Bu güne kadar yaşadığımız seçim dönemlerinde pek çok vekilin, parti başkanlarının, temsilcilerinin peeeek çok konuda verdiği bol keseden vaatleri dinledik. Kimine inandık oy verdik.Kimine “Hadi be sen de.” Dedik.
Seçim yatırımı olarak kışlık yakacaklarımız, tencere tavalarımız, unlarımız ve hatta altınlarımız bile oldu. Asillere vekalet edecek çok saygı değer vekillerimiz mazbatalarını alıp kürsüde bütün mukaddes değerler üzerine yemin ettiler. Pekii sonra? Sonra hiiiiç!.....
Seçim döneminde verilen vaatler, edilen yeminler hem balık hafızalı vekillerimiz, hem de toplumumuz tarafından unutuldu, unutturuldu.
Ancak artık yeter denmeli. Atan atana yapılan siyaset bitmeli.İnsanlar sahip oldukları oylarını, gücünün farkına vararak kullanmalı ve sonrasında da bu oylarının takipçisi olmalılar.Kendilerine verilen her vaadin, edilen her yeminin yerine getirilmesi için denetleyicisi olmalılar.
Mecliste vekiller yemin ederken, evlerinde de asiller yemin etmeliler:
-Ben bu ülkenin vatandaşı olarak; bu milletin bekası için verilen her sözün takipçisi olacağıma, adıma tapulu vatan toprağının bir karışını bile sattırmayacağıma, otuz bin canın katilini kimseye saydırmayacağıma, şehitlerimin kemiklerini mezarlarında sızım sızım sızlatmayacağıma, KİTlerimi kimsenin bize kitlemesine izin vermeyeceğime , Atatürk’ün işaret ettiği yolda yılmadan ilerleyecek nesil yetiştireceğime namusum ve şerefim üzerine and içerim.
İmza; 70 milyonluk Anadolu’dan sesler korosu…
Sağlıcakla … 23.06.2007