Başka dillerle ilgili hiçbir şey bilmeyenler, kendi dilleriyle ilgili de hiçbir şey bilmiyorlar. -Goethe |
|
||||||||||
|
Sevdası seçimlere bağlı, ama karar kılınamayan, bağdaş kurulamayan aşkları olan Dioryalar ağlamaya dururlar bu yaşamın içinde...Şıpsevdi kalıpsallıklar anne-baba baskılarını körükler, baba üsteler anne içini sızlatır...Bir çok yol, bir çok göz vardır Diorya'ların üzerinde.Yüreği direttikçe seçimsizliğe doğru bir bahçe uzanır ve tüm Diorya'lar bu güzel bahçenin hoş kokulu içeklerini toplama adayıdır...Bir, üç, on demeden geçer gider sevdalıklar.Göz altı kırışıklıkları Diorya'nın mutsuz sevdasının ayakkabı parlatıcısı, kolundaki bilezikleri, kulak içi küpeleri, yürek hızmaları...Saçlarını yaşam kökleriyle boyar Diorlayar bir süre sonra, kararsızlık akları çıkmıştır uzun bir süredir, baba hakimdir olaya, Diorya evlenecektir mutsuzluk adayı sevdalığıyla... Uzun geceleri, kısa gündüzler kovalar Diorya içinde bir sigara tellendirir, içkisini mayıştırır, nefesi alkol kokan mutsuzuyla geçireceği yaşamına katlanmaya hazırlanır...El oyaları kararmıştır, dantel dantel örülür zaman Diorya'nın yatağına...Uzanır boylu boyunca Diorya, elini yastığının altına koyar ve dalar rüyasına... " Yağızı gelecekmiş,su boyu sevişmeler yaşanacakmış, evinin sobasını kendi elleriyle yakacakmış yağızı iş dönüşü ısınsın gülümseyişiyle... Rüyadaki tahta kapı sert yumruklarla çalınır...Diorya rüyasından uyanır, kapıya doğru hızlı kalp atışlarıyla ilerler, kapının sürgüsünü incecik bileğiyle çekiştirir...Kapı önünde pos katmerli bıyık altı karartısıyla baskıcı baba ve ağzında "Evleneceksin diyorum bu adamla" nidası..." Diorya hezimete dönen rüya keyfinden bilinçsizlik korkulu bin ürpertiyle uyanır...O gece bir Diorya'ya binlercesi katılır... Sevdası acılara, benliği tutsaklığa gebe Diorya'lar bin ölüm doğurur yaşarken, bin kadersizliği bindereden su getiren ana-baba hazımsızlıklarıyla çarpar, sevdiceğine böler, karşısına seçimsizlik çimenli bir yol çıkar...Çıplaktır ve utanmamaktadır, boğazını sıkan kara ölüm çözümü değildir, anlık kurtarışıdır kendini ,üzerine sindirilmiş çoğulcu benliklerden...Felsefesi tuzlu ve mantık dışıdır, kapı önünde görücü zaman kaybıdır, mahalle önü kaldırımını tutan sevdiği can yongasıdır, Dioryanın parmakları iri bir buz kıracağıdır, donmuş umutlarını kendi parmaklarıyla kırmaktadır.... Öyle bir kırmızılaşmış ki zaman...Diorya'lar ağlamış...Diorya'lar ağlarmış....
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © FERHAT ŞEKER, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |