"...öyküyü yazan bilge, beşinci ya da altıncı göbekten kral torunu olduğumu ortaya çıkaracak şekilde belirleyebilir soyumu." -Cervantes, Don Quijote |
|
||||||||||
|
Bizim apartmanın içi ruhubet kokar.Ağabeyim nefret ederdi bu kokudan.Bir de meraklı komşularımızdan.Nedeni bu değildi elbet.Ama ben onu bildim bileli mutsuzdu.Bilmezdim herşeyden vazgeçip gidebileceğini.Ben onu beklerdim saatlerce cam kenarında.Çocuk aklım onun geleceğine inanıyordu.Sekiz yaşındaydım o zaman.Sekiz yaş umutlu olmak için yeterli bir yaştı.Herşeyi anlamak içinse yetersiz.Hatanın ben de olduğunu düşündüm.Karısından ayrılışının zorluğunu,çocuğunu kaybedişinin acısını düşünemedim.Neden bir ikimiz yaşadığımızı da. Ona kızgın mı yoksa kırgın mı büyüdüm bilemiyorum.Yaşım otuz iki.Kimsenin anlam veremediği bir terk edilişti işte.Kapının çaldığı o gün onu karşımda görünce bir şey diyemedim.Ağladım.Sımsıkı sarılmışım ona.Sanki bir daha göremeyecek gibi. Beni yapayalnız ortada bırakmasının mantıklı bir nedeni olmalıydı.Ağzından bu sözcüklerin dökülmesini bekliyordum.Enazından özür dilemesini.Her ne kadar bu onu affetmeme yetmeyecek olsa da.Bunca yıl sonra yaptığını telafi edemeyeceğini o da biliyordu.Söyle dedim.Bilemezdim gerçeğin bu kadar acı vereceğini bana. Yeğenimin ölüm haberinin ağabeyime verdiği acı tartışılmazdı.Yengemin ilaçlarla ayakta durduğunu o günleri dün gibi hatırlıyorum.Bu acıyı kaldıramadıkları için ayrıldıklarını biliyordum herkes gibi.Çok sık kavga ederlerdi.Bağırışları kulaklarımda.Ağabeyimin gidişi zor geldi bana hem de çok.Güvendiği herşeyin bir yalan üzerine kurulduğunu anlattı ağlayarak.Ağabeyimi ilk kez ağlarken gördüm.Ellerimden tutup beni affet dedi gözlerime bakarak.Yengemi bir başkasıyla nasıl görmeye dayandı.Canından çok sevdiği birinin ihanetine katlanıp evlat acısıyla kavrulurken arkasını dönüp gitmeyi nasılbaşardı.Şaşıyorum.Bir ömür çekti acısını demek. Gittiği için şanslıydım.Kalsaydı belki şu an gözlerine bakamazdım.Onun acısına katlanamazdım biliyordu.Gidişine kayıtsız kalsam da acısına dayanamazdım.Geldi ya.Oğluma onu adını verdim onu görür gibi oluyordum yüzüne bakınca.Beni bırakmış olsa da onu bırakmayacağını biliyorum. Gidenler geri döner bazen.Ama hiçbir şey eskisi gibi olmaz.Yaşanan acılar bir ömür yürekte kalır.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Burcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |