”. Burada vurgulanmak istenen insan ömrünün uzamasına bağlı olarak yaşlılıkta ortaya çıkan sorunlar karşısında ülkenin kendi ulusal planının ortaya konup, uygulamasının eksiksiz olarak takip edilmesidir diye özetlenebilir.

*”20. yüzyıl, bireylerin yanı sıra toplumların da yaşlanmasının gündeme geldiği bir yüzyıl oldu. 21. yüzyıl ise yaşlılık olgusunun evrensel bir sosyal sorun olduğunun kabul edilerek çok yönlü önlemlerin alındığı bir yüzyıl olmak zorunda.

*Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nca 1. Dünya Yaşlanma Asamblesi’nde benimsenen “YAŞLANMA 1982-Yaşlılık İlkeleri” tüm dünya ülkelerinin konuya ilişkin düşünce ve planlama sürecine yol gösterdiği için önemli.

*Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun yönlendirdiği "1999-Dünya Uluslararası Yaşlılar Yılı” çalışmaları; yaşlıların tam katılımıyla oluşan eşitlik esasına dayalı, ayrımcılığın olmadığı, bütün yaş gruplarını kapsayan bir toplum yaratılmasında -kalkınma hakkı da dahil- bütün insan haklarının ve temel özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesine anlamlı katkı verdiği için önemli”.

Yukarıdaki satırlar yine Sayın sosyal hizmet uzmanı Şadiye Dönümcü’ nün yazılarından alıntıdır.

Yazılanlardan benim anladığım Türkiye olarak yaşlıların da diğer insanlara sağlanan temel hak ve özgürlüklerden faydalanabilmesi için “Uluslararası Eylem Planı"na dayanarak " ulusal eylem planın hazırlanıp titizlikle hayata geçirilmesinin kaçınılmaz olduğudur. Unutmayın her kes zamanı gelince yaşlanacak, bu günden o günlere hazırlıklı olmak her insanın asıl amacı olmalıdır.